MHP de kapıları kapattı: Dünya tersine dönse!

NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA

Türkiye'nin bir numaralı gündemi, 2015 Genel Sçeimleri. Seçimlere 6 gün kalan, çalışmalarını iyice hızlandıran partiler, oy yarışına son hızla devam ediyor. 

Seçimin bir numaralı "HDP barajı geçecek mi" sorusu, yerini "koalisyon olur mu, olursa hangi partiler arasında olur" sorusuna bırakmış görünüyor. En çok dillendirilen koalisyon ihtimali ise, bu seçim yarışında birbirlerin koalisyon ihtimali yüzünden söz söylemedikleri iddia edilen MHP ve AK Parti arasında.

Daha önceki açıklamalarda CHP ve HDP AK Parti iel koalisyon ihtimaline kapıları kapatmıştı. Peki MHP? 

MHP Grup Başkan Vekili Yusuf Halaçoğlu, internethaber'den Nesrin Yılmaz'a çok merak edilen bu sorunun yanıtını verdi. Halaçoğlu, "Dünya tersine döner ama AKP ile koalisyon olmaz. AKP'nin yolsuzluklarına Araştırma Komisyonu kuracak, Yüce Divan'a çıkaracak bir parti, o partiyle nasıl koalisyon kurabilir. Böyle bir şey söz konusu değil, biz koalisyonu hiç düşünmüyoruz." diye cevap verdi.

Halaçoğlu'nun açıklamaları şöyle:

AKILALMAZ KANUNSUZLUKLAR İŞLENİYOR

Hükümet devletin tüm imkanlarını kendi lehine kullanıyor, Cumhurbaşkanı iradesini hükümet lehine kullanıyor, akıl almaz kanunsuzluklar işleniyor. Bırakın normal seçim kanununu, anayasa çiğneniyor ve muhalefete müthiş bir baskı var, afişlerine kadar toplatılıyor, miting alanları muhalefete engelleniyor. Dünkü İstanbul mitingimiz sebebiyle bütün metro çalışmaları durduruldu, miting alanına ulaşmamamız için ellerinden geleni yapıyorlar. ne yaparlarsa yapsınlar, başarılı olamayacaklar ama malesef durum bu.

HALK MHP'YE YÖNELDİ 

Milliyetçi Hareket Partisi, milletin gerçek teveccühünü kazanmıştır. Dik duruşu ve söylediklerinin arkasında duran bir parti olması, milli değerleri ayaklarının altına alınmasına karşılık bu değerlere sahip çıkması, ekonomik proğramları ve halka vaat ettiklerinin ayaklarının yere basar durumda olması, halkı tamamen Milliyetçi Hareket Partisi'ne yöneltti.

TEŞHİSİMİZİN NE KADAR DOĞRU OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI

Ama bence en çok da ekonomik durumdan da önemli olan, en başından itibaren ülkenin geleceği açısından duyduğu endişelerin birer birer ortaya çıkmış olması. Mesela terör örgütü ile görüşmediklerini söyleyen hükümetin, o zaman Başbakan sıfatını taşıyan şimdiki Cumhurbaşkanının görüşenleri namussuzlukla ve şerefsizlikle itham ederken kendisinin bu görüşmelerin talimatını verdiğini söylemesi, Oslo görüşmelerinin ardından Abdullah Öcalan'la görüşmeler ve PKK'nın Güneydoğu ve Doğu'da tamamen hakim pozisyona geçmesi... Bütün bunları göz önüne alacak olursanız aslında Milliyetçi Hareket Partisi'nin söylediklerinin ve teşhislerinin ne kadar doğru olduğu ortaya çıkmış oldu.

AKILALMAZ SAFSATALAR 

Şu an engelleme çalışmaları hala devam ediyor. Her ne kadar hükümet milliyetçilik politikaları izlemeye başlamış olsa da artık inandırıcı değil. Ama diğer taraftan özellikle dinin istismar edilmesi, İslam'ın siyasete alet edilmesi, hatta Kur'an-ı Kerim'in siyaset arenasına çıkarılması... Hele hele son bir olarak da geçen gün İstanbul mitinglerinde Medine'den geldiği söylenen hoca kisvesindeki bir kişinin peygamberimizi rüyasında görüp Davutoğlu'nun daha Dışişleri Bakanıyken Başbakan olacağını söylediğini söylemesi gibi akılalmaz şeyler, safsatalar yapılıyor. Aslında tüm bunlar milleti bunlardan daha çok soğutuyor.

CUMHURBAŞKANI MHP'NİN OYUNU ARTIRIYOR 

Ve Cumhurbaşkanının da tarafsızlığı bir yana bırakarak,Anayasa'yı çiğneyerek meydanlara çıkması, AKP'ye oy talep etmesi ve gerçekten haddini aşan konuşmalar yapması, yine MHP'nin oyunu artıran en önemli hususlardan bir tanesi.

HDP'NİN BARAJI GEÇMESİ HALA ŞÜPHELİ 

HDP'nin barajı geçmesi konusu hala şüpheli. Anket firmalarının verdikleri rakamlar özellikle şu dönemde hiç inandırıcı değil. Milliyetçi Hareket Partisi'ni bile hala yüzde 16 gösteren bir baskı politikasının altınd akalmış durumdalar.

HDP'nin en büyük handikapı, bir defa Hüdapar'ın o bölgede önemli miktarda oy alacağını görmeleri ve o yüzden de Hüdapar mensuplarına karşı sürdürdükleri baskı ve öldürmeler. Bu durum, onların sıkıntıda olduğunu gösteriyor.

O BÖLGEDE SAĞLIKLI BİR SEÇİM YAPILMIYOR

Diğer taraftan tabii ki o bölgeden, PKK'nın siyasi uzantısı olan HDP'nin barajı aşacak duruma gelmesi bizim için önem taşımıyor, çünkü o bölgede sağlıklı bir seçimin yapıldığını kabul etmemiz mümkün değil. Dikkat ederseniz AKP bile o bölgelerde kendi konvoylarına saldırı ve baskı olduğunu ifade ediyor ve bundan dolayı da orada sağlıklı bir seçim yapılamayacağını kendileri de kabul ediyor. Haliyle baskı ile birilerinden oy alması bu seçimin o bölgede güvenili olmadığını gösteriyor, şaibeli olmaması mükün değil. PKK'nın silahlı güçleri hükümetin vurdum duymazlığı ve HDP'ye olan serbestiyeti yüzünden orada polisler karakollarına, askerler de kışlalarına hapsedildiler. Ve bugün orada güvenliği sağlayan grup tamamen PKK'nın grubu. HDP Meclis'e girerse şaibeli bir şekilde girmiş olacak.

MHP HİÇ KİMSENİN UMMADIĞI BİR YÜZDEYLE İKTİDAR OLACAKTIR 

Biz oy oranları üzerinden değerlendirmede bulunmuyoruz, doğrudan iktidar olmayı planlıyoruz. Şu anki görüntü, meydanlardaki, doldurma olmayan, yığma olmayan görüntü, halk tarafından büyük bir teveccüh olduğunu görüyoruz ama çok önemli bir grubun da çeşitli baskılar sebebiyle kendi görüşü beyan etmediğini biliyoruz. Bu sebeple MHP hiç kimsenin ummadığı bir yüzdeye çıkacaktır ve tek başına iktidar olma durumu söz konusudur. Kararsızlar kendini yavaş yavaş ortaya koymaya başladı, kararsızların oyunun bize yönelmesiyle de MHP iktidara yürüyecek.

DÜNYA TERSİNE DÖNER AMA AKP İLE KOALİSYON OLMAZ 

Dünya tersine döner ama AKP ile koalisyon olmaz. AKP'nin yolsuzluklarına Araştırma Komisyonu kuracak, Yüce Divan'a çıkaracak bir parti, o partiyle nasıl koalisyon kurabilir. Böyle bir şey söz konusu değil, biz koalisyonu hiç düşünmüyoruz. Biz MHP olarak doğrudan doğruya iktidar olmayı hedefledik ve oraya doğru gidiyoruz. Demokrasilerde koalisyon olabilir ama biz bunu düşünmüyoruz.