Menderes için kadeh kaldıran Eczacıbaşı'nın korkunç sonu
Abone olDemokrat Parti'nin iktidardan indirildiği Menderes ve kabine arkadaşlarının idamına uzanan darbenin yıldönümü.
Menderes döneminde ‘basına ve üniversitelere baskı
uygulanıyor’ propagandası yapılırken, cuntacılar Yassıada’da
tutulan DP’liler lehine söz söyleyeni dahi cezaevine
tıkıyordu.
Darbe sonrası Menderes'i destek için meyhanede kadeh
kaldıran Vedat Eczacıbaşı ve akradaşları hapse atıldı. Girdiği
bunalımdan çıkamayan Eczacıbaşı, defalarca intihar girişiminde
bulundu ve sonuncusundan kurtulamayarak hayatını
kaybetti.
Cuntanın işe dinleme ile başladığını belirten Celal Bayar’ın kızı Nilüfer Bayar, babasının yatak odasının dahi izlendiğini anlattı.
27 Mayıs 1960 askeri darbesine giden yolda da dinlemeler yapılmış. O dönemin şartlarıya yaplan dinlemeleri Celal Bayar darbeye ilişkin anılarında dile getirmiş.
ÇALIŞMA ODASININ ÜST KATINDA DÖŞEME
SÖKÜLMÜŞ
Darbeye dair anılarını yazan Celal Bayar’ın kızı Nilüfer Bayar Gürsoy, darbe girişiminin aslında bugün şikayet ettiğimiz dinleme ve yakın takiple başladığına işaret ediyor. ‘Şimdi anlıyorum ki, uzun zamandır dinleniyormuşuz’ diyen Nilüfer Bayar şunları yazıyor:
“Darbeden önce Mart ayında, bir-iki gün için Şale’deydik. Daha önce hiç görmediğimiz çatı katını geziyorduk. Bu koridor üzerine iki taraflı sıra sıra açılan odalar, harem odaları imiş. Bu odalardan birinin önünde gördüğümüz manzara şu oldu: Ahşap zemin döşemesi yer yer sökülmüş, alt katın tavan tezyinatına ait alçılar meydana çıkmıştı. Bir an hesap ettim, burası babamın çalıştığı odanın veya bitişiğindeki yatak odasının üstüne rastlıyordu. Niçin söküldü diye sorduğumuzda, hademe müphem bir cevap verdi. Alt kata indiğimizde yaverlere bunu naklettiğimiz hatırlıyorum.”
DARBEYİ ÖNE ALDILAR
Nilüfer Bayar Gürsoy'un 27 Mayıs ile ilgili açıklamaları bugün Yeni Şafak gazetesinde yer aldı. Gürsoy, 'Menderes'in seçimlere gidileceğini açıklamasından sonra darbe öne alınmıştır. Cunta ve destekçileri, Demokrat Parti'nin daha yüksek oy alarak gelmesinden korktular. Bu olursa da, idareyi ele alamayacaklardı' ded. Gürsoy darbe günü neler olduğunu böyle anlattı:
BABAM DARBECİLERE SİLAH ÇEKTİ
Anneniz bu darbe için 'Yeniçeri ayaklanması' demişti. Nasıl karşıladı darbeyi anneniz?
O bunu söylediğinde evin etrafında bir manga asker vardı. Annem 27 Mayıs için aynı zamanda 'Memleket 50 yıl geriye gitmiştir' tespitinde bulundu. Hatta onu da Yassıada'ya götürmeyi düşündüler. Fakat daha sonra bu plandan vazgeçildi.
Babanız ile Adnan Menderes arasında nasıl bir ilişki vardı?
Menderes babamın başvekiliydi. Mizaçları farklı olabilir, fakat çok saygılı bir kimseydi. Hiçbir zaman birbirlerine ters bir davranışları olmamıştır.
Darbe günü Köşk'te ne oldu?
Berin Menderes ile Aydın Köşk'e geldiler. Sonra annem ve babam ile oturduk. Berin Hanım 'Adnan Bey de burada olsaydı keşke' dedi. Babam 'Artık bunların vakti geçti' dedi. O sırada şehirden babamı almaya gelen araçların motor sesleri geldi. Daha sonra babam silah çekmiş. Fakat o sırada biz orada değildik. Babam silahı çıkarıyor, onu tutuyorlar babam o esnada yere düşüyor.
MENDERES LEHİNE KONUŞMAK SUÇTU
Menderes döneminde ‘basına ve üniversitelere baskı uygulanıyor’
propagandası yapılırken, cuntacılar Yassıada’da tutulan DP’liler
lehine söz söyleyeni dahi cezaevine tıkıyordu. İlginçtir
Eczacıbaşı ailesinin fertlerinden Vedet Eczacıbaşı’nın başına
gelenler traji komik denecek cinstendi. Yıldıray Oğur’un
‘Cumhuriyet’in Beyaz Mağdurları’ kitabında şöyle anlatılıyor:
“Vedat Eczacıbaşı, ünlü Eczacıbaşı ailesinin Nejat’tan iki yaş
küçük ikinci çocuğu. Vedat Eczacıbaşı istemeye istemeye olsa da
ailenin Kartal’daki Seramik Fabrikası’nda yöneticilik yapmaktadır.
Baba Ferit Eczacıbaşı, Celal Bayar’ın yakın arkadaşıdır. 1958’de
fabrikanın yeni bölümlerini Bayar ve Menderes açar. Seramik
bölümünde üretilen Atatürk büstleri okullara ücretsiz
dağıtılır.
CHP'LİLER İHBAR ETMİŞTİ
Vedat 27 Mayıs’ın ardından ateşli bir darbe karşıtı olmuştur artık,
etrafındaki herkesle siyasi tartışmalara girmeye başlamıştır... Ve
Tarih: 24 mart 1961. Vedat bir grup arkadaşıyla birlikte kutlamaya
Beyoğlu’nda, sosyetenin uğrak yeri olan Gaskonyalı Toma
Meyhanesi’nde devam eder. Gecenin bir saatinde ayağa kalkar,
kadehini havaya kaldırır ve oradaki herkesin buz kesmesine neden
olan şu sözü söyler; “Benim için hala başbakan olan Adnan
Menderes’in şerefine..” Yan masada tanıdık isimler
oturmaktadır. Darbecilerin Kurucu Meclisi’nin en genç üyesi, daha
sonra CHP’de siyaset ve bakanlık,Cumhuriyet gazetesinde yazarlık ve
yöneticilik yapacak Alev Coşkun. Darbenin öğrenci liderlerinden,
İstanbul eski Belediye başkanı Nurettin Sözen, CHP ve DSP’de
yöneticilik yapacak Sedat Akman. Onların ihbarı üzerine Vedat ve
beş arkadaşı hapse atılır.
CEZAEVİNDE İNTİHAR ETTİ
Aylarca mahkeme yüzü görmeden askeri cezaevinde yatar. 46 yaşındaki
adamın psikolojisi alt üst olmuştur. Bunalıma girer ve bileklerini
keserek intihar girişiminde bulunur. Bakırköy Ruh ve Sinir
hastalıkları hastanesine sevk edilir. Burada da kibriti yakarak
kendini ateşe verir. Hemen Amerikan hastanesine kaldırılır. Ancak
1961’in 3 Eylül’ü 4’üne bağlayan gecesi, hayatını kaybeder.
Cuntacılar cenazesinin İzmir’e getirilmesine dahi izin vermez.”