"MEHMET"in delikanlılığı bir seçimlik miydi yoksa?

Hadi ÖZIŞIK hadi.ozisik@internethaber.com

Bazı arkadaşlar soruyor:

-Ağar'a özel bir husumetin mi var?

Hayır!

İnsan olarak Ağar sevdiğim biri.. Kişisel hiçbir husumetim yok.

-...?

Seçimlerden önce "MEHMET" ismini gördüğümde hoşuma gitmişti. Çünkü "MEHMET"in delikanlılığı işlenmişti reklam kağıtlarına, onun sözünün eri olduğu anlatılıyordu halka.

Halk inanmasa da ben inanmıştım "MEHMET"e... Seçim gecesi gelen istifa haberi yanılmadığımı ortaya koydu. "Delikanlı MEHMET" bu partinin başına geldiği gün sözünü tutmuştu:

-İktidar olmazsam, istifa ederim.

Celal Adan'ın deyişiyle "Alkış!"

Ama ne olduysa "MEHMET" caydı.

Melek'in gözyaşları mı, yoksa başka bir keramet mi anlamadım. Bir de baktık ki yazılı giden "MEHMET" yine yazılı geri döndü:

-Ben buradayım.

Peki nerede sözünün eri "MEHMET"

O delikanlılık bir seçimlik miydi yoksa?

Emel Hanım'ın gönlü nasıl razı olabildi acaba; "MEHMET"in dönüşünü nasıl sindirebildi içine.. Ya Tolga, "Etme baba, söz vermiştin" diyemedi mi yoksa?

Her neyse!

Dedim ya kişisel bir kavga değil benimki.. Ağar'ın cenazesine katılmadığı Şakir Süter abimin de kişisel kavgası yoktu "MEHMET"le.. Seçimden önce doğruları yazdık sadece..

Şakir abim yok artık.. Ben kaldığım yerden devam ediyorum. Doğruları yazıyorum, saygı sınırlarını aşmadan, hakaret etmeden, küçük düşürmeden.

Peki?

Neden döndü Ağar?

"Delikanlı MEHMET" nasıl bir kulp uyduracak bilmiyorum ama, bildiğim bir şey var ki, kulağa pek hoş gelmiyor. Bildiğiniz gibi, DP'de kalan bir miktar para var, Ağar'ın giderken övünerek bıraktığı para. O paradan çok söz ediliyor, hoş şeyler konuşulmuyor.

Sebep buymuş!

Ben söyleyenin yalancısıyım...