Merkez Bankası'nın faiz kararı ne iş dünyası bu toplantıya kilitlendi
Abone olMerkez Bankası'nın kaç puanlık faiz artışı yapacağı bugün saat 14.00'te belli oluyor. Analistler faiz artışı konusunda ikiye bölünmüş durumda.
Para piyasaları ve iş dünyası bugünkü faiz toplantısına
odaklandı. Merkez Bankası'nın faiz artışı yapacağı neredeyse kesin
gibi. Ancak asıl merak edilen ne kadarlık faiz artışı olacağı.
Uzmanlar bu konuda ikiye ayrıldı. Kimi analistlere göre 250 baz
puanlık artış yeterli. Kimi analistler ise bu artışın yeterli
olmayacağı ve bu durumda dolarda yeni tarihi zirvelerin
gelebileceği uyarısında bulunuyor.
Aylardır Türkiye'nin önemli gündemlerinden biri dövizdeki aşırı yükseliş. Bu dalgalanmaya karşı Türkiye'nin farklı kurumları tedbirler almayı sürdürürken piyasanın asıl oyun kurucusu Merkez Bankası elindeki en büyük kozu henüz etkili bir şekilde kullanmış değil.
Merkez dövizdeki aşırı dalgalanmaya karşı şimdiye kadar farklı tedbirlerle karşılık verdi. Ancak bugünkü toplantı çok kritik. Dananın kuyruğu öğleden sonra saat 14.00'te yapılacak PPK toplantısında kopacak. Çünkü yüksek gelen Ağustos ayı enflasyon rakamlarına tam da piyasalar olumsuz tepki verecekken, Merkez devreye girmiş ve faiz artışı yapabileceği yönünde bir açıklama yapmıştı. Peki Merkez Bankası yüzde 17,75 olan repo faizini ne kadar artıracak? Piyasaların beklentisi kaç puan artış yapılacağı yönünde?
MERKEZ FAİZİ NE KADAR ARTIRACAK?
Bu konuda farklı görüşler hakim. Kimi ekonomistler 200 baz puanlık
yani yüzde 2'lik bir faiz artışının piyasaları rahatlatmak için
yeterli olacağını söylerken, kimi uzmanlar da 1000 baz puan yani
yüzde 10'luk bir faiz artışının ancak ekonomiyi kurtarabileceğini
ifade ediyor. Yiğittürk Gürdümar Dünya'daki
haberinde analistlerin bu konudaki görüşlerini paylaştı.
Haberde 200-250 puanlık bir faiz artışının, aşırı yükselen
enflasyona karşı etkisiz kalacağına vurgu yapılırken, aşırı faiz
artışının da ekonomiye olumsuz etkisinden bahsedildi.
• Habere göre analistler, "Aslında ileriye dönük bozulma da dikkate alındığında haftalık repo faizinin üzerinde yaklaşık 1000 baz puan gibi bir artış gerekiyor. Ancak TCMB’nin bu kadar önemli bir adımı atmaya hazır olup olmadığı konusunda emin değiliz” yorumunu yapıyor.
FAZLA FAİZ ARTIŞI EKONOMİDE KÜÇÜLMEYİ
GETİRİR
• Enflasyonun önümüzdeki 6 ay içerisinde 4-5 puan artacağı
düşünüldüğünde Merkez Bankası’nın önden yüklemeli olarak bir faiz
artırımı yapmasının piyasa için en iyimser beklenti olduğu ifade
ediliyor. Fakat bunun aynı zamanda, Türkiye ekonomisi açısından
büyüme değil küçülme anlamına geleceği için Merkez’den böyle bir
reaksiyon da beklenmiyor.
FAİZ ARTIŞI BEKLENTİYİ KARŞILAMAZSA BU KEZ DÖVİZ ZİRVE
YAPABİLİR
• 200-250 baz puanlık beklentileri karşılamayan bir faiz
artırımının dolarda yeni zirveleri test ettirme ihtimali de bir
başka endişe konusu olarak ön plana çıkıyor. Bu durumda piyasada
300-500 baz puanlık bir faiz artırımı piyasada en çok kabul gören
görüş olarak ön plana çıkıyor. Bu durumda kurun yüzde 2-3’lük bir
kayıpla 6.20’li seviyelere gerileme ihtimallerinden bahsediliyor.
500 baz puanın üzerindeki bir artışın ise kuru 6’nın bile altına
çekebileceği belirtiliyor.
TEK BAŞINA FAİZ ARTIŞI YETERLİ DEĞİL
• Bankacılar, ekonominin kur-faiz sarmalına girmemesi gerektiğinin
de altını çiziyor. Bu nedenle yabancı yatırımcı açısından Türkiye
resmini daha net ve daha yatırım yapılabilir bir yola yeniden
döndürmek için yapısal programın da açıklanması gerektiğini
belirtiyor. Bankacılara göre, Merkez Bankası ve faiz artırımı tek
başına yeterli değil. Kısa vadeli volatiliteyi düşürmeli.
TEB YATIRIM: 500-600'LÜK ARTIŞ GELEBİLİR
• “Merkez Bankası’nın Ağustos TÜFE’ye verdiği tepki ve sözlü
müdahale sonrası, PPK’dan faiz artırım kararı çıkmamasını bekleyen
ekonomist bence kalmadı” diyen TEB Yatırım Stratejisti Işık
Ökte’ye göre, yıl sonu TÜFE beklentilerinin yüzde 19-22 bandında
geliştiği ortamda, swap piyasasının gösterdiği haftalık repo
faizine 500-600 baz puan artırım gelebilir. Ökte, “Merkez
Bankamızın gelişen ülke para birimleri negatif gelişen küresel
ortamda, enflasyon beklentilerindeki kötüleşme kadar dolar/TL kısa
vade oynaklık oranlarını da düşürmek isteyeceğine inanıyorum.
Özellikle 1 aylık dolar/TL zımni oynaklık oranının yüzde 40’ların
üzerine çıktığı ortamda 13 Eylül toplantısı daha da bir önem
kazanıyor” diyor.
• QNB Finansinvest Yatırım Danışmanlığı ve Portföy Yönetimi Birim Yöneticisi Serdar Pazı ise kamuoyu ile yapılan iletişim sonrasında piyasada eylül toplantısında faiz artırım beklentisinin fiyatlandığını ifade ediyor. Pazı’ya göre, orta vadeli olarak yüzde 20’nin üzerine çıkması beklenen enflasyonist görünüm açısından değerlendirildiğinde yüzde 17.75 olan politika faizinde 300 baz puan artırım beklenebilir.
GEDİK YATIRIM: 300-500 ARASINDA ARTIŞ
BEKLİYORUZ
• Gedik Yatırım Yatırım Danışmanlığı Müdürü Üzeyir
Doğan da Merkez Bankası’ndan faiz artırımı bekliyor. “Haftalık
fonlamanın gerçekleştirildiği politika faizinde asgari 300 maksimum
ise 500 puanlık faiz artışı bekliyoruz” diyen Doğan’a göre, daha
önce 150 baz puanla sınırlanan koridorun alt ve üst bandında ise bu
sefer marj biraz daha yükseltilebilir.