Merkez’e faiz eleştirisi
Abone olBaşbakan Erdoğan, Merkez Bankası’nın faiz tavrını tasvip etmediğini söyledi.<br/>Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türki...
Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası’nın faiz tavrını tasvip
etmediğini söyledi.
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği’nde (TOBB) düzenlenen ’7. Türkiye
Ticaret ve Sanayi Şurası’na katıldı. Toplantıya; Başbakan
Yardımcısı Ali Babacan, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Maliye
Bakanı Mehmet Şimşek, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık,
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, TOBB Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu ve çok sayıda oda başkanı katıldı.
Şuranın açılışında konuşan Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı
seçilmesi durumunda mücadelelerin hiç hız kesmeden daha güçlü devam
edeceğini söyledi. Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda Türkiye’nin
ekonomi politikalarında hiçbir sapmanın olmayacağının altını çizen
Başbakan Erdoğan, 12 yılda gerçekleştirdikleri reformların
ekonomiyi her türlü dalgalanmalara karşı çok korunaklı bir hale
getirdiklerini ifade etti.
“12 YIL İÇERİSİNDE EKONOMİ DEFALARCA TEST EDİLDİ”
12 yıl içerisinde ekonominin defalarca test edildiğini belirten
Başbakan Erdoğan, ekonomiyi artık her türlü seçimlerden
etkilenmediğini vurguladı. Seçim ekonomisi tesis etmediklerine
vurgu yapan Başbakan Erdoğan, “2007 Cumhurbaşkanlığı krizini
yaşadık. 27 Nisan’ı yaşadık. Danıştay saldırısını, darbe
girişimlerini, çete tehditlerini yaşadık. Ekonomi bütün badireleri
başarıyla atlattı. Bölgemizde krizler yaşadık, yaşıyoruz. Ekonomi
bunlara karşı dimdik ayakta duruyor. Tarihin en büyük küresel
krizlerine karşıda ekonomimiz son derece başarılı bir performans
sergiledi. Zemin artık çok sağlam. Yasal düzenlemelerle,
reformlarla ekonomi artık çok güçlü bir zeminde ilerliyor” diye
konuştu.
“VİTRİNE BİR SÜS EŞYASI VEYA VAZO YERLEŞTİRMİYORUZ”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iki gün sonra yapılacak olan
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağını anımsatarak, “Ekonomide
bir sıkıntı var mı?” diye sordu.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine iki gün kalmasına rağmen ekonomide bir
sıkıntının olmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, “Yeni
Başbakanın kim olacağı henüz belli değil. Buna rağmen ekonomide bir
sıkıntı yok. Çünkü piyasalar bize güveniyor. Güçlü ekonomiye
güveniyor. Elbette Cumhurbaşkanı seçilirsek ekonomide yakında
takibimizde olacak konular arasında yerine alacaktır. 12 yıl
içerisinde Türkiye’ye çok şey kazandırdık. Ama ekonomide elde
ettiğimiz başarılar benim için çok önemli. ‘Oraya çıktığımda benim
yolla, enerjiyle, şunla, bunla ilgim olmayacak’ diyenler var.
Bunların işin başında Cumhurbaşkanlığı makamının ne olduğunu
anlamadıklarını çok açık net ortaya koyuyor. Ya bir zahmet buyur da
Anayasa’nın 104. maddesini aç bir oku. Orada Cumhurbaşkanın ne
işlerden sorumlu olduğunu orada görürsün. Ne demek… Biz söylüyorum
kusura bakmasınlar; Cumhurbaşkanlığı makamına kalkıp da vitrine bir
süs eşyası veya vazo yerleştirmiyoruz. Biz artık burada işi yakın
takibe alacak, bu ülkenin kalkınmasından tutun, birliği,
bütünlüğüne, beraberliğini sağlayacak ve gerektiğinde Bakanlar
Kurulu’na gelip başkanlık edecek. İstediği zaman Bakanlar Kurulu’nu
toplantıya çağıracak ve bu ülkenin gidişini kontrolünde sürdürecek
bir insandır Cumhurbaşkanı. Allah ömür verdiği sürece Türkiye’nin
büyümesi, sofradaki ekmeğin büyümesi benim öncelikli meselem
olacak” dedi.
“HAMD OLSUN O MANZARALAR ARTIK GERİDE KALDI, O BORÇLAR DA GERİDE
KALDI”
Başbakan Erdoğan, kendisinin ardından gelecek Başbakanın ve
ekibinin de meselesi olacağını bilinmesini istediğini söyledi. El
ele vermek suretiyle seçilmiş hükümetle Türkiye’yi 2023’e çok daha
farklı hazırlayacaklarına dikkat çeken Başbakan Erdoğan,
konuşmasına şöyle devam etti:
“Türkiye’nin milli gelirini 12 yılda üç kattan fazla arttırdık. 230
milyar dolardan aldık 820 milyar doların üzerine çıkardık. Bundan
sonra Cumhurbaşkanı ve hükümet olarak el ele vererek bu rakamı 2
trilyon dolara doğru yükselteceğiz. 2023 hedef bu… Kişi başına
milli gelir 3 bin 500 dolardı şuanda 11 bin dolar. Bunu da inşallah
25 bin dolara doğru yükselteceğiz. İhracat 36 milyar dolardı.
Şuanda 155-156 milyar dolara ulaştı. Buralara geldi. 2023 hedefimiz
500 milyar dolar. Uluslararası Para Fonu ile durumu sizlerde
yakından takip ettiniz. İşte 23.5 milyar dolar borçla devraldık
şuanda bizim IMF’ye borcumuz yok. Sıfırladık. Bitirdik ve şuanda
IMF bizden borç istedi ‘5 milyar dolara size borç olarak
verebiliriz’ dedik. Hamd olsun o manzaralar artık geride kaldı. O
borçlar da geride kaldı. İşte milli bankamız Merkez Bankası. Merkez
Bankası’nın kasasında biz geldiğimiz de 27.5 milyar dolar vardı.
Şuanda 133 milyar dolar var. Enflasyon yüzde 30’daydı. Şuanda tek
haneli rakamlara indi 9.3. Faiz yüzde 63’dü şuanda yüzde 9.1.”
“MERKEZ BANKASININ FAİZ TAVRINI TASVİP ETMİYORUM”
Merkez Bankası’na faiz indirimi ile ilgili yaptığı eleştirilerini
yineleyen Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası’nın şuanda faizdeki
tavrını tasvip etmediğini söyledi. Faizin daha da düşmesi
gerektiğinin altını çizen Başbakan Erdoğan, “Faizin inmesi lazım.
Türkiye’de yatırımların devamı için faizin inmesi lazım. Bunu bir
defa bilelim. Şunu da çok açık net söylüyorum: faiz, enflasyonun en
önemli nedenidir, sebebidir. Enflasyon, faiz arasındaki ilişki
sebep netice ilişkisidir. Buna kimse başka nedenler uydurmasın.
Onların tali nedenlerdir. Şuna kadar geldiğimiz noktada bakınız;
faiz yükselmiştir, enflasyon yükselmiştir. Faiz düşmüştür,
enflasyon düşmüştür. Yüzde 63 faiz 30 enflasyon. Düştükçe enflasyon
düştü. Tek haneli rakamlara geldik. ABD’ye, Japonya’ya, İsrail’e ve
Avrupa’nın değişik ülkelerine bak nerede enflasyon. Bakın o ülkede
faiz düşüktür. Bunlar bir vaka. Bu ekonomiyi okumakta, yaşamakta
bunların hepsini yaptık, bu tezgahlardan geçtik. Vaka budur. Bunu
görmeye mecburuz. Eğer bunu göremiyorsak çok ciddi bir yanlışın
içerisindeyiz” şeklinde konuştu.
“YATIRIM DURDUĞU ANDA BİTERİZ”
Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin yatırımlardan başka bir çıkış yolunun
olmadığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Eğer biz bugüne kadar yatırımları devam ettirdiysek, dünyada
herkes yatırımları durduğu dönemde biz devam ettirdiysek, özellikle
alt yapı yatırımlarında hassasiyet gösterdiysek işte bunun nedeni
Türkiye’yi sıçratalım, uçuralım budur… Hamd olsun bunun
neticelerini de aldık. Bugün istihdamda eğer yüzde 9 gibi
civardaysak yatırımlar devam ettiği için. Bu yatırımlar dursaydı
bizim istihdam oranımız bugün aynen İspanya gibi batılı ülkeler
gibi korkarım ki yüzde 20’lerin üzerinde olurdu ve bunu görmemiz
lazım. Yatırım durduğu anda biteriz. Bunu gerek ulusal gerek
uluslararası yatırımcıların Türkiye’de yer almasını çok çok
önemsiyoruz. Bundan sonara da bu yatırımlarımız devam edecek.
Halkbank esnafımıza yüzde 47 faiz ile kredi veriyordu. Şuanda
esnafımıza uygulanan faiz oranı yüzde 4-5 aralığında. 12 yıl önce
Halkbank’ın kredi bakiyesi sadece 154 milyon liraydı. Şuanda 10.5
milyar lira. Bakınız nereden nereye. Kredi kullananları sayısı da
12 yıl önce 63 bin iken şuanda 296 bine ulaşmış durumda. Dünkü
Halkbank buydu bugünkü Halkbank bu. Ziraat Bankamız da aynı
şekilde. Çiftçiye uygulanan faiz neydi yüzde 59’du. Şuanda biz bu
faizi yüzde 0-8 aralığına çektik. 228 milyon kredi bakiyesi olan
Ziraat Bankası’nı şuanda kredi bakiyesi 20 milyar lira. Bu
bankamızın uluslararası bankalardaki değeri katlanarak arttı.”
“KAOS ORTAMINDA MİLLET KAYBEDERKEN ONLAR KAZANIYOR”
12 yıl boyunca çok çalıştıklarını, her zaman istişare içinde
olduklarını sözlerine ekleyen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin bu
seviyelerden geri gitmesine razı olamayacaklarını kaydetti. Faiz
lobisinin bugünkü Türkiye’den rahatsız olduğunu ifade eden Başbakan
Erdoğan, “Ben faiz düşürülmesi gerekir dedikçe bundan en çok
rahatsız olan faiz lobisidir. En çok parayı, en çok vurgunu vuran
dikkat eden finans sektörüdür. Reel sektör onlar gibi para
kazanamıyor. Onlar ne yazık ki faiz lobisi olarak burada çok ciddi
vurgun vuruyorlar. Kriz ortamlarında, kaos ortamlarında millet
kaybederken onlar kazanıyor. Unutmayın pusuda bekleyenler var. Gezi
olaylarının bir nedeni de bu kazanımları geriye götürmekti. 25-17
Aralık darbe girişimlerinin bir hedefi de işte bu seviyeleri geriye
götürmekti. Yoksa Halkbank’a neden saldırsınlar. Bizim küresel
projelerimize neden saldırsınlar? 3. havalimanı İstanbul’da
yapılıyor adamlar bunu yapacak olan firmaların yöneticilerini
tutuklayıp götürmek istiyorlar. Niye? O iş akabete uğrasın. Aynı
şey Yavuz Sultan Selim Köprüsü’yle ilgi. Niye? Dursun akabete
uğrasın. Burada vatan severlik olabilir mi? Burada vicdan olabilir
mi? İşte bizim mücadelemiz bunlara karşı. İstediler ki o Türkiye
eski Türkiye olsun. Faiz yükselsin, millet kaybetsin, faiz lobisi
kazansın. Ama buna izin vermedik. İnşallah buna hiçbir zaman geçit
vermeyeceğiz. Dik duracağız, sağlam duracağız, birbirimize inanacak
ve birbirimize güveneceğiz. Bundan sonra da hep birlikte
kazanacağız” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE BÜYÜTECEĞİZ”
Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda da
birlikteliğin, yol arkadaşlığın devam edeceğini belirterek, “Bugün
belki Başbakan olarak son defa hitap ediyorum ama inşallah
seçilmemiz halinde cumhurbaşkanı olarak da toplantılarda bir araya
gelecek, daha çok istişareler yapacağız. Türkiye’yi yine birlikte
büyüteceğiz” ifadelerini kullandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasının ardından şura basına
kapalı olarak gerçekleştirildi.
“GEÇEN YIL 69. TOBB GENEL KURUMU ANASINA DİKİLEN AĞACI ZİYARET
ETTİ”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ’7. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası
öncesinde geldiği TOBB binasında geçen yıl diktiği ağacı
unutmayarak yanına gitti. Başbakan Erdoğan, 31 Temmuz 2013 yılında
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ni ziyareti sonrasında, 69. TOBB
Genel Kurulu anısına dikilen ağacın durumuna baktı. Başbakan
Erdoğan daha sonra toplantıya katıldı.
(İHA)