Medyanın kulağını çeken adam
Abone olTürkçe dedektifi Hüseyin Movit, "Konuşamadığımız Türkçe Ve.." adıyla medya hatalarını kitaplaştırdı. İşte Movit'in merceğine takılan ünlü gazetecilerden bir demet...
Balat'ta turşuculuk yaparken işi gücü bırakıp kendini istila
edilen dilimizi korumaya adayan Hüseyin Movit'i artık tanımayan
yok. Kurduğu 'Türkçe Gönüllüleri Dil İzleme Grubu" ile gece gündüz
medyada ve başka alanlarda yapılan dil hatalarını takip eden Movit
yaptıkları çalışmaları bir kitap haline getirdi.
Bugün sayıları bine ulaşan dil gönüllüleri duydukları ve gördükleri
hataları Movit'e ulaştırıyor. Movit'te elindeki 'kara kaplı
deftere' hataları ve hata yapanları adeta 'fişliyor'. Movit'in bu
işe başlaması da daha çocukken 'kulağının çekilmesi' ile olmuş.
Şimdi de o medyanın kulağını çekiyor.
Hüseyin Movit 30 yıl turşuculuk yaptıktan sonra 31 Aralık 1998 günü
Balat'taki turşucu dükkanına bir daha açılmamak üzere kilit vurur.
Açtığı küçücük yazıhanesinde mektupla, telefonla, faksla; radyo,
televizyon ve gazetelerdeki dil ve mantık hatalarını düzeltmeye
başlıyor.
Satır satır takip
Kendi deyimiyle bir dil sağdıcı olan Movit, Beyoğlu Ticaret Lisesi
mezunu. Bu işten hiçbir şekilde para da almıyor. Üstüne üstlük her
ay mektup, telefon ve faks masraflarını kendi cebinden karşılıyor.
Movit, "Babam lokantacıydı. 13 yaşındayken lokantamızın müşterisi
İ. Galip Arcan, 'yalnış' dediğim için kulağımı çekti. Çünkü doğrusu
'yanlış'tır. Daha sonra babamın eve aldığı gazeteleri satırı
satırına okumaya başladım. Gazetelerdeki yanlışı bulmak benim için
çok büyük bir keyifti. O günden bu yana Ankara Radyosu'nu
dinliyorum. Günde de tam altı gazete okuyorum. Hepsini satır satır"
dedi.
Reha Muhtar hata listesinin müdavimi
Neredeyse 10 yıldır dil hata takibi yapan Movit'in son raporu
epeyce kabarık bir liste olmuş. İşte hatalardan bazıları:
Kanal Türk, alt yazı, 24.02.2005: "Aralık ayında verilecek ödüle
(Nobel Barış) 166 talip var." Ödüle 'talip' olunmaz, 'aday'
olunur.
Asım Yıldırım, Samanyolu TV, 21.02.2005 "...deponun çökmesi sonucu
bir işci öldü, göçük altında kalan iki işci ise..."....göçük
altında kalan iki işçi de..." Asım Yıldırım, 'göçük' (1. Yer
kabuğunda oluşan çukur, çöküntü. 2. Göçen toprak katmanı ile
'enkaz' (Yıkıntı, döküntü, çöküntü) arasındaki farkı bilmiyor.
Reha Muhtar, TV8, 23.12.2004: "Ben yedi sene boyunca normal akşam,
(normal bir saatte), medeni bir saatte, (herkesin yediği satte)
yemek yediğimi hatırlamıyorum". Yorumsuz.
Mehmet Ali Erbil, Passaparola, Star Tv, 16.02.2005: "...Orfeus
isimli karekterin yeraldığı filim serisi?" Bir cümlede üç yanlış:
'Karekter değil 'karakter', 'filim' değil 'film', 'Seri' (hızlı)
değil, seri (dizi).
Hıncal Uluç, NTV, 14.02.2005: "Anelka yüzünden statlarında oturacak
yer bulunmuyor'. Olumlu bir cümlede 'yüzünden' zarfı değil
'sayesinde' zarfı kullanılır! "Anelka yüzünden statlar bomboş..."
denilir de...
Reha Muhtar, ATV, 14.02.2005: "Mösyö Munoz'un, Zaragoza'nın teknik
direktörünün açıklamaları böyle..." Tercüman Selçuk Manav, "Sinyor
Munoz dedikçe Reha Muhtar Mösyö Munoz demeye devam ediyor. Hem de
defalarca! İspanyol teknik adama kendi diliyle 'bay' demek
istiyorsanız Fransızca 'mösyö' diyemezsiniz. Selçuk Manav'ın hitap
şekliyle 'sinyor' demeniz gerekiyor. Nezaket kuralları bunu
gerektirir.
Haber: Fatma Durmuş
Kaynak: