Merkez sağda sürpriz buluşma

DYP Kongresi öncesinde merkez sağdaki trafik hareketlendi. DYP'den istifa eden Mehmet Ali Bayar, ANAP Lideri Erkan Mumcu ve merkez sağın önemli aktörlerinden İlhan Kesici sürpriz bir kararla bir araya gelecek. Gelişmenin ayrıntılarını Akşam Gazetesi yazarı Şakir Süter'den okuyalım:

Yazı: Şakir Süter
Kaynak:  


Bugün DYP Kongresi'ni yazacak, MHP'de olağanüstü kongre çabalarına satırbaşı açacaktık ama.

Merkez Sağ'da yeni bir oluşumun yoğunlaşan hazırlıklarına dikkat çekmek gereği doğdu zira..

Son derece ciddi ve yeni bir siyasi hareket için kollar sıvandı.

İki genç siyaset adamı Erkan Mumcu ile Mehmet Ali Bayar birlikte hareket edecekler.

Hemen ardından İlhan Kesici'nin de adını ekleyelim ki, hareketin boyutu daha iyi anlaşılabilsin.

Merak edenler için hemen söyleyelim.

Yeni partinin adı 'Demokrat Anavatan Partisi' yani 'DAP' olmayacak.

'Yeni Anavatan' da olmayacak..

Hatta, 'elde bir' sayılan Demokrat Parti ismi de olmayabilir.

Yeni oluşumun genel başkanlığının da adı konulmuş değil.

Bu kişiler, çok önceden planlanmış bir hareketin önderleri de değiller.

......

Örneğin Bayar, DYP'de söyleye geldiği hedeflerin gerçekleşmediğini görünce istifa etti.

Dün DYP'de ne söylüyorsa, bugün de aynı şeyleri söylüyor.

AKP'nin, DYP'nin temsil ettiği misyonun yerine geçme çabasında olduğunu anlatıyordu, Merkez Sağ'ın bir büyük proje etrafında buluşması gereğinin altını çiziyordu.

DYP-ANAP bölünmüşlüğüne ülkenin tahammülü kalmadığını söylüyordu.

Bayar'a 1.5 yıl önce görevinden istifa ederken, niçin DYP'den de ayrılmadığını sorduk.

'Sebebi gayet açık' dedi:

-Sayın genel başkanın değişimle ilgili sözlerine inandım ve sonuna kadar bekledim. Ama bunun asla gerçekleşemeyeceğini görünce istifa ettim..

- Siz DYP'den ANAP'a mı geçmiş olacaksınız?

- Tabii ki değil.. Benim aradığım Türk siyasi hayatında 'yeni bir milat' sayılabilecek büyük bir bütünleşme hareketidir. Maalesef DYP içinde kalarak bu vizyonu gerçekleştirme imkanı bulamadık. 'ANAP'a gitmek, Mumcu ile bir araya gelmek' diye tanımlamak, işi çok basite indirgemek olur. Benim arayışım, bir partiden bir başka partiye geçiş değil, 'yeni kurumsal yapılarda bütünleşmenin çabası' diye tanımlanabilir.

.........

Erkan Mumcu'nun da, Bayar'dan çok farklı görüşlerde olmadığını biliyoruz.

Mesut Yılmaz liderliğindeki ANAP'ta 'değişim, dönüşüm' çabalarını gayet net hatırlıyoruz.

O dönemde yaşadığı hayal kırıklıklarını yakından bilenlerdeniz.

Bu nedenle Bayar'la 'aynı dili' konuşuyor olmalarını yadırgamıyoruz.

Keza, Merkez Sağ'ın ağır toplarından İlhan Kesici'nin de, hem Bayar hem de Mumcu'dan çok ayrı bir çizgide olmadığı biliniyor.

Bu 'Üçlü'nün bir araya geliyor olmasının, merkez sağda ciddi bir heyecan yaratacağı çok açık.

Hele hele bu kişiler, yeni siyasi oluşumun 'genel başkan sorunu yaşamayacak' biçimde aynı platformda buluşabileceklerse...

Genel başkanlık, 'Kral' yaratmadan, 'eşitler arasında birincilik' biçiminde formüle edilebilecekse -ki bu kaçınılmaz görülüyor- toplumdan büyük destek bulacaktır.

Liberal ayağı topal kalmış milliyetçi-muhafazakarlığın yetmediğini görüyorlar.

Alaturka, kurnazlığı esas alan, küçük hesaplara dayalı siyasetin hem ülkeyi tıkadığını hem de siyasi partileri her anlamda fukaralaştırdığına tanıklık etmişler.

'Niteliksel değişim ve yenileşme' diyerek 'yepyeni ve çağdaşı' arıyor ve bulacaklarına inanıyorlar.

Türkiye'de sağ siyasetin AKP-MHP eksenine oturmuş olmasından duydukları rahatsızlığı da dile getiriyorlar.

'Demokrat sağ'ın sahipsizliğinden, son seçimlerde sandığa gitmeyen insanlara adres gösterme zorunluluğundan söz ediyorlar.

Meydanı AKP'ye bırakmayacak, insanlara 'yeni seçenek' olabilecek bir parti arayışındalar.

Bizce adı da, genel başkanın kim olacağı da çok önemli değil..

Mumcu-Bayar-Kesici'nin aynı siyasi zeminde buluşup ortak hedeflere koşma kararları çok daha önemlidir diye düşünüyoruz.

Sonuç: Yarın DYP'nin 'tarihi' sayılabilecek bir kongresi var. Yukarıdaki gelişmeler ışığında, siyaset yeniden biçimlenirken, DYP Kongresi'nden ne çıkacağını biz şahsen gerçekten çok merak ediyoruz.