Merhum Gandi'ye hakaret ediyorsunuz!
Abone olErdoğan'ın referandum turunda ikinci durağı Elazığ oldu. Başbakan Elazığ'da Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı!..
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, Elazığ'da düzenlenen mitingte referandumda anayasa
değişikliği için 'Evet' oyu istedi.
Anayasa değişikliğinin bir AK Parti projesi değil, bir Türkiye
projesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, farklı partilere oy
verenlerden de oy istedi. Erdoğan, geçmişte olduğu gibi bugün de
ekonominin iyi gittiği, işsizliğin azaldığı, demokratik adımların
atıldığı zamanlarda terör olayların artırdığını kaydetti.
Erdoğan, terör saldırıları karşısında korkmayacaklarını, demokratik
adımları atmaya devam edeceklerini söyledi. Erdoğan, terörle
mücadelenin uzun soluklu olduğunu el ele vererek başarıya
ulaşılabileceğini vurguladı.
Erdoğan, konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na da taş attı.
Miting alanından "Vur vur inlesin, Gandi dinlesin"
seslerinin yükselmesi üzerine Erdoğan, "Merhum Gandi'ye
hakaret ediyorsunuz" dedi.
Erdoğan, Elazığ'da şöyle konuştu:
"Siz bu harekete omuz verdiniz. Biz de size mahcup olmamak için,
başımızı öne eğmemek için gece demeden, gündüz demeden çalıştık,
çalışıyoruz. Dikkat edin, birileri 7,5 yıldır laf üretirken, biz 81
vilayette eser üretiyoruz. Birileri sürekli iftira üretirken, yalan
üretirken, çamur üretirken, hakaret ederken; biz Türkiye'nin 780
bin kilometrekaresinde hizmet üretiyoruz. Birileri sinsi senaryolar
yazarken, biz çetelerle, mafyayla, her türlü hukuk dışı
örgütlenmeyle şu boynumuzu asla bükmeden, geri adım atmadan
mücadele ediyoruz. Çünkü, siz bize yetki verdiniz, siz bize emanet
yüklediniz. Milletin emanetini milletten başka alacak yoktur. Hiç
kimse kendisini milletin üzerinde göremez. Bunlar milletime
"Göbeğini kaşıyan adam" derler, bunlar milletime "Bidon kafalı"
derler. Bizim mücadelemiz bu zihniyetle. Biz taa en başında, yola
çıkarken "Yeter, söz de milletin, karar da milletin" dedik. Bugün
de aynı şeyi söylüyoruz. Bugün de son sözü millet söyler diyoruz.
7,5 yıldır söylediğimiz gibi bugün de söz de karar da
milletindir.
22 Temmuz 2007 seçimlerine giderken yeni bir Anayasa'nın ne kadar
büyük bir beklenti olduğunu vurguladık. "Demokrasinin
standartlarını yükselteceğiz, yasakları tarihe havale edeceğiz,
özgürlükleri çağdaş standartlara ulaştıracağız" dedik. "Bu miletin
ufkuna yakışan bir Anayasa yapacağız" dedik. Milletimiz de
bu düşüncemize destek verdi. Anayasamız için çalıştık, bu süreçte
ne tür engellemelere maruz kaldığımızı biliyorsunuz. Kapatma davası
olumlu şekilde sonuçlandıktan sonra bu kez 12 Eylül Anayasası'nda
en kapsamlı değişikliği Meclis gündemine getirdik. Mevcut Anayasa
ile sıçrama yapabilmemiz mümkün değildi.
Anayasa bir ülkenin kaderiyle doğrudan ilgilidir. Bir ülkenin
kalkınması, ilerlemesiyle doğrudan ilgilidir. Cebimizdeki parayla,
ekmeğimizle ilgili bir metindir. Anayasa hiçbir zaman Ankara'nın
metni değildir, sadece devletin metni değildir. Elazığ'ın,
Doğukent'in, Kırklar Mahallesi'nin, Sürsürü Mahallesi'nin,
Esentepe'nin, Fevzi Çakmak'ın, buralarda yaşayan kardeşlerimi
doğrudan doğruya ilgilendiren bir metindir. Elazığ'ın her bir
köyüyle, beldesiyle doğrudan alakalıdır. Türkiye 26. sıradan gelip,
17. büyük ekonomi haline gelmişse biliniz ki bu, bizim
yüceltmemizle olmuştu. Türkiye işsizliği 3 puan birden azaltıyorsa
güven ve istikrarla hareket etmemizin göstergesi. Elazığ'ın her bir
köyüne yol yaptık, su götürdük, çevre yolunu tamamlama aşamasına
ulaştırdıysak bilin ki millet irademize sımsıkı sahip çıkmamızın
göstergesidir. Biz bununla yetinemeyiz.
GEÇMİŞTE ANAYASANIN
DEĞİŞMESİNİ İSTİYORLARDI, ŞİMDİ...
Anayasa değişmeli, daha modern, hukuk normları hayata geçmelidir.
Türkiye'nin daha ileri seviyeleri yakalayabilmesi için anayasa
değişmelidir. İşsizlik, yoksulluk, terörle mücadele için anayasa
değişmelidir. 2007'den itibaren girişimlerimiz oldu. Ama bizi nasıl
oyaladıklarını siz gördünüz. Biz sözümüzden dönmeyiz dedik. Her
riski göze alarak değişiklik girişimlerini başlattık. Bu anayasa
değişikliğini toplumsal mutabakatı sağlayarak yapmayı biz en önemli
kriter olarak gördük. Görüşü olan herkesin kapısını çaldık.
Özellikle Meclis'te grubu bulunan partilere çağrıda bulunduk. Gelin
buna katkı verin dedik. Ama hiçbiri buna yanaşmadı. CHP 1982'den
beri bu anayasanın değişmesi gerektiğini söylüyor. Bununla ilgili
çalışmalar da yapıyor. Ama beraber değiştirelim dediğimizde
kapıları bize kapattılar. 1982'den beri MHP şikayet ediyor.
Değişmesi gerektiğini söylüyor. Ama hadi değiştirelim dediğinde
görüşme taleplerini bile nezaketsiz bir şekilde geri çevirdiler.
BDP parti kapatmalardan şikayet ediyor. Şimdi seçmen tabanını halk
oylamasından kaçırıyor. Bize en ağır hakaretleri yaptılar. En ağır
iftiralarla bizi karalamaya yöneldiler. Buradan soruyorum. Anayasa
paketinin içeriğine ilişkin bir tek eleştiri duydunuz mu? Biz
anayasa konuşuyoruz onlar farklı yerde dolaşıyor. Hayır oyu vermek
için öne sürebildikleri bir tek gerekçe var mı? Millete
anlatabilecekleri bir tek argümanları var mı? Sadece hakaret
ediyorlar. Konuyu sürekli başka yerlere çekiyor. Kendi şahsi
hırsları için bir varlık mücadelesine dönüştürüyorlar. Bunlardan
bugüne kadar millete bir hayır gelmedi ki!
AK PARTİ PROJESİ DEĞİL... AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
Bunların bugüne kadar bu millete bir hayırları dokunmadı ki bugün
dokunsun! Bu anayasa değişikliği asla ve asla bir AK Parti projesi
değildir. Benim ya da arkadaşlarımın şahsi projesi de değildir. Bir
Türkiye projesidir. Yıllarca bundan şikayet ettiler. Yıllardan beri
toplumumuz bu beklentisini dile getirdi. Şimdi kaçtıklarını
görüyoruz. Milletin bu beklentisi karşısında artık kimse
duramaz.
Tek yürek halinde diyoruz ki, sevdamız evet kararımız evet! Onlar ne diyorlar? 'AK Parti bu anayasa değişikliğini kendisi için yapıyor' diyorlar. Biz iktidara geldiğimizde Türkiye'de 6000 km bölünmüş yol vardı. 7.5 yılda biz iki katını yaptık. Bu yollardan sadece AK Parti'liler mi geçiyor. Niye o zaman bunu sadece kendileri için yapıyor diyorlar?
"ETNİK, DİNSEL, BÖLGESEL MİLLİYETÇİLİK
YAPMADIK"
Milletimizi çok farklı bir yere taşıyacağız. Eğitimde 149 binlik
derslik yaptık bu dersliklerde sadece AK Parti'lilerin çocukları mı
oturuyor? Hızlı tren onların akıllarında bile geçmezdi. Uçağa
binmeyen kalmayacak dedik. Bugüne kadar hangi hizmeti partizanlıkla
yaptık. Biz önce insan dedik. İnsanımızı bir bütün olarak
kucakladık. Etnik kökenine, milletine, partisine bakmadık.
Türküyle, Kürtüyle, Çerkeziyle, Lazıyla, Romanıyla, Gürcüsüyle
aklınıza ne gelirse... Biz yaratılanı yaradandan ötürü severiz.
Bugüne kadar böyle geldik. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı çatısı
altında bir ve beraber olacağız dedik. Bu ülkede etnik, bölgesel,
dinsel milliyetçilik yapanlar var. Biz bunların hepsine karşıyız.
Bizim için batı neyse doğu da o... Ülkemizin yüzde 99'u Müslüman
ama biz Müslüman olmayana da aynı bakacağız. Milliyetçiliği
istismar edenler var. Onlar tarihimizn en büyük krizine
sürüklediler. Birileri milliyetçilik üzerinden rant sağlamaya
çalışırken Saraybosna'dan Kudüs'e bu milletin eserlerine sahip
çıktık. bütün dünya susurkan dünyadaki zulumlere sesimizi
yükselttik. Filistin'de sesimizi yükselttik. Gazze'de sesimizi
yükselttik. Kudüs'te sesimizi yükselttik.
"HAYIR CEPHESİNDEN HAYIR GELMEZ"
Bir beş dakikanızı ayırın ve bu söylediklerime şöyle bir kafa
yorun. Bu anayasa değişikliğine kim karşı çıkıyor. CHP, MHP, BDP,
malum medya, çeteler... Onlarla birlikte bu anayasa değişikliğine
kim karşı çıkıyor. Terör örgütü karşı çıkıyor. Bu hayır cephesinden
bu ülkeye bir hayır gelir mi? Bu tablodan ülkemiz adına bir hayır
çıkar mı? Türkiye ekonomisi küresel krize rağmen yüzde 11.7 büyüme
kaydediyor. Biz bunlarla uğraşmasaydık, bu 11.7 kimbilir nerelere
çıkacaktı... İşsizlik düşüyor... Terör örgütü eylem yapmaya
başlıyor. Burası çok önemli. Türkiye tarihinin en büyük kardeşlik
projesini başlatıyor. Peki ne oluyor? Terör örgütü eylemlerini
yoğunlaştırıyor. Türkiye çetelerle mücadele ediyor. 82
anayasasındaki en kapsamlı değişikliği yapmanın arefesinde
bulunuyor. Doğudan şehit haberleri geliyor... Bu bir rastlantı
olabilir mi? Geçmişe dönün ne zaman ekonomi şaha kalktıysa ne zaman
demokratik adımlar atıldıysa bu taşeronlar o zaman devreye
girdiler. bugün de aynı amaçla devreye girdiler. Korkutacaklarını
sanıyorlar. Biz korkmayacağız, geri adım atmayacağız. Bizden
öncekilerin yaptığı gibi biz sinmeyeceğiz.
TERÖRLE MÜCADELE
Terörle mücadele uzun bir mücadeledir. El ele vereceğiz ve bunu
başaracağız. 2007 halk oylamasında anayasa değişikliğine 'Evet'
dediniz. Ben şimdi 12 Eylül'de Gakkoşlar diyarından çok daha büyük
bir 'Evet' bekliyorum. Şunu özellikle bir daha tekrar ediyorum. Bu
halk oylamasında hükümet icraatlerini, muhalefetin performansını
değil... Herhangi bir parti için değil, kendi geleceğin için oy
kullanacaksın...
Kadın hakları için, çocuk istismarının önüne geçmek, dul ve yetimlerimiz gazilerimizin haklarını teminat altına almak için sizlerden büyük bir 'Evet' bekliyorum.
İşçi kardeşlerimize sesleniyorum. Sizlerden büyük bir 'Evet' bekliyorum.
Memurlara toplu sözleşme hakkı için sizlerden 'Evet' bekliyorum.
Emekli memur kardeşlerimizden, esnaf, zanaatkar, sanayici, tüccar kardeşlerim hükümetin politikalarında daha fazla söz sahibi olabilmeniz için 'Evet' bekliyorum.
Üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçmek için sizlerden evet bekliyorum. Ordudan YAŞ kararıyla atılanların haklarını arayabilmeleri için 'Evet' demenizi bekliyorum...
Tekrar 12 Eylüllerin yaşanmaması için sizden 'Evet' bekliyorum... Büyük Türkiye için, daha özgür bir Türkiye için...