Mehmet Ağar bakın nasıl korunuyor
Abone olİstanbul Özel Yetkili Savcılığı, Susurluk'un gizli ilişkilerinin ortaya döküldüğü bir dönemde Çarkın'ın itiraf ettiği cinayeti çete suçu saymadı.
İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Karaali,
eski Özel Harekât Polisi Ayhan Çarkın'ın itirafları üzerine Perpa
katliamı ve Ayhan Efeoğlu'nun kayıplık iddiası hakkında
soruşturmanın yeniden açılması talebine, "Bunlar çıkar amaçlı suç
örgütü faaliyeti ya da terör organizasyonu" değildir diyerek
görevsizlik kararı verdi.
Karaali, soruşturma talebini Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na
gönderdi. Silahlı teşekkül oluşturmaktan Mehmet Ağar'ın 5 yıl ceza
almasının ve eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın'ın "Efeoğlu infaz
edildi" itirafının üzerine böyle bir karar şok etkisi yarattı.
Çarkın, İstanbul'daki Nevruz mitingine katıldıktan sonra Radikal'e
Türkiye'yi sarsan itiraflarda bulunmuştu. Çarkın, 1992'de
gözaltında kaybedildiği söylenen Ayhan Efeoğlu ile ilgili somut bir
itirafta da bulunmuştu:
"Şubeden çıkarılan bir paket, ne bu? Patlayıcı öyle mi?
Peki ne olacak? Açık araziye götürülüp imha edilecek. Müdür önde
biz ardında Trakya tarafında ormanlık bir yer. Tam paketi açalım
derken o da ne? Bir insan. A. Efeoğlu..."
Bu itiraflara rağmen Ayhan Efeoğlu'nun avukatı Taylan Tanay'a,
soruşturma açılması talebine karşılık gönderilen gerekçeli kararda
şöyle denildi:
"CMK'nun 250, maddesiyle yetkili Cumhuriyet Başsavcısı
Vekilliğimizin görev alanını düzenleyen CMK'nun 250 ve 251.
maddeleri de dikkate alındığında şüpheli Çarkın'ın ifadeleri
doğrultusunda soruşturulması gereken eylemler, haksız ekonomik
çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgüt ya da terör örgütü
tarafından işlendiğinden bahsedilemeyeceği..."
Avukat Tanay kararı, "Susurluk çetesi yok
sayıldı" diye yorumlarken, Avukat Ergin Cinmen, Çarkın'ın
ifadelerinin ortada bir suç örgütü olduğunu gösterdiğini belirtti.
Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan da "Böyle bir karara
inanmak istemiyorum" dedi.
Adım adım Susurluk itirafları
21 Mart 2011
Ayhan Çarkın BDP'nin İstanbul'daki Nevruz mitingine katıldı.
22 Mart 2011
Çarkın "İstanbul'da her baskında vardım" dedi.
25 Mart 2011
Çarkın organize suçlar şube ekipleri tarafından gözaltına
alındı.
27 Mart 2011
Çarkın, Savcı Hakan Karaali tarafından sorgulandı. Mahkeme, serbest
bıraktı.
4 Haziran 2011
Ayhan Çarkın, Ankara'da özel yetkili savcılığa da ifade verdi. Ve
tutuklandı.
15 Eylül 2011
Mehmet Ağar, silahlı teşekkül oluşturmaktan 5 yıl ceza aldı.
20 Eylül 2011
Ayhan Efeoğlu'nun 'kayıtdışı' şekilde gözaltına alındığı ortaya
çıktı.
21 Eylül 2011
Efeoğlu'nun kardeşi Ali Efeoğlu'yla ilgili emniyet yazısında
Hüseyin Kocadağ'ın imzası çıktı.
11 Ekim 2011
Ankara'da sorgulanan İbrahim Şahin, faili meçhul cinayetlerden
tutuklandı.
Aileler de davaya müdahil oluyor
Susurluk çetesi tarafından öldürülen Savaş Buldan'ın eşi BDP Grup
Başkanvekili Pervin Buldan, "Gerçekten hukuk varsa bu
iddiaların ardından Ağar'ın mahkemeye çıkartılıp tutuklanması
lazım" dedi.
Buldan, Şahin'in Kürt işadamlarına yönelik listenin olmadığı, Kürt
Ulusal Meclisi üyelerinin listesinin bulunduğuna ilişkin sözlerine
ise, "Bu liste Tansu Çiller'in hazırladığı Kürt
işadamlarının listesidir. Çiller, isimleri açıkalamasa bile bununla
ilgili basın toplantısı yapmıştır ve 'elimizde PKK'ya yardım eden
işadamlarının listesi var. Hesap soracağız' diyerek faili meçhul
cinayetleri başlatmıştır" diye konuştu.
Bir başka faili meçhul cinayet kurbanı olan Behçet Cantürk'ün
yeğeni Reşit Cantürk ise Şahin'in ifade vermesinden önce
soruşturmaya müdahil olmak için başvurduklarını ve başvurularının
haftabaşında kabul edildiğini söyledi. Cantürk diğer ailelerin de
müdahil olacağını belirtti. Şahin'in verdiği ifadeye de değinen
Cantürk, "Çiller bu listeyi televizyona çıkıp söyledi.
Milli Güvenlik Kurulu'nda alınmış bir karardı. Bir sonraki
toplantıda ise işlenen cinayetlerle ilgili birbirlerini
kutladıkları kulağımıza geldi. Canlı tanıkları bize anlattı
bunu" dedi.