Merkezin kararı bankaları eritti!
Abone olMerkez Bankası'nın faiz indirimi kararlarından bankalar hiç memnun değil. Son iki ayda bankaların hisseleri borsada eridi.
Merkez Bankası'nın sıcak paraya karşı aldığı faiz
indirimleri ve munzam karşılıkların artırılması önlemlerinin
bankaların kârını eriteceği beklentisi borsadaki bankaların
değerini 2 aylık zaman diliminde 37 milyar dolar
eritti.
Piyasa değeri düşen bankalar, bu durumun reytinglerine
yansıyabileceğini bunun da yurtdışından alınan kredi faizlerine ve
yeni bir enstrüman olarak kullanmaya başladıkları yurtdışı tahvil
ihraçlarına yansıyacağı endişesinde.
Merkez Bankası'nın özellikle Avrupa'da patlayacak krize karşı aldığı sıcak para önlemleri bankaların piyasa değerlerini adeta vurdu. Ekim ayında mevduat munzam karşılıklarına verilen faizlerin kesilmesi ve ardından faiz indirimleri ve zorunlu karşılıkların artırılması yoluyla dışarıdan gelecek kısa vadeli portföy yatırımlarının önünün kesilmesi diğer yandan içeride kredi maliyetlerini yükselterek ekonominin ısınmasını önlemek amaçlı önlemler bankaların kârına olumsuz yansıyacağı için yatırımcılar bankacılık hisselerinden kaçtı.
Bunun sonucunda yaklaşık 2 aylık zaman diliminde bankacılık hisseleri yüzde 20 civarında eridi. İki aylık zaman diliminde dolar kurunun da 1.41'den 1.57'ye kadar tırmanması dolar bazında bankaların piyasa değerlerini tam 37 milyar dolar eritti. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören 15 bankanın piyasa değeri 9 Kasım 2010'da 142 milyar dolarken bu rakam 104 milyar dolara kadar geriledi.
REYTİNG VE FAİZ ENDİŞESİ
Banka hisselerinin ve piyasa değerlerinin 37 milyar dolarlık kaybı
banka yöneticilerini farklı bir endişeye sürükledi. Şimdiye kadar
güçlenen ve piyasa değeri sürekli artan banka değerleri eriyince
uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının bu kaybı dikkate
alıp bankaların notunun düşürülmesi banka yöneticilerinin yeni
korkusu haline geldi. Çünkü bankalar yurtdışından kullandıkları
sendikasyonlar başta olmak üzere tüm kredilerde faiz oranları
belirlenirken kredi notlarına bakılarak karar veriyor. Böylece son
yıllarda
Türkiye'nin de artan kredibilitesi ile yurtdışından aldıkları
kredi maliyetleri bir çok ülke bankasının altına gerileyen
bankalar, piyasa değerindeki bu erimenin kredi maliyetlerine
yansıyabileceğini ifade ediyor.
'BÖYLE BÖLGESEL AKTÖR OLUNMAZ'
Yurtdışına tahvil ihraç eden bankacılık çevreleri tahvil ihracında
yapılacak olan borçlanmalarda da ihraçlara ilginin az faizin yüksek
olabileceğinden çekiniyor. Bankacılar piyasa değerleri 5'te bir
oranında azalan bankalarda bu gerilemenin özkaynaklarını erittiğine
dikkat çekiyor. Uzmanlar güçlü bankacılık sektörü nedeniyle
Türkiye'ye gelip yatırım yapan ister doğrudan yatırımcı ister uzun
vadeli portföy yatırımcılarının da zayıflayan bankacılık sistemi
nedeniyle kararlarını yeniden gözden geçirebileceğini
kaydediyor.
BANKALARIN KÂR KAYBI 2.5 MİLYAR DOLAR
Bankaların şubelerinden harç alınması ile başlayan süreçte
bankacılık sisteminin yaklaşık 2.5 milyar dolarlık bir kâr kaybı
olacağı hesaplanıyor. Yaklaşık 500 milyon dolar şube harcı ödeyecek
olan bankaların mevduat munzam karşılıklarına verilen faizin
kaldırılması ile 1 milyar dolarlık kaybı olduğu ifade ediliyor. Son
olarak yine zorunlu karşılık oranlarının ikinci kez artırılacağını
da dikkate alan uzmanlar banka kârlarının bu nedenle de 1 milyar
dolar civarında bir kayıp yaşayabileceğini ifade ediyor.