Meral Akşener'den kırbaçlı mesaj!
Abone olÜsküdar'da toplanan yaklaşık 100 kişilik MHP'li grup, Meral Akşener'e destek vermek için Beylerbeyi'ndeki evine kadar yürüdü. Evinden çıkan Akşener'e "kırbaç" hediye edildi.
MHP'liler İstanbul'da Meral Akşener'e destek için evine
kadar yürüdü! "Meral Akşener onurumuzdur" pankartları taşıyan grubu
evinde karşılayan Akşener, partililere teşekkür etti, hakkındaki
iddiaları kumpas olarak değerlendirdi. Gerekli hukuki işlemleri
başlattığını da söyleyen Akşener, sonuç alınamaması halinde şeri
hukukun devreye gireceğini, bunun karşılığının da 80 kırbaç
olduğunu kaydetti.
Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde bulunan MHP
Üsküdar İlçe Başkanlığı Küplüce Mahalle Teşkilatı önünde toplanan
yaklaşık 100 kişilik grup, Meral Akşener'e destek vermek için
yürüyüşe geçti. Grup, bu sırada, "Bazı kadınların pembe
olsa da kimliği, adamım diye gezen bazı erkek müsvettelerinden daha
mavidir yüreği - Meral Akşener onurumuzdur" yazılı pankart açtı.
Dev boyutta 3 hilalli MHP bayrakları da açan grubun önünde yer alan
kadınlar dikkat çekti.
EVİNDEN ÇIKIP GRUBU KARŞILADI
Evinden çıkıp grubu karşılayan Meral Akşener, kendisine gösterilen
desteğe sağ elini göğsüne götürerek teşekkür etti. Gruba hitaben
bir teşekkür konuşması yapan Akşener, sözlerine, "Şeriatın
kestiği parmak acımaz" diyerek başladı. Akşener, şunları
söyledi:
"Bu iğrenç süreçte, başta Genel Başkanımız olmak üzere teşkilat
mensuplarımız, genç asenalarımız, genç bozkurtlarımız beni yalnız
bırakmadılar. Hepinize teşekkür ediyorum. Bir kadın için, Müslüman
bir Türk ailesi için kaldırılması mümkün olmayan 5 gün geçirdik.
Sizlerin sayesinde bir mücadele verdim. Ant olsun, şart olsun ki
bundan sonra herhangi bir Türk kadını veya hangi inançta olursa
olsun bir kadın hakkında ağzını çarpıtarak, tükürükler, salyalar
saçarak, kikirdeyerek, bir kadın hakkında iğrenç cümle sarf etmeye
kalkan böyle müptezel, iğrenç, alçak, haysiyetsiz, şerefsiz,
hamdolsun, şart olsun ki 5 kere düşünecek.
"İLK KEZ AÇIKLADI"
Buradan söylemek isterim ki, Allah rızası için o mücadeleyi
verdiğim için, hiç paylaşmamıştım, şimdi paylaşıyorum artık,
başörtüsü nedeniyle koyduğum tavırdan dolayı yargılanan tek
milletvekiliyim ben. Dolayısıyla, 18 sene önce o dönem ben
yargılandım. Benim ne eşim, ne çocuğum, ne arkadaşım, ne de
ailemden herhangi birisi ne Zaman Gazetesi'nden, ne STV'den, ne
Yeni Şafak'tan 5 kuruş alıp cebini doldurmadı. Bugün bana iftira
atanlar, buralardan nemalandılar. Sözde o başörtülü
kızlarımızı, çocuklarımızı, kadınlarımızı savundular. Onların
savunması neticesinde o mücadelede dil değişti. O mücadelenin
içindeki edep duygusu değişti. O mücadeleyi yapmak için
yola çıkan o kızların kahraman olma imkanı ellerinden alındı. Hem
bir tarafından ceplerini doldurdular, hem bir taraftan da inanç
üzerinden yola çıkan o çocukların, o kızların liberal düzen
üzerinden o mücadeleyi ve uğradıkları o haksızlıkları hürriyetçilik
ve insan hakları üzerinden o dil değişti. Bir kahramanlık öyküsü
koymasına o kızların engel oldular.
"BU BÜYÜK BİR KUMPAS"
Aradan yıllar geçti, devran değişti. Bir düzen değişmedi. Bugün bir
baktık ki, bir başka iktidar 13-14 yıldır işbaşında, başörtülü
kızlarımız, kadınlarımız, çocuklarımız bizim de, MHP'nin de
özgürlüklerine kavuştular, milletvekili olma hakkını elde ettiler.
Ama baktık ki aynı şekilde onlar adına konuşan yine aynı
ağızlar oldu. Bir Müslüman Türk kadını kendi adına
konuşabilir. Müptezellerin bizim adımıza konuşmalarına ihtiyacımız
yoktur. Bize iftira atılması halinde de bir Müslüman Türk kadını ve
kadınları üstüne düşeni yerine getirecektir. Bu büyük bir
kumpastır. Bu büyük bir iftiradır. Ama tekrar ediyorum, sizin için,
bu genç kızlar için neye mal olursa olsun, bu mücadele sürecek. Bu
öncelikle cari hukukumuz üzerinden sürüyor. Ben Salı günü müracaat
etmiştim. Ama bugün itibariyle savcının eline o kalemlerden geçerek
gelmiştir. Anadolu Adliyesi'nde basın savcılığının elindedir. Her
bir şekilde büyük bir ciddiyetle bu davayı takip edeceğim. Bu
davada, çok sert kanunlar çıkardık basın üzerinden yapılan
iftiralara yönelik. Bu iftiralara göre hukuk işleyecek. İşlemediği
takdirde zaman zaman ülkemizde hukuk yerine guguk oluyor deniliyor.
Ben buna inanmak istemiyorum."
"ŞERİ HUKUKTA AYET 80 KIRBAÇ DİYOR"
Diğeri için bir şey söyleyemeyeceğim. Liberal ahlaktan bakmak lazım
hadiseye, ama ben Müslümanım diyen bir şahıs Yüksek İslam
Enstitüsü, ben de Müslüman bir Türk kadını olarak cari hukuk
işlemediği takdirde, açık, net televizyondan söyledim, aramızda
şeri hukuk devreye girecektir. Onun şartları da biliyorsunuz, ayet
açık. 80 değnektir. Başkan bana 80 değneğin birincisini bir örnek
olarak getirmiş, teşekkür ederim. Elbette ki cari hukuk öncelikli,
bunu takip edeceğiz. Kandil nedeniyle geldiğiniz için çok teşekkür
ederim."