Metin Feyzioğlu’ndan yeni açıklama
Abone olTürkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, “Yargının siyasi hesaplaşma arenasına dönüşmesine karşıyız” dedi. <br/>Ankara Barosu ...
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, “Yargının
siyasi hesaplaşma arenasına dönüşmesine karşıyız” dedi.
Ankara Barosu tarafından bu yıl 8’incisi düzenlenen Uluslararası
Hukuk Kurultayı, 8 Ocak’ta Türkiye Barolar Birliği Avukat Özdemir
Özok Kongre Merkezi’nde başladı. 10 Ocak’a kadar ‘Demokrasi Hukukun
Üstünlüğü ve Savunma Hakkı’ ana başlığı etrafında sürdürülecek
kurultaya Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Metin Feyzioğlu,
Ankara Barosu Başkanı Avukat Sema Aksoy ve birçok hukukçu,
siyasetçi katıldı. Türkiye’deki hukuk gündeminin her açıdan
tartışılabildiği kurultayın açılış konuşmasını yapan Feyzioğlu,
halkın demokratik hakkına siyasetçilerin alışması gerektiğini
belirterek şöyle konuştu:
“Bir toplumun iki kanadı vardır; bilim ve sanat. Bu kanatlardan
herhangi birisi kırılırsa o toplum havalanamaz, uçamaz,
çağdaşlaşamaz. Böyle toplumlara tavuk toplum denir. Çünkü
kanatlanamadığı için önüne konanı gagalar, arkasından yumurtasını
alıverirler. Bizim bilim ve sanatta kanatlanmamız lazım ve sanat
damarı kesildiğinde biliniz ki biz hukukçular sadece olanı
tekrarlayan teknik kişilere dönüşürler. Özgürleştirici yorumlar
asla yapamazlar.”
“YÖNETEMEYEN BİR DEMOKRASİMİZ, ADALET DAĞITAMAYAN BİR YARGIMIZ
VAR”
Feyzioğlu, Atatürk’ün ışıklı yolundan gitmek için söz vermiş
insanlar olduklarını vurgulayarak, “Yönetemeyen bir demokrasimiz
var, adalet dağıtamayan bir yargımız var” ifadesini kullandı.
Yargıya yönelik salvolarla adalet güveni sarsılmış bir toplum ile
karşı karşıya olduklarını kaydeden Feyzioğlu, “Toplum artık beni
hangi hakim yargılıyor diye sormaya başladı. Paralel devlet
iddiaları karşısında daha da somutlaştırıyor yurttaşımız sorusunu,
beni hangi devletin hakimi yargılıyor diye sormaya başladığı anda
biliniz ki mülk temelsiz kalmaktadır. Adalet mülkün temelidir ve bu
mülkün temelsiz kalması, binanın çökmesi hepimizi yıkıntının
altında bırakır. Gün devletin çivilerini tekrar çakma zamanıdır.
Gün sevgi ile hoşgörü ile yeniden pırıl pırıl bir gelecek için
birleşme ve konuşma zamanıdır. İşte TBB olarak demokratik devleti
inşa etmek için mücadele ediyoruz” şeklinde konuştu.
Feyzioğlu şöyle devam etti:
“Bizim kıblemiz insandır. Bizim merkezimizde insan vardır. İnsana
dair her şey değerlidir, her şey güzeldir. İnsanı değerli saymayan
hiçbir ideoloji kanaatimizce değersizdir. TBB ve baroları bu
ülkenin umududur. Biz hiç kimseden yana olmadık. Seçenekler arasına
sıkışmayı reddettik. Yanlışlardan yanlış beğen anlayışına karşıyız.
Hukuk devletini, demokrasiyi inşa edelim diyoruz. Biz devreden
çıktığımızda hakimler ve savcılar devletin cübbelerini giymiş
sıradan bürokrat olurlar, biz hakimi hakim, savcıyı savcı
yaparız.”
Yaşanan olayların takipçisi olacağını vurgulayan Feyzioğlu, şöyle
devam etti:
“Son günlerde ciddi bir tartışma ve kaos ortamı var. Yolsuzluk
soruşturması gündeme Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri görülmeyecek
bir bomba olarak düştü. Bu operasyonun gittiği yere kadar takip
edilmesi gerektiğini en başından beri söylüyorum. Aynı zamanda
soruşturma patladıktan sonra devletin en üst yerlerinde,
makamlarında bulunanlar yargının ve emniyetin içerisinde bir
paralel devlet oluşumu vardır dediler ve TSK’yı yargı eliyle kumpas
kurduğunu ifade ettiler. Duruşumuz şu şekildedir; yolsuzluk
soruşturması ciddidir. Sonuna kadar takip edilmesi gerekir.
Yolsuzluk soruşturmasında düğmeye basılmasının sebebi siyasi
iktidarın artık bir ittifak olduğu ortaya çıkmış iki kanadının
birbirine düşmüş olmasıdır. Düğmeye basılmasının nedeni ittifakın
çatlamasıdır. Sonrasında ortaya çıkanlar asla örtbas
edilmeyecektir. Biz yargının siyasi hesaplaşma arenasına
dönüşmesine karşıyız.”
(İHA)