Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın enflasyon rakamlarına isyan etti! Memur ve emekliye en az yüzde 50 zam...
Abone olTÜİK'in Ekim ayı enflasyonunu 3.43 olarak açıklamasının ardından memur ve emeklilerin yılbaşında alacakları enflasyon farkının arttığı haberlerine Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın tepki gösterdi. TÜİK rakamlarının düşük olduğunu ima eden Ali Yalçın, "’Enflasyon farkı alacağı artıyor' değil, 'ekonomik kayıplar büyüyor' gerçeği görülmelidir” dedi. Ali Yalçın yılbaşında memur ve emeklilere en az yüzde 50 zam istedi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Ekim'de
tüketici fiyatları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 61,36
artış kaydetti. Aylık artış ise yüzde 3,43 oldu. Bu gelişme ile
memur ve memur emeklisinin 4 aylık zam oranı da kesinleşti. Refah
payı hariç enflasyon farkı ve toplu sözleşme zammı eklendiğinde
oran şimdiden yüzde 40,39’u buldu.
’Enflasyon farkı alacağı artıyor' değil!
TÜİK'in enflasyon rakamlarını küçük gösterdiğini ima eden Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın, Ocak 2024 memur zammı oranının en az yüzde 50 olacağını söyleyerek, kamu çalışanlarının kayıplarının arttığını dile getirdi. Yalçın, ‘’Enflasyon farkı alacağı artıyor' değil, kayıplar yükseliyor, gerçekler görülmeli" diyerek tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Ali Yalçın, “’Enflasyon farkı alacağı artıyor' değil, 'ekonomik kayıplar büyüyor' gerçeği görülmelidir” diyerek şunları dile getirdi:
Enflasyon beklentileri yukarı çekildi
- Bugün TÜİK tarafından Ekim ayı enflasyon rakamı %3,43 olarak açıklandı. Ocak-Ekim enflasyonu %55, yıllık enflasyon %61,36 ve enflasyon farkı ise %22,08 olarak gerçekleşti.
- TCMB Başkanı tarafından dün gerçekleştirilen basın
açıklamasında 2023 yılsonu enflasyon tahmininin %58’den %65’e, 2024
yılı enflasyon tahminin ise %33’den %36’ya yükseltildiği ifade
edildi.
Ekim ayı Piyasa Katılımcılar Anketinde ise yılsonu enflasyonun
%68,01 seviyelerinde gerçekleşeceği kayıtlara geçmişti.
Özellikle coğrafyamız üzerinde yaşanan gelişmeler, ekonominin
enflasyon beklenti ve tahminlerini sürekli yukarı yönlü güncelleme
zorunluluğunu artırıyor.
Türkiye'nin çözümün anahtarı olduğunu biliyoruz
- Pandemi, Ukrayna-Rusya savaşı ve ardından işgalci İsrail’in
Filistin halkına zulmü ve soykırımı; her ne kadar ülkemiz sınırları
içerisinde olmasa da coğrafyamız üzerinde ve her bir bireyimizi
ekonomik, sosyal ve siyasi olarak olumsuz etkiliyor.
- Hem bölgesel hem de küresel emperyalistler tarafından ortaya konulan bütün zorluklar ve engellemelere rağmen Devletimizin; Ukrayna-Rusya savaşında çözüm aracı, 6 Şubat depremlerinin etkisini en aza indirme hassasiyeti ve işgalci İsrail’in Filistin mazlumlarına yönelik vahşetini bitirme noktasında önemli mücadelesini görüyor, Türkiye’nin sadece sınırları içerisinde değil yer kürenin tamamında çözümün anahtarı olduğunu biliyoruz.
- Dayatılmak istenen sistemin ve bu savaşın en çok kazananı her zamanki gibi emperyalist ve sömürü üzerine düzeni kurulmuş devletler olduğu gerçeği açıkça görülmelidir.
Ocak zammı yüzde 50-52 seviyesinde olacak
- Son dönemlerde yaşanan bu gelişmelerden en çok etkilenen kesim ise başta kamu görevlilerimiz olmak üzere sabit gelirliler olduğu unutulmamalıdır.
- Kamu İşvereni tarafından gerçekleştirilen söylem ve verilerle haklılığı tespit edilen Memur-Sen’in 7. Dönem Toplu Sözleşme’de masaya sunduğu teklifler, “Memur-Sen’in tespitleri doğru, teklifleri haklıydı” gerçeğini bir kez daha teyit etmiştir.
- Bu veriler ve tespitler çerçevesinde; Ocak ayında kamu görevlilerinin maaş/ücret artışı enflasyon farkıyla birlikte toplamda %50-52 seviyelerinde gerçekleşeceği beklenmektedir.
Memurun ekonomik kayıpları artıyor
- 2024 yılı içerisinde de benzer tablo ile karşılaşmamak, “kamu görevlileri kayıp yaşıyor” söylemini tekrarlamamak için Ocak ayında yapılacak düzenlemede, hem kamu görevlileri hem de kamu görevlisi emeklileri yönüyle kayıpların telafi edilmesi gerekmektedir.
- Mevcut durum itibariyle; “kamu görevlilerinin enflasyon farkı alacağı artıyor” söylemini değil, “kamu görevlilerinin ekonomik kayıpları artıyor” gerçeğini görmek gerekiyor.
Kıy geldi, enerji giderleri artacak
- Özellikle önümüzdeki 2 aylık süreç; mevsimsel etkilerin, enerji tüketiminin ve giderlerin büyük oranda artacağı, gelirin giderler arasında ucu ucuna paylaştırılacağı bir döneme giriyoruz.
- Özellikle savaşın etkisiyle enerji ve hammadde tarafında gerçekleşen olağanüstü artış, piyasalara yansıdığında gelir ve giderlerin denkleştirilmesi güçleşecektir.
- Enflasyon farkının “dönem içerisinde yaşanan kayıp” ve “kamu görevlilerinin geçmişe değil geleceğe yönelik kayıpları telafi ediliyor” gerçekliği unutulmamalıdır.