Meme kanseri ameliyatla bitmiyor
Abone olKadıların baş belesı olan "Meme kanseri" için uzmanlar uyardı. Ameliyatla hastalıktan kurtulan bayanların, yağ tüketimini azaltmaları ve sporu bırakmamaları söylendi...
Son dönemde yapılan araştırmalar, ameliyattan sonra yağ
tüketimini azaltan hastalarda, meme kanserinin tekrarlama riskinin
ciddi oranda düştüğünü gösteriyor. Halen gelişmekte olan moleküler
teknolojinin sunduğu imkanların, hastalığın erken teşhisinde çığır
açacağını belirten uzmanlar; belli ilaçların kemoterapiyle birlikte
kullanılmasının da hastalığın tekrarlama riskini azalttığına dikkat
çekiyor
Acıbadem Hastanesi Bakırköy Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan
Uras, ve Prof. Dr. Metin Ertem, Acıbadem Kozyatağı Medikal Onkoloji
Uzmanı Dr. Kerim Kaban meme kanseri olan kişiler için son yenilik
ve gelişmeleri anlattılar:
Meme kanseri tanısından sonra izlenen diyetin önemi var mı?
Sonuçları yeni açıklanan ve erken evre meme kanseri tanısı alan
2437 kadının katıldığı bir çalışma oldukça ilgi çekici. Çalışma
sonunda diyetisyen gözetiminde yağ tüketiminin azaltılmasıyla,
kanserin geri gelme riskinin tüm hastalarda yüzde 24 azaldığı
görüldü. Özellikle de, kanserleri hormon reseptörü negatif olarak
tanımlanan grupta, diyetin kanserin geri gelmesini yüzde 42'ye
varan bir oranla azaltması çarpıcıydı. Yüksek oranda yağ
tüketiminin kalp hastalıkları riskini de arttırdığı düşünülürse,
özellikle yeni tanı alan meme kanseri hastalarının yağ
tüketimlerini azaltmaları bu sonuçlara göre akıllıca olur gibi
görünüyor.
YENİ TEKNOLOJİLER
Meme kanserinin geri gelme
riskini belirlemede yenilikler neler?
Kanser uzmanlarının baştan beri yanıtını bulmaya çalıştığı çok
önemli bir soru, hangi hastaların kanserlerinin geri gelme
olasılığının daha yüksek olduğudur. Uzun yıllardır, tümörün
büyüklüğü ya da koltuk altındaki lenf bezlerinde tümör hücresi olup
olmadığı bu konuda karar verirken kullanılan en önemli kriterler
olagelmiştir. Yine de, özellikleri görünüşte tümörün geri gelme
riskinin düşük olduğunu düşündüren hastaların bazılarında
hastalığın geri gelebildiği biliniyor. Son yıllarda böyle
hastalarda moleküler teknolojileri kullanarak tümör hücrelerinde
hangi genlerin daha çok çalıştığını ve hangilerinin kapatıldığını
saptayarak riski daha net belirlemek mümkün hale geliyor. Şimdiden
"Oncotype DX" gibi ilk temsilcileri bazı ülkelerde kullanılmaya
başlanan bu testlerin gelecek 5 yıl içinde yaygınlaşması ve
özellikle erken evredeki hastaların riskini belirlemede çığır
açması beklenebilir.
İLAÇ VE KEMOTERAPİ
Meme kanseri tedavisinde son 1 yılın en önemli yeniliği nedir?
Meme kanseri tanısı alan her 4-5 hastadan biri tümör hücrelerinin
üzerinde HER- 2/neu denilen bir antencik (reseptör) taşır ve bu
tümörler diğerlerine göre biraz daha 'kızgın' olarak
nitelendirilir. Halk arasında güdümlü füze denilen ve sadece o
antenciği hedefleyen bir ilaç, uzun yıllardır kanseri yayılmış
hastalarda kullanılmaktaydı. Bu yıl, bu ilacın hastalığı daha erken
evrelerde olan ve HER-2/neu denilen antenciği taşıyan hastalarda
kemoterapiyle birlikte kullanılmasının belli noktalara dikkat
edildiğinde güvenli olduğu ve hastalığın geri gelme riskini çok
belirgin olarak azalttığı görüldü.
Meme kanseri nedeniyle ameliyat geçirenler nelere dikkat
etmelidir?
Meme kanseri ameliyatlarından sonra kadınların en sık karşılaştığı
sorunlardan biri, kol şişmesidir. Meme kanseri için yapılan
ameliyatlarda koltuk altı lenf bezeleri de çıkarılır. Bundaki amaç
hastalığın koltuk altı lenf bezelerine yayılıp yayılmadığını
anlamak ve yayılmış ise bu bölgeyi de hastalıktan temizlemektir.
Ancak son yıllarda geliştirilen sentinel lenf bezi biyopsisi
yöntemi ile koltuk altındaki hastalığın yayılacağı ilk beze
bulunmakta ve bunda hastalık yoksa geri kalan bezeler gereksiz yere
alınmamaktadır. Eğer sadece ilk beze alınmış ise bu kadın normal
hayatına herhangi bir kısıtlama olmadan devam edebilir. Koltuk altı
lenf bezeleri alınan kadınlar ise kol şişmesi riskinden korunmak
için bazı noktalara dikkat etmelidir. Bu kollarından kan
aldırmamaları, enjeksiyon yaptırmamaları gerekir. Ayrıca bu kolun
üzerine devamlı yatılmamalı ve uzun süre bu kol hareketsiz
bırakılmamalıdır.
TEDAVİ ETKİLİYOR
Meme kanseri kadının seks yaşantısını etkiler mi?
Cerrahi işlem ve radyoterapi, memenin görünümünde ve duyarlılığında
değişiklik yaparak seks yaşantısını etkileyebilir. Ayrıca uygulanan
kemoterapi gerek yarattığı halsizlik, enerji kaybı ve gerekse
premenopazal kadınlarda menopoza sebep olarak olumsuz etki
yapabilmektedir. Meme, kadınların kolay kaybetmek istemediği bir
organdır. Bu nedenle tıbbi kurallar uygunsa, memelerinin
korunmasına ve görüntülerinin cerrahi işlem sırasında bozulmamasına
özen gösterilmektedir.
Kaynak: