Sevinenler, günlerce sokaklara yayılan, yıllarca yüreklerde yaşayan bir devrim coşkusundan söz ediyorlardı. Üzülenler ise, 27 Mayıs’ı “Türkiye’de demokrasinin ilk darbeyi yediği sabah” diye anımsıyorlardı. Milliyet yazarı Can Dündar 27 Mayıs darbesinde madalyonun diğer yüzünü bugünkü köşesinde gösterdi. Darbeyi coşkuyla karşılayanların sevinç fotoğraflarını yayınladı. İşte kamuoyunun görmediği o çarpıcı fotoğraflar.. ORDU LEHİNE GÖSTERİLER İhtilal bildirisinin radyoda okunmasından itibaren on binlerce insan yollara döküldü. Kimisi tankların, kimisi kamyonların üzerine binerek tezahürata başladı. Elde bayraklar ve Atatürk fotoğraflarıyla Türk ordusuna destek sloganları atan kitlelerin coşkusu günlerce dinmek bilmedi. O kadar ki, birkaç gün sonra radyodan tezahüratın artık durması gerektiği konusunda anons yapıldı. ÇARPI ATILMIŞ MENDERES İsmet İnönü’nün damadı Metin Toker’in çıkardığı Akis dergisi, dönemin en etkili yayın organlarından biriydi. Muhalif yayınlarıyla Demokratların tepkisini çeken Akis, askerler için bir başucu kitabı gibiydi. 27 Mayıs’tan 3 gün sonra 30 Mayıs günü, kapağında Başbakan Menderes’in fotoğrafıyla çıktı. Ama fotoğrafın üzerine bir çarpı atılmış, altına da “Sabık Başbakan” diye yazılmıştı. Fotoğrafta Akis’in bu tarihi sayısı, yollarda kutlama yapan vatandaşlarla askerlerin elinde görünüyor. Başbakan Cemal Gürsel, Başbakanlık merdivenlerinde... Az sonra aşağı inip tarihi kapıda kendisini bekleyen gazetecilerle karşılaşacak. Hemen arkasında daha sonra yollarının ayrılacağı, ihtilalin güçlü Albayı Alpaslan Türkeş var. BAKANLAR TOPLANTIDA 2 Haziran 1960 günü Başbakan Gürsel, kabinesiyle toplantı yaptı. Çoğu yaşlı bürokratlardan ve akademisyenlerden oluşan bu kadro, 27 Mayıs günü apar topar evlerinden davet edilmiş ve görev kendilerine tebliğ edilmişti. Fotoğrafta Başvekil’in önünde duran 60 model siyah telefon, boş raflar ve sigara içen vekiller dikkat çekiyor. RADYOEVİ: KİLİT MEVZİ Radyoevi ihtilalin en kilit mevzilerinden biriydi. 27 Mayıs harekâtının ilk hedefiydi. İhtilal gecesi radyoevini Alpaslan Türkeş ele geçirmiş ve ilk bildiriyi de orada bizzat kendisi okumuştu. “Dün gece yarısından itibaren bütün Türkiye’de deniz, kara, hava Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, el ele vererek memleketin idaresini ele almıştır” diyen boğuk sesi hep hafızalarda kalacaktı. İhtilalden sonra da Radyoevi, askerlerce muhafaza altında tutulan bir kale gibiydi. MİLLİ BİRLİKÇİLER BAŞBAKANLIK KORİDORUNDA Yine Başbakanlık binası... Başbakan’ın makam odasının önü... Bir grup subay, Gürsel’in çıkışını bekliyor. Bunlar, ihtilalin önder kadroları... İhtilali örgütleyip Gürsel’i başa geçiren genç subaylar... O günün Milli Birlik Komitesi üyeleri... Atatürk büstünün altında Türk bayrağı asılı... Ve koridor, ellerinde sten marka makineli tabanca taşıyan askerlerin koruması altında... GÜRSEL PENCEREDE Life fotomuhabiri James Burke’ün yakaladığı en ilginç karelerden biri... Başbakanlık binası, gazeteciler, foto muhabirleri ve kameramanlar tarafından kuşatılmış. Bekleyen gazeteciler arasında İlhami Soysal dikkati çekiyor. Hemen yukarıda, 1. kat penceresinden bakan ise dönemin 1. adamı, ihtilalin lideri, Başbakan Cemal Gürsel... O DERGİ BAŞUCUNDA Başbakanlığa getirilen Org. Cemal Gürsel’in makam odasının hemen arkasında bir dinlenme odası vardı. Life dergisinin foto muhabiri James Burke, özel izin alıp o odaya da girdi. Gürsel’in mütevazı karyolasının başucundaki sehpanın üstünde o hafta çıkan Akis dergisi bulunuyordu. Kapaktaki Menderes fotoğrafının üzerine bir çarpı atılmış, altına da “Sabık Başbakan” yazılmıştı. FOTOĞRAFLAR: JAMES BURKE Copyright: Time & Life Pictures/ Getty Images/ Serimaj