Meme büyümesine dikkat
Abone olEstetik plastik cerrahi uzmanı Op. Dr. Umut Özbebit, jinekomastinin (meme büyümesi) hormonal bozuklukların yanı sıra yanlış yapılan spor ve ...
Estetik plastik cerrahi uzmanı Op. Dr. Umut Özbebit,
jinekomastinin (meme büyümesi) hormonal bozuklukların yanı sıra
yanlış yapılan spor ve vücut geliştirmede kullanılan ilaçlardan
kaynaklandığını söyledi.
Özel Avrupa Hastanesi doktorlarından estetik plastik cerrahi uzmanı
Op. Dr. Umut Özbebit, jinekomasti şikayeti ile hastaneye başvuran
vatandaşların sayısının arttığını söyledi. Jinekomasti hastalığı
hakkında bilgi veren Özbebit, “Jinekomasti, kısacası erkeklerde
meme büyümesidir. Erkeklerde de tıpkı kadınlardaki gibi meme dokusu
bulunmaktadır. Kadınlardaki gibi büyük olmamasının nedeni
kadınlarda bulunan kadınlık hormonunun fazla bulunmamasıdır. Fakat
bazı durumlarda meydana gelen çeşitli bozukluklar nedeniyle
erkeklerde görülen bir hastalık oldukça yaygın hastalık durumudur.
Farklı nedenleri vardır. Sıklıkla erkeklerdeki hormonal
bozukluklar, yanlış yapılan spor ve sporda vücut geliştirme
sırasında kullanılan çeşitli hormonal ilaçlara bağlı ortaya çıkan
bir problemdir. Özellikle sıklıkla görsel olarak rahatsız
olunmaktadır. Özelikle vücut geliştirenlerin güzel görünmesine
rağmen zaman içerisinde yaş ilerlemesiyle beraber aşırı büyüme,
sarkmaya bağlı rahatsızlık ortaya çıkmaktadır. Jinekomasti tedavisi
ameliyatla yapılması gereken bir tedavidir. Herhangi bir ilaçla
veya başka bir çözüm yolu mevcut değildir. Jinekomasti oluştuktan
sonra geri dönüşü olmadığı için cerrahi tedavi seçenekleri vardır.
Farklı cerrahi tedavi seçenekleri olan bir bozukluktur. Daha önceki
dönemlerde yapılan cerrahi tedavi genellikle memenin alt kısmına
yapılan kesim ve meme dokusunun yağ dokusuyla beraber çıkarılması
şeklindedir. Bu son derece kaba ve kötü iz bırakan, ciddi deformeye
yol açan bir ameliyattı. Plastik cerrahi ile bu ameliyat meme
başıyla deriyle birleştiği noktadan kesilerek yapılan, yaklaşık bir
buçuk santimetre alana girilerek meme dokusunun yağ dokusunun
çıkarılması, sabah yapılıp akşam hastanın eve gönderildiği yaklaşık
3-4 günde hastanın iyileştiği bir ameliyat şeklini aldı. Eğer yağ
dokusu fazla ise yağ aldırma oldukça etkili olarak kullanılmaya
başlandı. Liposuction ameliyatında herhangi bir kesim yapılmadan,
fazla olan meme dokusunun çıkarılması şeklindedir. Ancak son 2
yıldır lazer lipoliz tedaviye girmesiyle herhangi bir kesi
yapılmadan açılan 7 milimetrelik küçük deliklerden girilerek tüm
meme dokusu, yağ dokusu önce lazerle eritiliyor. Tabii bunlar
sıradan bildiğimiz lazerler değil” şeklinde konuştu.
"YARIM GÜN YETERLİ"
Hastalığın tedavi süreci hakkında bilgi veren Özbebit, “Derinin
sıklaşmasına dayalı sabah kullanılarak öğleden sonra hastaların
evlerine gönderildiği, herhangi bir pansumana ve kontrole ihtiyaç
olmadan, 10 gün bir korse kullanılarak tedavi edilen, ikinci gün
hastanın duşunu alabildiği, son derece kolay bir ameliyat haline
geldi. Sonuçta tamamen yüz güldürücü, herhangi bir riski olamayan
ancak yine de bazen çok az da olsa asimetri olabilen ve küçük
revizyonların gerektiği, konforlu bir cerrahi işlem haline geldi.
Daha önceki yapılan cerrahilerde eğer bölgede agresif bir cerrahi
operasyon yapılırsa, lef akımın bozulmasına bağlı serama dediğimiz
cilt altında sıvının sürekli alınması şeklindeydi. Yaklaşık 2-3
hafta süre gerektiriyor bu. Aynı zamanda göğüs ön duvarında çok
fazla kabaran izler oluşumu ve sık sık asimetri oluşumu söz
konusuydu. Ancak lazer lipolizle beraber tüm bu yan etkiler hemen
hemen bitmiş denilebilir. Yine de çok az da olsa asimetri
görülebilmektedir. Daha önceki yöntemlerde hasta ciddi anlamda bir
gün ya da iki gün hastanede kalıyordu ancak sonraki yöntemler,
plastik cerrahinin geliştirdiği yöntemlerle bu süre yarım güne
kısıtlanmış durumdadır” ifadelerini kullandı.
(İHA)