Meme kanserinde 40'lı yaş uyarısı
Abone olPamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı ve Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Hakan Akça, Türkiye'de meme kanseri görülme yaşının 40'lı yaşlara kadar indiğini belirtti.
Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı ve Tıbbi Genetik Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Hakan Akça, PAÜ'de kanser alanında yapılan tarama
çeşitleri, gen analizleri ve tedavi süreçlerini değerlendirirken,
meme kanserinden değil, ileri evrede tedaviye başvurmaktan
korkulması gerektiğini hatırlattı. Düzenli taramalarla erken
saptanan kanserin tedavi şansının oldukça yüksek olduğuna dikkat
çeken Prof.Dr. Akça, 40'lı yaşlardan itibaren yıllık mamografi
yapılması gerektiğini hatırlattı. Serviks kanseri için 21, kolon
için 50, prostat için 40 ve akciğer için de 50 yaşından itibaren
düzenli tarama yapılması konusunda uyaran Prof. Dr. Akça,
kadınlarda en sık görülen kanser tipinin meme kanseri olduğunu
belirterek, şöyle dedi:
"Yurt dışına kıyasla Türkiye'de görülme yaşı 40'lı yaşlara
kadar inmiştir. Kanseri bir kontrolsüz hücre çoğalması olarak
tanımlayabiliriz. Normalde DNA'larımızda dengede olan bazı genlerin
yapılarında değişiklik oluşması sonucunda bireyler kansere yatkın
hale gelebiliyor. Yapılan çalışmalar daha çok kanserin erken
teşhisine yönelik olduğu için, kanserin oluşumundan önce bireyin
yatkınlığını saptamak ve ileri aşamalara geçmeden tedaviye başlamak
açısından önemlidir."
Klinik olarak mamografi yapılmadan önce, tarama testleri ile
yaklaşık iki yıl öncesine kadar kitle tespiti yapılabildiğini ifade
eden Prof.Dr. Akça, şöyle konuştu:
"Bu erken evre demek olduğu için ve sağ kalım avantajı
sağladığı için çok önemlidir. Yapılan çalışmalar vakaların üçte
birinin tarama ile tespit edildiğini gösteriyor, yani tarama bu
aşamada altın değerinde. Büyük oranda mamografi ile meme kanseri
taraması yapılıyor. 40 yaşından sonra yıllık öneriyoruz. Yıllık
yapılan tarama ile son çalışmalarda iki yıllık arasında yüzde 34
arası bir avantaj olduğu gösterildi ve bu rakam oldukça büyük bir
oran."