Merkez Bankası faiz kararını açıkladı Merkez Bankası politika faizini sabit tuttu
Abone olMerkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) beklendiği gibi politika faizini yüzde 14 seviyesinde sabit tuttu. Bankadan yapılan açıklamada, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle artan emtia fiyatlarına dikkat çekildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, bir hafta vadeli repo ihale
faiz oranını (politika faizi) yüzde 14'te sabit tuttu.
Rusya-Ukrayna savaşı ve 3 yıl sonra ABD Merkez Bankası FED 3 yıl sonra faizi artırmasının gölgesinde Merkez Bankası'nın alacağı karar merak ediliyordu.
Karar öncesinde gerçekleştirilen anketlerde katılımcıların büyük bir çoğunluğu TCMB'nin faizlerde değişikliğe gitmesini beklemiyordu.
TCMB, geçen yıl eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında faizde toplam 500 baz puan indirim kararı alarak, yüzde 14 seviyesine çekmişti. Banka, ocak ve şubat aylarında beklentilere paralel olarak faizde herhangi bir değişikliğe gitmemişti.
Merkez Bankası, enflasyonda yakın dönemde gözlenen yükselişte;
sıcak çatışma ortamının yol açtığı enerji maliyeti artışları,
ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri,
küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışlar ile
tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep
gelişmelerinin etkili olduğunu bildirdi.
TCMB, açıklamasında "Tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir" ifadelerine yer verdi. Karar sonrası değerlendirme şöyle:
Rusya Ukrayna savaşı vurgusu
Çatışmaya dönüşen jeopolitik riskler ve salgında varyantlar,
küresel ve bölgesel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü
riskleri canlı tutmakta ve belirsizliklerin daha da artmasına yol
açmaktadır.
Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, enerji başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının daha da belirgin hale gelmesi ve taşımacılık maliyetlerindeki yüksek seviye uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artmasına yol açmaktadır. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini değerlendirmektedir.
Bu çerçevede, iktisadi faaliyet, işgücü piyasası ve enflasyon beklentilerinde ülkeler arasında farklılaşan görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası iletişimlerinde ayrışma gözlenmekle birlikte, merkez bankaları destekleyici parasal duruşlarını halen sürdürmekte, varlık alım programlarını azaltarak devam ettirmektedir.
"Cari işlemler dengesinde enerji fiyatlarından
kaynaklanan riskler yakından takip edilmektedir"
Kapasite kullanım seviyeleri ve diğer öncü göstergeler yurt içinde
iktisadi faaliyetin, bölgesel farklılıklar ortaya çıksa bile dış
talebin de olumlu etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir.
Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı
artarken, cari işlemler dengesinde enerji fiyatlarından kaynaklanan
riskler yakından takip edilmektedir. Cari işlemler dengesinin
sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı
için önem arz etmektedir. Kurul, uzun vadeli Türk lirası yatırım
kredileri de dâhil olmak üzere kredilerin büyüme hızı ve erişilen
finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile
buluşmasının finansal istikrar açısından önemli bir rol
oynayacağını değerlendirmiştir.
"Küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki
artışlar"
Enflasyonda yakın dönemde gözlenen yükselişte; sıcak çatışma
ortamının yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik
temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel
enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışlar ile tedarik
süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep
gelişmeleri etkili olmaktadır.
Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın tesisi için atılan ve kararlılıkla sürdürülmekte olan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesi ve enflasyonda baz etkilerinin de ortadan kalkmasıyla dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir.
Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. Alınmış olan kararların birikimli etkileri yakından takip edilmekte ve bu dönemde fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir.
"Elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde
kararlılıkla kullanmaya devam edecek"
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı
düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5
hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma
stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.
Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk
primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki
artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak
gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı
olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam
artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun
zemin oluşacaktır. Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri
odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir."