Metin Akpınar'ı şaşırtan iki mason
Abone olTiyatro ve sinema oyuncusu Metin Akpınar, yakın arkadaşı Zeki Alasya’nın kendisine yaptığı teklifi anlattı. Akpınar ayrıca iki kişinin Mason olduğunu duyunca çok şaşırm
Ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Metin Akpınar, aynı sahneyi
paylaştığı ve çok sayıda filmde başrolü birlikte oynadığı yakın
arkadaşı Zeki Alasya’nın kendisine mason olmayı teklif ettiğini
söyledi. “Biz Zeki ile birbirimizin her şeyini biliriz. Onun mason
olduğunu biliyordum. Hatta bana da teklif etti; ama kabul etmedim.”
diyen ünlü oyuncu, Marx ve Lenin’in mason olduğunu öğrendiğinde ise
çok şaşırdığını anlatıyor. Devekuşu Tiyatrosu’nda orduyu, siyaseti
eleştiren oyunlar oynadıklarını; ancak tepki almadıklarını söyleyen
Metin Akpınar, “Derin devletten hiçbir zaman ‘sizi mahvederiz,
döveriz, kapatırız’ gibi tepkiler almadık. Bir defa bu boyut- ta
tepki alacağımızı hissettik. O zaman da kendimiz tatile çıktık.”
diye konuşuyor. Akpınar, darbeleri eleştiren “Gergedan” isimli
tiyatro oyununu sergilemeye başladıkları gün ise, 12 Mart 1971
askeri darbesinin yaşandığını dile getiriyor. Darbelerin ne ülkeye
ne de sanata yarar sağladığını belirten Akpınar, artık emekçinin
zincirlerini kırarak ihtilal yapamayacağını, siyasi otoriteyi ele
geçirerek üretim araçlarının tümüne sahip olmak fikrinin bittiğini
ifade ediyor. Ünlü oyuncu, isyanla, adam öldürmekle devrim
yapılamayacağı görüşünü savunuyor. Metin Akpınar, Nevruz
kutlamaları sırasında Mersin’de bayrak yakma girişimiyle başlayan,
Trabzon’da bildiri okunması sırasında yaşanan gerginlikle doruğa
ulaşan huzursuzlukların Türkiye’yi bölmek isteyen grupların oyunu
olduğunu belirtiyor. 1968 olaylarının da benzer şekilde patlak
verdiğini, kavgaların üniversitelere sıçradığını ve devlet müdahale
etmediği için askeri darbelerin yaşandığını söyleyen Akpınar,
siyasilerin, ordunun ve medyanın bir an önce önlem alması
gerektiğini dile getiriyor. İşçi bir ailenin çocuğu olan ve
İstanbul Fatih’te orta sınıf ailelerin yaşadığı Aksaray semtinde
yetişen Akpınar, sol ideoloji ile mahalle kavgalarında tanışmış.
Sol’u anlamak için Marx ile Lenin’i okumuş. Ancak iki ünlü
düşünürün mason olduğunu öğrenince çok şaşırmış. Akpınar, “Biz
onları hiç öyle bilmiyorduk.” diyor. Siyasetle çok yakından
ilgilenen ve Bülent Ecevit’ten teklif alan Akpınar, iş yoğunluğu
nedeniyle siyasetten uzak kaldığını söylüyor. Şu cümleleri ise
gelecek için kapıyı aralık bıraktığını gösteriyor: “Şu anki
kargaşada siyasete girmem. Çünkü daha önce birkaç başarısız denemem
oldu. Bir daha hata yaparsam bana yazık olur. Söyleyecek son bir
sözüm daha vardır. Onu söylemeden gitmek istemem.” Rus Gelin isimli
sinema filminden sonra çalışmalarına üç yıl ara verdiğini; ancak bu
süre zarfında sürekli yeni projeler ürettiğini anlatan Akpınar,
elinde bir ev dolusu proje olduğunu belirtiyor. Korkusu ise bu evin
çökmesi. Şimdilerde bir türkü yarışmasında jüri üyeliği yapan ve
‘Çat Kapı’ isimli sit-com’da oynayan Akpınar, para kazanmak için bu
işleri yaptığını dile getiriyor. Kaset çıkaracağı yönündeki
haberlere de değinen ünlü oyuncu, müzikle amatörce ilgilendiğini,
ancak türkülerin sözlerini ve makamlarını çok iyi bildiğini
söylüyor. Biraz ilgilenilmesi halinde Türk toplumuna bir tane sanat
müziği albümü hediye edebileceğini belirten Akpınar, “Ortalık kan
gövdeyi götürürken kaset çıkarmam. Önce siyasi sorunların tatlıya
bağlanması gerekiyor. Eğer düzelmezse ben de o zaman Hasan Mutlucan
gibi serhat türküleri, Ayten Alpman gibi Memleketim şarkısını
söylerim.” diye konuşuyor. Hükümet bu çizgisini bozmazsa başarılı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kasımpaşa’dan çıkarak başbakan
olmasının demokrat bir gelişme olduğunu, AK Parti hükümetinin
sosyal demokrasinin argümanlarını çok iyi uyguladığı için iktidara
geldiğini düşünen Akpınar, son üç aylık döneme kadar başarılı işler
yapıldığını belirtiyor. Ünlü tiyatrocu, hükümetin çizgisini
bozmadan devam etmesi durumunda başarılı olacağını dile getiriyor.
Dilek Hayırlı-Zaman