MHP ile DEVA Partisi'nin mutabakat metninde Atatürk anılmamış tartışması
Abone olDEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, MHP'nin "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem" mutabakat metnine ilişkin "Atatürk anılmamış. Tek bir satırda bile Türk Milleti ifadesi kullanılmamış." eleştirisine, "Atatürk'ün 'Egemenliğin kayıtsız, şartsız milletin olduğu' ifadesi metnimizin ikinci sayfasında özellikle vurgulanmış bir şekilde geçiyor." karşılığını verdi.
Yeneroğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, CHP, İYİ
Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve DEVA
Partisi'nin ortak çalışması olan "Güçlendirilmiş Parlamenter
Sistem" mutabakat metnine ilişkin, "Yasama, yürütme ve yargı
organlarının birbirini hem dengelediği hem de denetlediği, tüm
güçlerinin tek bir elde toplanmadığı, işlerin istişare ile karara
bağlandığı, sivil toplumun üzerinde hiçbir baskının olmadığı,
basının özgür olduğu ve her bir vatandaşımızın kendini nasıl arzu
ediyorsa o şekilde gerçekleştirdiği demokratik ve özgür bir
Türkiye'yi hep birlikte inşa etme kararlılığı içindeyiz."
ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir'in mutabakat metnine ilişkin, "Atatürk anılmamış. Tek bir satırda bile Türk Milleti ifadesi kullanılmamış." eleştirisine ilişkin değerlendirmesi sorulan Yeneroğlu, metnin ikinci sayfasında Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir" sözünün yer aldığını söyledi.
Yeneroğlu, şöyle devam etti:
"Bugün Atatürk'ten bahseden arkadaşlarımız ilk önce egemenliğin millete ait olduğunu kabul etsinler, ondan sonra bu meselelerle ilgili söz sahibi olma hakkına kavuşabilirler. Bugün siyaseti polemiğe dönüştüren, her şeyi ayağa düşüren, çözüm üretmek yerine sorun, korku siyasetini ülkeye egemen kılan anlayış içerisinde olan insanların bu 48 sayfalık metinde sadece bu magazinel konuları görmeleri ve onlara takılmaları zaten genel siyaset tavırlarının bir tezahürü. Ciddiyete alınacak bir tarafı olmadığı kanaatindeyim."
Milletin öncelikli gündeminin kimliği olmadığını söyleyen
Yeneroğlu, Türkiye'nin bu kimlik siyasetinden kurtarılması
gerektiğini kaydetti.