Medyanın yeni Starı

Star Gazetesi’nin son dakikada sürpriz ortağı olan Alaeddin Kaya, Ticaret Sicil Gazetesi ve PTT’nin pullarını basan matbaasından kazandığı para ile gazetecilik sevdasını sürdürecek. Matbaa işini çocuklarına devrettikten sonra sürdürdüğü emeklilik hayatına son veren Kaya, Zaman’dan sonra uzak kaldığı ulusal basına Star Gazetesi ile yeniden döndü.

ZAMAN Gazetesi’nin kurucusu olarak tanınan Alaeddin Kaya, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’ndan (TMSF) Star Gazetesi’ni alan Kıbrıslı işadamı Ali Özmen Safa’nın ortağı olarak ulusal yayıncılık hayatına yeniden döndü. Ankara’da Ticaret Sicil Gazetesi’ni ve PTT’nin pullarını basan matbaasını çocuklarına devredip, Olay ve Belde adındaki yerel gazeteleri çıkarırken kendisine bir anda Star Gazetesi’nin ortağı olarak bulan Kaya, satış sürecinde Star’la değil sadece makineleriyle ilgilendiğini söyledi.

GAZETE İÇİN MATBACI OLDU:
İmaj A.Ş.’nin Ankara’nın en büyük matbaalarından biri olduğunu, 6 yıldır Ticaret Sicil Gazetesi’ni bastığını, Türkiye’de posta pullarını basan iki maatbaadan biri olduğunu belirten Kaya’nın övünerek anlattığı işlerinden biri de son basılan İstanbul Telefon Rehberi. "Gazete çıkarmak için paraya ihtiyaç vardı, o yüzden bu işe girdim." diyen Kaya, iş sürecini şöyle aktardı: "Arada gazete denemelerim de oldu, başarılı olmayınca ’matbacılığımız çok başarılı olsun da daha çok para kazanıp daha iyi koşullarda gazete çıkaralım’ diye düşündüm. Ama matbaacılık öyle bir hal aldıki yayın yapma şansımız olmadı. Artık İmaj’ın yönetiminden çekildim. Ankara’da çıkardığımız Olay ve Belde gazeteleri var. Gazete çalışmalarına girince ben ticaretten uzak kaldım.Kamu görevi gibi kabul ettiğim gazetenin yanında ticaret yapmak benim kitabımda yer almaz. Çok takdir ettiğim çocuklarım ve çalışanlarımla bu iş yürüdü. Bu saatten sonra da bu hassasiyetimi koruyacağım. Zaman’dan ayrıldıktan sonra sosyal faaliyetlere ağırlık verdim. Benim derdim ülkem için ne yapabilirim, ben bu sevdayla yaşadım. Bunlarla geçti ömrüm. Bu dönremde emeklilik dönemi yaşıyordum, ancak Star’la bitti."

MÜREKKEP YALAMANIN CEREMESİ:
"Star Gazetesi diye bir düşüncem hiç yoktu ama gazete düşüncem her zaman vardı" diyen Kaya, Safa ile olan ortaklık sürecini ise şöyle anlattı: "Star’ın satış süreciyle hiç ilgilenmedim, bana göre mali yükü fazla olan bir projeydi. Süreci sadece basından izledim. Hatta Ali Özmen Safa’nın verdiği 5 milyon dolarlık fiyatı TMSF beğenmeyip, Başkan Ahmet Ertürk o günlerde ’Gerekirse parça parça satarız’ diye bir beyanat verince ’Acaba bir makine alabilir miyiz’ diye düşündüm. Star’a tek ilgim bu oldu. Ben ’ihale süreci nereye bağlanacak’ diye beklerken Ali Bey’den telefon aldım, benimle görüşmek istediğini iletti, buluştuk. O güne kadar hiç bir tanışıklığımız yoktu. TMSF fiyatı yükseltmesini isteyince Özmen kendine işin ehli birini arıyormuş. O arada ortaklık teklifleri de almış ama konuştuğu arkadaşları beni tavsiye etmiş. Dedi ki ’siz bu işi seviyorsunuz, bana dediler ki ona söylersen o bu işe yok’ diyemez, zaaflarımı bilenler böyle söylemiş. Ben de o tatlı diline yok diyemedim, ama süreç o kadar hızlı işledi ki TMSF ile yapılan görüşkmelerde biz 6.5 düşünürken fiyat 8 milyon dolara çıktı. Ben isyanları oynadım, ama mürekkep yalamanın ceremesi Alaeddin Kaya’ya çıktı. Birkaç günde, hatta ihale sözleşmesine bakma şansım bile olmadan iş bitti."

Kitapçı Hacı İbrahim’in oğlu, Gülen konusunda hassas
ALAEDDİN Kaya’nın 2003’te kaybettiği babası Hacı İbrahim Kaya, "Ulus Hacı Bayram Kitapçılar Çarşısı’nda esnaflık yapan ve çevresi tarafından çok sevilen biri" olarak tanınıyor. Hacı İbrahim’in gerçek mesleği terzilik. Ancak 60’ların ikinci yarısında oğlu Alaeddin’in de etkisiyle kitabevine dönüştürüyor işini. Kaya Çocukluk hatıralarında anlatırken dönemin Hacıvat ve Karagöz Gazetesi ile Telgraf Gazetesi’ne özel bir yer veriyor. Hatta 6 yaşında iken o dönem 5 kuruş olan Telgraf’ın satıcılığını yaptığını anlatıyor. Alaeddin Kaya matbaacı olarak başlıyor iş yaşamına. Ancak biri kız 3 çocuğunun Amerika’da tahsillerini tamamlayıp işin başına geçmeleri ile çok sevdiği gazetecilik işine zamam ayırabiliyor. Kasım Gülek ile birlikte çıkarmaya başladığı Olay ve daha sonra çıkardığı Belde adında iki yerel gazetesi var.

İlk ulusal gazetecilik deneyimi olan Zaman’dan güzel hatırladığı bir nostalji olarak söz ediyor. Saygıyla andığı Turan Dilligil’den 1986’da hisselerini devraldığı Adalet Gazetesi’nin isim değişikliği ile Zaman’a dönüşmesinin çok zorlu bir süreç, Zaman’ın bugün geldiği noktanın ise o gün hayal bile edilemeyen bir nokta olduğunu dile getiren Kaya, Fethullah Gülen ile ilgili konularda ise oldukça hassas davranıyor. "Ben olaylara realist bakarım" diyen Kaya, Zaman’dan ayrılışını "Gazeteyi büyük hissedar temsil eder. Hisse oranım düşünce orada bulunmam etik değildi ben de hissemi devrederek ayrıldım" şeklinde özetliyor. 28 Şubat sürecinde Fettullah Gülen’in mektubunu dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir’e götürmesi ile ilgili ise "Ben ülkemi seven bir insanım" demekle yetiniyor. Geçmişten çok gelecekle ilgili olduğunu vurgulayan Kaya, yeni ortağı ile yeni projeler geliştirmek, televizyon işine girmek, Belde Gazetesi’ni geliştirmek gibi planlar yapıyor.

Kimsenin dublörü olmam
BAŞBAKAN’a yakınlığı ile tanınan, Ramsey’in sahibi Remzi Gür’ün Star Gazetesi’nin gizli ortağı olduğu yönündeki iddialara ise Kaya şu yanıtı verdi: "Remzi Gür’ü ben tek bir defa uzaktan gördüm. Bir işadamı olduğunu biliyorum, Londra’da yaşadığını biliyorum ama benim direkt tanıdığım birisi değil. Benim ortağım Kıbrıslı çok da zengin bir adam.Ayrı bir ortağa ihtiyacı yok, ’sadece bu işi bilen biriyle ortak olmak istiyorum’ diye ortaya çıkmış biri, tekrar niye başka birini ortak etmek istesin? Ben bu işe yıllarımı vermişim, öyle dublörlük yapacak bir pozisyonda değilim. Benim yaşantım, geçmişim buna müsait değil. Böyle bir şeye ihtiyaç da yok. Benimle ilgili böyle bir şey düşünülmesi hoş değil, ortağımı da yeni tanıyorum ama ticari kabiliyetine hayran kaldım, iyi bir tüccar. Öyle görünen-görünmeyen pozisyonunda olacak kişiler değiliz biz."

Hayalimde değişen muhafazakarlara gazete var ama Star değişmeyecek

ALAEDDİN Kaya, "Kafamdaki gazete Star değil ama Star güzel bir gazete" derken, TMSF yönetiminde iken bile gazetenin 100 bin tiraj yapmış olmasını çok önemsiyor. "Benim ekibim var, hepsi de Star’da çalışıyor" diyen Kaya, bizzat işin başında olacağını söylemekle birlikte patronajın çok müdahale ettiği bir yayıncılık anlayışı istemediği mesajını veriyor. "Star’ın yayın politikası çok net, çizgiyi de beğeniyorum. Star’ın marka olduğuna inanıyorum, mevcut kimliği beni rahatsız etseydi zaten burada olmazdım" diyen Kaya’nın medyadan en büyük beklentisi ise Avrupa Birliği (AB) ile ilgili. Kamuoyu oluşturulmasında medyanın önemli olduğuna inanan Kaya’nın düşüncesi şöyle: "Türkiye hak ettiği noktada değil, AB süreci bir hayal gibiydi ama başladı. Bu süreç bizi disipline ediyor. Onun için medyayı bu anlamda bu işe dahil etmek istiyorum."

Yıllardır kafasında geliştirdiği "farklı" gazete projesinden de söz eden Kaya’nın hedefi Boğaziçi Üniversitesi ve Açık Toplum Enstitüsü’nün mali desteğiyle Ocak 2006’da gerçekleştirilen "Türkiye’de Muhafazakarlık" raporu ile gündeme gelen kesim. Kaya, bu konuda şöyle konuştu: "Bu çalışmada aktarılan benim kafamda canlandırdığım Türkiye fotoğrafına çok yakındı. İnsanlar muhafazakar ama değişmek istiyorlar. Muhafazakarlıklarından utanmıyorlar. Çok değişik siyasi tandanslarda olsa bile böyle bir toplumumuz var, böyle bir gidişat var. Yıllardan beri Türk basınındaki tiraj değişmeyişini toplumun ne istediğini çok iyi fark etmemekten kaynaklanan bir eksiklik olarak görüyorum. Olaya bakışım çok farklı. Ama bu bir alt yapı meselesi, sermaye meselesi diye hep geri çektim kendimi."

Hürriyet