MHP sonunda Erdoğan'ın dediğine geldi!

Abone ol

MHP milletvekili Yusuf Halaçoğlu'ndan AK Parti'nin çok tartışılan önerisine sürpriz destek...

MHP milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, başkanlık sistemi önerilerine verdiği yanıtla AK Parti'ye destek verdi. Prof. Dr. Halaçoğlu'nun bu sözleri MHP içinde yeni bir tartışmayı başlatacak.

"Merkeze bağlı vilayet sistemi içinde başkanlık tartışılabilir"

MÜMTAZ'ER TÜRKÖNE TARİH BİLMEZ!

Prof. Halaçoğlu, Zaman gazetesi yazarı Mümtaz'er Türköne'nin "Osmanlı çok isyan bastırmış bir devlettir. İsyanı bastırırken isyanı başlatanı affeder, çok uzak bir vilayete atar, sonra da maaş bağlar ona. Bir de ayrıca paşa rütbesi verir. Bunlara da 'başıbozuk paşası' derler" gröüşlerine verdiği yanıt ise yeni bir tartışmayı başlatacak gibi görünüyor.

"Sanırım Sayın Türköne Osmanlı tarihini bilmiyordur veya bildiği bu kadardır. Her şeyden önce Osmanlı'nın mücadele ettiği isyan grupları ayrılıkçı gruplar değildi. Yani bugünkü terör örgütü gibi, ayrı dil, kimlik, ana dilde eğitim, mahalli özerklik gibi iddialarla isyan etmemişlerdi. Bunlar devletin otorite boşluğundan faydalanarak devlete asker vermeyen, vergi vermeyen, eşkıyayı koruyan nitelikte çoğu ayân veya derebeyi şeklindeki kimselerdi. Mesela Adana Kozan bölgesindeki Kozanoğulları, Payas Antakya bölgesindeki Ali Bekiroğulları veya Manisa'da Karaosmanoğlu Mustafa Ağa, Rumeli'deki Tirsinikli İsmail, Yılıkoğlu Süleyman Ağalar gibi ayânların devlet otoritesini dinlememeleri üzerine bunlara uyguladıkları yöntem, bunların otoritesini kırıp, bir görevle başka yerlere sürgün etmek şeklinde olmuştur."

MHP milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Habertürk gazetesine verdiği röportajda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Yeni Anayasa çalışmalarına ilişkin görüşleri sorulan Prof. Dr. Halaçoğlu'nun verdiği yanıtlar partisi MHP'de de rahatsızlık yaratacak türden.

O röportajın önemli satırbaşlarını sizler için derledik:

"TÜRKLÜK TANIMI DEĞİŞTİRİLMEMELİ"

Prof. Halaçoğlu, Anayasa'daki sözkonusu değişikliğin "eğitim dili", "devletin resmi dili" ve "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık tanımı" üzerinde yapılmasına karşı çıktığını belirterek bu yöndeki bir değişikliğin şu tehlikeleri de beraberinde getireceğini söyledi:

"Bu, ülkenin üniter yapısının bozulması ve ayrışmaya sebep olacak bir değişiklik demektir. Bu vebalin altından kimse kalkamaz. Ayrıca hukuk tanımaz terör örgütünün başarıya ulaşması anlamına gelir ki, hukuk tanımazların hukuka üstünlüğü için terörü meşrulaştırır. Dolayısıyla biz MHP olarak Anayasa'nın ilk üç maddesiyle 66. maddedeki Türklük tanımının değiştirilmesini kabul etmiyoruz. Buna karşılık bazı maddelerin tamamen kaldırılması, bazı maddeler eklenmesi gibi konularda Anayasamızın yeniden düzenlenmesi gerektiğine inanıyoruz."

AK PARTİ'YE DESTEK

Prof. Halaçoğlu, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun, başkanlık sistemi önerisine yaklaşımını ise şöyle özetledi:

"Federatif bir yönetim biçimine yönelik başkanlık sistemi, Türkiye'nin hem kültürel yapısına, hem de bulunduğu coğrafyaya uygun değildir. Bu konuda samimi bir açıklıkla ne istediklerini halkımıza ve bize açıklamaları gerekmektedir. Nasıl bir başkanlık sistemi getirilmek isteniyor? Bunun açıkca beyan edilmesi gerekiyor.

TÜRKLÜĞE EN UYGUN YÖNETİM SİSTEMİ BAŞKANLIK

Prof. Halaçoğlu, "Başkanlık sisteminin Türkiye'nin tarihi geçmişine en uygun sistem olduğuna katılıyor musunuz? Başkanlık sistemi sizce Türkiye'de nasıl uygulanması gerekir?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Türkler tarih boyunca hep hanedanlıklara bağlı hükümdarlıkla yönetilmiş. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla da ilk defa Cumhuriyet yönetimiyle tanışmış. Aslında Türkler hükümdarlık sisteminde bile 'Kurultay' adı verilen bir Danışma Meclisi oluşturmuşlar. Bu sebeple de Cumhuriyet, yönetim tarzı olarak Türklere pek yabancı gelmemiş. Ayrıca toplumda Avrupa'da olduğu gibi sınıf farkları olmadığından Cumhuriyet yönetimi zorluk çekilmeden kabul görmüş.

Başkanlık belki ABD ve diğer ülkelerdekinden farklı, eski Türk devletlerindeki sisteme uygun bir şekilde düzenlenecek olursa olabilir. Yani ABD başkanlık sistemindeki gibi halk tarafından seçilen, içişlerinde serbest, eğitim, hukuk ve ekonomik konularda tamamen bağımsız hareket eden bir yönetim yerine, merkezden atanan valilerin bulunduğu, tümüyle merkeze bağlı bir vilayet sistemi içinde başkanlık tartışılabilir. Ancak başkanlık sistemine neden lüzum görülüyor? Açıkca ortaya konulması gerekir."

Günün Önemli Haberleri