Mevlüt Çavuşoğlu'ndan Yunanistan ve Ayşenur Arslan'a tepki
Abone olDışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu adaları silahlandırmaya devam eden Yunanistan'a tepki göstererek "Yunanistan bundan vazgeçmezse bu adaların egemenliği tartışılır" dedi. Çavuşoğlu Türk Mukavemet Teşkilatı'na hakaret eden Ayşenur Arslan'a da tepki gösterdi.
TRT Haber canlı yayınına konuk olan Dışişleri Bakanı Mevlüt
Çavuşoğlu, gündeme ilişkin sorulara yanıt verdi. Dışişleri
Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıklamalarının satır başları
şöyle;
Türkiye'nin Ukrayna diplomasisi
Türkiye'nin pozisyonu gayet net, biz her iki tarafla da ilişkileri
iyi olan bir ülke olarak bölgemizde zaten çatışma, ihtilaflar var
ilave bir çatışma olmasın diyen bir ülke olarak gerginliğin
azaltılması için adımlarımız devam ediyor. Bazıları görünen adımlar
bazıları perde arkasında yürüttüğümüz adımlar.
En son Ukrayna ziyaretimizde de bu tutumumuzu Cumhurbaşkanımız açıklamıştır. Burada mesele ilk önce gerginliğin azaltılması ve istikrara kavuşturulması. Her çaba kıymetlidir fakat bazıları ben de bu işin içinde varım demek için atılan adımlar. Burada samimiyetsizlikleri görüyoruz. Gereksiz açıklamalardan da kaçınılması lazım. Rusya bugün işgal edecek, yarın işgal edecek gibi yapılan açıklamalar Ukrayna'da huzursuzluğa neden oluyor. Ekonomik olarak da Ukrayna'ya zarar veriyor. Görüyoruz ki gerçek tablo bu değil. Gerçek tabloda gerginlik var mı var, çatışma olasılığı var mı var fakat bunu bazı Batılı ülkelerin açıkladığı gibi megafon diplomasisi ile dillendirmenin gereği yok. Türkiye'nin ara buluculuğundan bahsediliyor.
"Bölgede barış istiyorsak herkes dengeli politika
izlemeli"
Ukrayna tarafı ara buluculuğu istiyor hazır, Rusya tarafı kapıyı
kapatmış değil. Putin'in Türkiye'ye gelmesiyle yapılacak toplantıda
ev sahipliği sırası bizde. Şimdi Ruslardan tarih önerisi istedik.
Diğer taraftan da çabalarımızı sürdürüyoruz. Biz burada çok iddialı
davranmıyoruz. Ara buluculuk eş başkanlığını BM'de, İİT'de
yürütüyoruz. Burada sorumluluğumuzu biliyoruz. Bölge dengesi ortaya
çıkmaya başladı bir yandan da. Bölgede barış ve huzur, ekonomik
kalkınma istiyorsak herkesin dengeli bir politika izlemesi lazım.
Ortada bir kriz var herkesin elinden gelen çabayı göstermesi
lazım.
"İlişkileri normalleştirmek Filistin davasından
vazgeçmek değil"
Bir ülke olarak millet olarak biz tüm konularda ilkesel bir
politika izliyoruz. Yanlış gördüğümüz şeyi açıkça söylüyoruz. Görüş
ayrılığı ülkelerle görüşmeme sebebi değil. İki tarafı bir araya
getirmek sorunu çözmek için adım atabilirsiniz. Suriye bunlardan
bir tanesi. Biz Rusya ile de olsun başka ülke ile de olsun
politikaları ile ilgili rahatsızlığımız olduğunda açıkça
söylüyoruz. Karşı tarafta samimiyetinizi ilkesel tutumunuzu
görüyor. Memnuniyetle karşılanmasa bile saygıyla karşılanıyor.
İsrail ile de bir diyalog başladı yeni hükümet ile birlikte. İsrail
ile Cumhurbaşkanımız Herzog ile görüştü, Başbakan ile görüştü, ben
Dışişleri Bakanı ile görüştüm. İsrail ile ilişkilerimizi
normalleştirme demek temel tutumlarımızdan vazgeçmek anlamına
gelmez. Filistin davası pahasına biz ilişkilerimizi
normalleştirmeyiz. Bunu İsrail tarafı da biliyor. Biz şimdi orada
Filistinlilerin evlerinin yıkılmasına evet diyebilir miyiz? Bu
konuda politikamız net. İşte biz Rusya ile ilişkilerimizi de bu
şekilde yürütüyoruz.
TMT tepkisi
Büyük bir yanılgının olduğuna inanmak isterim. TMT KKTC'nin Kuvayi
Milliyesidir. Böylesine bir Kuvayyi Milliye dediğimiz TMT'nin
illagal işlerle anılması hepimizi üzer. Kıbrıs bir milli
politikadır. Kıbrıs Türklerinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin
davasıdır Kıbrıs. İnşallah düzeltici bir açıklama yaparlar. Çünkü
dün KKTC'de ve Türkiye'de infial yarattı açıklama. Kıbıs meselesine
gelirsek hidrokarbonda gelir paylaşımı. Aslında Rublar evet dese
samimi olsa AB'de Rumlara baskı yapsa çok kolay. Hakça gelir
paylaşımı gerçekleştirilebilir. Doğu Akdeniz'deki gerginlik de
böylece çözülmüş olur. Basit bir hakça paylaşımdan
bahsediyoruz.
"Bir daha federasyon için müzakere
etmeyeceğiz"
Biz 54 sene müzakere ettik ve başarıya ulaşamadık. Bunun nedeni de
Rum kesiminin tutumu olmuştur. TMT niye kuruldu bu mezalime karşı
Kıbrıs Türk halkını korumak için kuruldu. 1960 anlaşmasında Kıbrıs
Türklerine verilen hakları savunuyoruz. Rum kesimi tüm
müzakerelerde masayı devirmiştir. Şimdi artık egemen eşitlik
üzerinde samimi çaba sarfettik fakat şunu da söyledik bir daha
federasyon adına müzakere yapmayacağız. İki egemen devlet
kendi arasında nasıl bir iş birliğine gideceğini kendileri karar
verirler. Bu olur olmaz başka bir şey. Son seçimlerde Ersin Tatar
bunu savunarak gidip kazanmıştı.
"Kıta sahanlığımızın batı sınırını belirledik, taviz
vermeyiz"
Biz kıta sahanlığımızın batı
sınırlarını belirledik BM'ye kaydını yaptırdık. Buradan taviz
vermemiz mümkün değildir. Son bir yıl içinde Rum tarafı ve
Yunanistan 9 defa kıta sahanlığımızı ihlal etmek istedi. Biz
bazılarını diplomatik yolla engelledik. Sonuç itibarıyla bazılarını
bu girişimlerimizden dolayı engelledik, bazılarını da sahada deniz
kuvvetlerimiz tedbirlerini alıyor. Gerekli uyarıları yaparak kıta
sahanlığımıza hem güneyde hem de batıda bu gemileri biz sokmadık.
Kararlılığımız açık nettir. Burada ancak Türkiye ile iş birliği
yaparsanız olabilir. Bilimsil araştırma mı? Türkiye'den izin
alırsanız olabilir. Bu konuda tutumumuz hiç bir zaman değişmez.
Kıta sahanlığımızı savunacak güçte ve kararlılıktayız.
"Adaya koyduğun birkaç silahla mı tehdidi
önleyeceksin?"
BM'ye
iki tane mektup gönderdik. Bu silahsızlandırılmış adaların
statüsünü Yunanistan ihlal ettiği için gönderdik. Bu adalar Lozan
ve Paris anlaşması ile Yunanistan'a silahsızlandırma şartıyla
verilmiştir. Biz BM'ye yazdığımız mektuplarda, Yunanistan buraları
anlaşmaları ihlal ediyor. Yunanistan bundan vazgeçmezse bu adaların
egemenliği tartışılır. Çünkü şartı ihlal ediyorsunuz. Gerekirse son
uyarılarımızı yapacağız ve bu tartışma başlar. Yunanistan aslında
kabul ediyor, neymiş Türkiye'den bir tehdit görüyorlarmış ve o
yüzden ihlal ediyorlarmış. Adaya koyduğun birkaç asker ve silahla
mı tehdidi önleyeceksin. Yani doğru söylemiyorlar. İnsani konularda
da sürekli yalan söylüyorlar. Tehdit varmış, ondanmış. Biz bunun
peşindeyiz peşini de bırakmayacağız. Bu anlaşmaların tarafları var
Lozan, Paris Anlaşması. Uluslararası arenada elbette tartışmayı
başlatacağız.