Memur-Sen’den pakete tam destek
Abone olMemur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Demokratikleşme Paketi’ne ilişkin, “Kimin ne giyeceğine erkeklerin veya derin devletin karıştığı bir...
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Demokratikleşme
Paketi’ne ilişkin, “Kimin ne giyeceğine erkeklerin veya derin
devletin karıştığı bir yapı değil, genel ahlaka aykırı olmamak
kaydıyla herkesin kendisinin belirleyeceği bir süreç milletimize,
kadın çalışanlarımıza hayırlı olsun” dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu, basın toplantısıyla dün Başbakan
Erdoğan tarafından açıklanan ‘Demokratikleş Paketi’ni
değerlendirdi. Gündoğdu, 2010 referandumun başlangıç miladı olarak
nitelendirerek, pakette özgürlüklerin ve demokrasinin yeni ilacı
olduğunu ifade etti. Gündoğdu, paketi çok önemli gördüğünü
kaydederek, “Kamuda başörtüsü özgürlüğü bile 30 yıllık, 40 yıllık
cinsiyet ayrımcılığını, kadın kadına eşitsizliğini, kadının
doğuştan getirdiği hakların gasp edilmesi boyutuyla, kadına birey
olarak bakamayan devletten eş kontenjanından Cumhurbaşkanı eşi
olabilirsin ama birey olamazsın’ diyen devletten kadını erkekte
olduğu gibi birey olarak gören, kadını eşitleyen bakış açısına
geçtiği için başlı başına bu maddeden bile paket çok önemlidir”
ifadelerini kullandı.
BAŞÖRTÜSÜ KONUSUNA DEĞİNDİ
Gündoğdu, başörtüsü ile ilgili olarak Anayasa’da, yasalarda yasak
olmadığını belirterek, kadın üzerinden milletin terbiye edildiğini
söyledi. Gündoğdu, şöyle devam etti:
“Kimin ne giyeceğine erkeklerin veya derin devletin karıştığı bir
yapı değil, genel ahlaka aykırı olmamak kaydıyla herkesin
kendisinin belirleyeceği bir süreç milletimize, kadın
çalışanlarımıza hayırlı olsun.”
Yargı ve emniyet mensuplarının dışarıda bırakılmasını eleştiren
Gündoğdu, “Başı örtülü bir yargı mensubu adalete halel mi getirir?
Başı örtülü bir güvenlik mensubu asker ya da polis görevini mi
yapamaz? Bunun Avrupa’da örnekleri var”diye konuştu.
"ANDIMIZ EĞİTİMİN DEMOKRATİKLEŞMESİ ADINA KALDIRILDI"
Eğitimin demokratikleşmesi adına andımızın kaldırıldığını ifade
eden Gündoğdu, şunları dedi:
“Andımıza ötede beri bunu ihdas eden Reşit Galip’in bu rüyasının 80
yıl bu ülkeye niçin hakim oluyor? Çocuklara her sabah idarecilerin,
öğretmenlerin öğrencileri hizaya çekerek, sınıflara alması, bu
ritüel altında bunları ezmesi doğru mudur? Türküz, Kürdüz, Lazız,
başka ülkelerin vatandaşları var, ‘Ben Türk değilim’ diyenlere ‘Sen
Türsün’ dayatmasında bulunmak doğru mudur. Bunun kaldırılmasını çok
önemli buluyorum. ‘Türküm, doğruyum demek yasaklanıyor demek
yasaklanıyor noktasına götürüyor’ Hayır. Zorla çocuklara okutulması
kaldırılıyor. Bunu ısrarla söyleyen sendikalara çağrım, her sabah
Genel Başkanlarınızla birlikte Türküm, doğruyum, çalışkanım diye
söyleyin. Çalışkan ve doğru olmaya ihtiyacınız var. Bu bir
dayatmanın sona ermesidir. Eğitimin pedagojik hale gelmesidir.
Eğitimle çocuklara giydirilen tek tip kıyafetin zona
erdirilmesidir.”
Oy veren herkesin siyasi partilere üye olabileceğine işaret eden
Gündoğdu, Anayasa’nın 68. maddesinin değiştirilmediği sürece
memurların, yargı mensupları, kamu çalışanları ile ilgili maddenin
açık olduğunu söyledi. Gündoğdu, inanç hürriyetinin yaşama
hürriyetine dönüşmesini önemli bulduğunu ifade ederek, inancın
hayat bulduğu bir imkanın oluşturulduğunu belirtti.
Gündoğdu, nefret suçunun önemine de değinerek, “Ötekinin
düşüncesine katılmasak bile, hukukuna saygı gösterme anlayışına
dikkat etmemiz gerekir. Buradan geçmişte kendilerinin talepte
bulunduğu, talepte bulunduğu şeylerin başkaları tarafından hayata
geçmesini de rahatsızlık bilerek, illa ötekini yok etmeyi amaçlayan
nefret suçu işleyen yaklaşımlar var”şeklinde konuştu.
Yardım toplamanın tek bir kurumdan çıkarılmasının olumlu olduğunu
ifade eden Gündoğdu, isteyenin istediği yere yardım yapabilmesinin
önemli olduğunu kaydetti.
(İHA)