Mehmet Ali Şahin oğluna acımamış
Abone olDevlet Bakanı M.Ali Şahin, atama bekleyen tüm memurlara seslenerek, "Hiç kimseyi araya sokmayın" dedi. Şahin, atama talepleriyle ilgili kendi ailesinden örnekler verdi.
Başbakan Yardımcısı Şahin, Genelkurmay, Yargıtay, YÖK ve Diyanet
başta olmak üzere, kurumlardan gelen zam önerilerinin
değerlendirileceğini ve tüm memurlara aynı anda "iyileştirme"
yapacaklarını açıkladı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin,
Genelkurmay, Yargıtay, YÖK ve Diyanet başta olmak üzere değişik
kurumlardan gelen "zam" önerilerinin topluca değerlendirileceğini
ve tüm memurlar için eş zamanlı "iyileştirme" planladıklarını
açıkladı. Yeni Şafak'a konuşan Şahin, Kamu Personel Yasası
çalışmalarının son aşamaya geldiğini ve 1 Ocak 2005'de yürürlüğe
girmesini hedeflediklerini belirtirken, memurlara "imkanlar
ölçüsünde zam" taahhüdünde bulundu. Erdoğan, zam konusunda hassas
Şahin, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarının zam taleplerinin
bulunduğunu hatırlatarak, şöyle dedi: "Tek tek her birine cevap
vermektense toptancı bir yaklaşımla bu sorunu çözmenin daha doğru
olacağı kanaatiyle çalışmayı başlattık. Adaletsizlikleri gidermeye
çalışıyoruz. Daha sade bir maaş düzenine geçmeye çalışıyoruz. Bu
arada iyileştirmeler yapmayı düşünüyoruz. Sayın Başbakan da bu
konuda hassas. Çünkü çeşitli kamu kurum ve kuruluşları bu konuda
iyileştirme talep ediyorlar. Tek tek her birine cevap vermektense
toptancı bir yaklaşımla bu sorunu çözmenin daha doğru olacağı
kanaatiyle çalışmayı başlattık. 1 Ocak'a yetişir mi bilemiyorum,
ama böyle bir çalışmayı başlattık." Cumhurbaşkanlığı süresi
kısalabilir Şahin, AB süreciyle ilgili olarak gerekli Anayasa ve
yasa değişikliklerinin yapıldığını, son olarak yeni TCK tasarısı ve
Cumhurbaşkanı Sezer'in birkaç maddesini veto ettiği Dernekler
Yasası'nın Meclis'in eylülde olağanüstü toplanması durumunda
çıkarılacağını söyledi. Ekim'deki Meclis yönetimi için yapılacak
seçimlerin ardından kapsamlı bir Anayasa değişikliği için düğmeye
basacaklarını belirten Şahin, pakette, Cumhurbaşkanı'nın 7 yıl olan
görev süresinin kısaltılması, orman vasfını yitirmiş arazilerdeki
mülkiyet sorununun çözümünün de yer alacağını söyledi. 2B arazileri
ile ilgili yasa çıkacak Şahin, "Cumhurbaşkanı'nın iade ettiği, '2B'
diye bilinen, üstünde toplu yapılaşma meydana gelmiş orman
arazilerinde mülkiyet sorunu var. Bu konuyu çözmek amacıyla
yapılacak Anayasa değişikliği son derece önemlidir. Halk da bunu
bekliyor" dedi. Şahin, "Cumhurbaşkanımız'ın geri gönderme
tezkeresinde işaret ettiği birtakım haklı unsurlar yeniden
değerlendirilebilir. Biz bu konuda hiçbir kurumla, kişiyle
cebelleşme, tartışma düşüncesinde değiliz" diye konuştu. Ruhban
Okulu AB kriteri değil Şahin, Ruhban Okulu'nun AB ile ilgili bir
kriter olmadığını belirterek, bu sorunun Anayasa'daki kurallara
göre çözümüne bakılabileceğini söyledi. Şahin, "Bunun AB siyasi
kriterleriyle ilişkilendirilmesi, sanki onun bir şartıymış gibi
değerlendirilmesini doğru bulmuyoruz. Ama Türkiye'de yaşayan farklı
dinlere mensup vatandaşlarımızın kendi çoçukları için iyi bir
eğitim verilebilecekleri okullara ihtiyacı varsa, laikliğin bir
gereği olarak bunlara yardımcı olmak lazım. Çünkü laiklik, hem
devletin herhangi bir dinin kurallarını devlet kuralları haline
getirmemesi olduğu gibi, aynı zamanda vatandaşların din ve vicdan
özgürlüğünün de teminatıdır" dedi. 'KPSS'de torpil aramayın; oğlum
bile kazanamadı' 1 milyon 700 bin kişinin girdiği KPSS'de
sonuçların açıklanmasından sonra artan torpil arayışlarına sert
tepki gösteren Bakan Şahin, geçmiş yıllardan kalan "devlet işine
torpilsiz girilmez" düşüncesinin artık terkedilmesi gerektiğini
söyledi. Şahin, KPSS'nin üniversite sınavı gibi ÖSYM tarafından
yapıldığını, bu yıl sonuna kadar 40 bin atama yapılmasının
planlandığını anlattı. Atama bekleyen tüm adaylara seslenerek,
"Herkes falan Bakan'ı falan milletvekilini devreye sokma
düşüncesini kafasından atsın. Bu işin torpili yok artık" diyen
Bakan Şahin, kendi oğlu avukat Cem Şahin'in de KPSS'yi
kazanamadığını anlatarak, şöyle devam etti: "Oğlum bana geldi, 'ne
yapacağız' dedi. Ona dedim ki, 'şansını bir sonraki sınavda
denersin, başka ne yapabiliriz ki.' O da itiraz etmedi. Mesela
kardeşimin kızı, yeğenim Habibe kimya mezunu ve üçüncü kez girdi;
yine kazanamadı. Hatta annesi emekli öğretmendir. O bile 'amcası
personelden sorumlu bakan, bir türlü yardımcı olmuyor' diye sitem
etmiş. Ben de dedim ki yengeme, 'bari sen böyle konuşma'... "
Haber: Şamil Tayyar Kaynak: Yenişafak