MGK da olmasa hiç görüşmeyecekler

ABD'nin, Kuzey Irak'ta 11 Türk subay ve astsubayı başlarına çuval geçirerek sorgulamasıyla doğan bunalım da Çankaya ile hükümet arasındaki buzları eritemedi. Türkiye, Cumhuriyet tarihinin önemli diplomatik krizlerinden birini yaşarken Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bir hafta boyunca telefonla bile görüşmediler. Sezer'in hükümetin yapmak istediği bazı atamaları engellemesiyle başlayan gerginlik, 6. Uyum Paketi'nde Terörle Mücadele Kanunu'nun 8. maddesini kaldıran düzenlemenin veto edilmesiyle doruğa tırmandı. 5 Haziran'dan bu yana Sezer ile Erdoğan'ın perşembe günleri gerçekleştirilen "haftalık olağan görüşmeleri" yapmaması, bu gerilimin göstergesi olarak değerlendirildi. Gezi programları nedeniyle olağan görüşmelerin bir başka güne kaydırılarak yapılmaması da dikkat çekti. Sezer ile Erdoğan, sadece 26 Haziran'daki Milli Güvenlik Kurulu toplantısı ve önceki gün İsrail Cumhurbaşkanı Moşe Katzav onuruna verilen yemekte aynı mekânda bulundular. Başbakanlık taslak programına göre, Sezer ile Erdoğan haftalar sonra, bugün 15.30'da görüşecekler. Çankaya'dan yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında bir sorun olmadığı, görüşmelerin yurtdışı gezileri nedeniyle yapılamadığı belirtildi. Erdoğan da, "Böyle bir şey aramak ayıp" diye tepki gösterdi. Ancak, Sezer ile Erdoğan, 4 Temmuz Cuma günü başlayan ve hâlâ devam eden kriz sürecinde hiç görüşmedi. Doğrudan temas yok Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü ve Dışişleri Başdanışmanı Sermet Atacanlı, dünkü basın toplantısında, kriz sürecinde Sezer ile Erdoğan'ın görüşmediğini doğruladı ve "Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanımızla doğrudan temas ettiğini duymadım" dedi. Atacanlı, "Genelkurmay Başkanımızla çeşitli temasları oldu. Fakat çeşitli kanallardan gerek Başbakanlık, gerek Dışişleri Bakanlığı, gerek Genelkurmay ile Cumhurbaşkanlığı arasındaki iletişim sürekli devam etti" diye konuştu. Demirel'e yanıt Atacanlı, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, "sessiz kaldığı" yolunda Sezer'e yönelttiği eleştirilere ilişkin sorulara da, "Herkes arzu ettiği eleştiriyi yapmakta özgürdür. Ama Sayın Cumhurbaşkanımız konuya başından beri gereken ilgi ve gereken hassasiyetle yaklaşmıştır" yanıtını verdi. Askerler serbest bırakılınca Sezer'in zirve yapmaktan vazgeçtiğini anlatan Atacanlı, "Olayın uzaması söz konusu olsaydı herhalde Cumhurbaşkanımız da gereğini yapacaktı" dedi. Amerikan askerlerinin saldırgan davranışlarının hiçbir gerekçeyle açıklanamayacağını vurgulayan Atacanlı, soru üzerine, Sezer ile ABD Başkanı Bush arasında da bir görüşme olmadığını belirtti. Atacanlı, "Birçok yönden kaygı verici boyutları bulunan bu olayla ilgili olarak kamuoyumuzda oluşan haklı tepki ve duyarlılık Sayın Cumhurbaşkanımızca da paylaşılmaktadır" dedi. Kaynak : Milliyet