Mehmet Barlas'tan kriz uyarısı
Abone ol"Devlet ile Siyaset kavgasını özleyen akılsızlara uymayın" uyarısında bulunan Barlas'ın olaya bakışı şöyle.
Genelkurmay Genel Sekreterliği'nin son yayınladığı ve imam hatip
okulları konusunu içeren açıklamayı, bazı gazeteci ve yazarlar
"Muhtıra" olarak yorumladı. Olayın bir ikazdan başka birşey
olmadığını savunan Sabah yazarı Mehmet Barlas, "Muhtıra" diyen
yazarlara katılmıyor. İşte Barlas'ın yorumu... Devlet-Siyaset
kavgasını özleyen akılsızlara uymayın! Elbet, siyasette de, idarede
de aklın ve mantığın ağır bastığı bir dönem başlayacaktır. Türk
toplumunu sürekli gerginlik ve kriz beklentisi içinde tutan
anlayışın, sonsuza kadar sürmesi mümkün değil. Böyle bir ortama, ne
ülkeler, ne aileler dayanabilir. Bakın işte... "Asker" bile
değişti. Genelkurmay Genel Sekreterliği'nin son yayınladığı ve imam
hatip okulları konusunu içeren açıklamayı, dikkatle okuyun... Bu,
eski alışık olduğumuz "Muhtıra"lardan biri değil ki. Bir nevi,
siyasetçilere serzeniş. Deniliyor ki mesela: - Anayasa
değişiklikleri içindeki doğrudan TSK ile ilgili konularda bile
görüş açıklamaktan, haklı gerekçeler olduğu halde kaçındık. Evet...
Hepimiz, Anayasa değişiklikleri içinde, TSK hesaplarının Sayıştay
denetimine açılmasının da bulunduğunu biliyoruz. Artık "Askere
selam. Bütçeye devam" dönemi bitiyor. Deniliyor ki mesela
Genelkurmay açıklamasında: Türkiye'nin son derece hassas
meselelerinin olduğu ortamda, gereksiz yere ilave ciddi sorunları
getirecek bir tasarıya ihtiyaç var mıdır? Artık gerçekçi olalım.
Türkiye bizim ülkemiz. Türkiye'ye Fransız bakmayalım. Türkiye'yi
anlamaya çalışan bir ecnebi gibi, bir oryantalist gibi
davranmayalım. Çok ciddi ve hatta çok tarihi bir "Geçiş Dönemi" bu.
Askeri müdahaleyi ifade eden bir "Geçiş Dönemi" değil. Tersine,
sivil demokrasinin ve Avrupa değerlerinin ağır bastığı bir geçiş
dönemi. Bu dönemde, TSK da eskisinden farklı bir özen sergiliyor.
Kürtçe yayın, legalize oldu. Kıbrıs, kemikleşmiş "Milli Dava"
konumundan çıkarıldı. Dahası var mı? AK Parti iktidar... Bu
noktada, AK Partili kadroların ve Başbakan Erdoğan'ın da, en az
Genelkurmay Başkanı Org. Özkök kadar dikkatli, özenli ve hassas
davranmaları gerekmez mi? Yani "YÖK Reformu" diye yola çıkılıp,
bunun içine imam hatiplilerin ÖSS sınavına giriş konumlarının
yerleştirilmesinin, bir anlamı var mı? Sen "AB'ye Uyum" için,
TC'nin sosyo-politik yapısını A'dan Z'ye değiştirmek gibi bir
misyonu üstleneceksin. Sonra da, "İmam hatip sorunu"nu, daha da
karma- şık bir noktaya getirmek için, Devlet-Siyaset ayırımını
kaşıyacaksın. Bence şimdi, Genelkurmay'ın yaptığının benzerini,
Tayyip Erdoğan'ın kendi kadrolarına dönük olarak yapması gerekiyor.
AK Parti tabanına ve aktif kadrolarına hitaben, Erdoğan da bir
açıklama yapmalı. Mesela demeli ki: - AK Parti iktidarı, sadece AK
Parti'ye oy verenlerin değil, tüm Türk toplumunun iktidarıdır. AK
Parti, sadece imam hatip haksızlığını değil, tüm haksızlıkları ve
sorunları ele almak için, iktidara geldi. Bizi, hiçbir sorunu
çözemeyece- ğimiz bir gerginlikler ortamına sürüklemeyin. Tarih,
tabanım istedi diye krizden krize sürüklenip, sonunda tarih içinde
buharlaşan iktidarlarla dolu. Evet... Aklın gereği budur.
Genelkurmay Açıklaması'na sarılıp, Türkiye'de demokrasiyi ve AB
yolunu dinamitlemeye kalkanlar, ancak bu şekilde etkisiz kılınır.
Yok eğer, yine Devlet-Siyaset kavgasını özlediyseniz, bu kadar
akılsızlığa, ancak şapka çıkarıp bakarım ben.