Medyada SINIR kapışması
Abone olZentürk "muhabir sınırdan bağlanmıyor" dedi. Kanal D sert bir yanıt verdi.
İNTERNETHABER
Star Gazetesi’nde, Ardan Zentürk dün “ismi verilmeyen bir kişinin yakınmaları”na yer verdi. O kişi şunları söylüyordu: “Muhabir, bizim hükümet konağının önünden bağlanıyor, sınırın sıfır noktasındayım, diyor”. Zentürk’e göre halk “İlçelerini savaş bölgesi ilan eden Ali Kırca ile Mehmet Ali Birand’a böyle isyan ediyordu.
Bu yazının tüm haber sitelerinde yankı bulmasının ardından bugün Kanal D Haber Direktörü Ayşenur Arslan çok net ve sert bir cevap verdi.
Arslan “Hükümet Konağı’nın önünden telefonla bağlanıp da “sıfır noktasındayım” diyen gazeteci var mıdır? Vardır! Ama o gazeteci Kanal D Haber’de değildir… Bölgedeki dağlarda bir “kuytu” bulup da “İşte PKK mağarası” diyen gazeteci var mıdır? Vardır! Ama o gazeteci Kanal D Haber’de değildir.” dedi.
“OPERASYON YOK DEDİK, DOĞRU ÇIKTI”
Arslan yazılı açıklamasında, söylenenlerin aksine Kanal D haberin herkesten daha sağduyulu bir habercilik yaptığını belirtiyor ve örnek olarak da “İlk sınırötesi operasyon” haberini gösteriyor: “13 kasım günü bilumum kanalların ana bültenleri bir “haber” verdi. Türk jetlerinin “ilk sınırötesi operasyonu” gerçekleştirdiğini ve bir PKK karakolunu vurduğunu iddia etti... Sadece Kanal D Haber, gelen görüntüye bakarak “burası, içinde ot bitmiş bir virane” dedi. Bölgedeki muhabirin de tesbitleri üzerine iddiayı ekrana taşımadı. Dahası, Mehmet Ali Birand “böyle bir operasyon olmadı” diye yorum yaptı. Nitekim ertesi gün Başbakan ve Hava Kuvvetleri Komutanı bu yorumu doğruladı.”
Her haberi titizlikle süzgeçten geçirdiklerini belirten Arslan eğer insan hayatı söz konusuysa o haberden vazgeçmeyi bile göze aldıklarını, doğrulatamadıkları hiçbir haberi yayınlamadıklarını da ekliyor. Ve asla savaştan reyting yapmaya çalışmadıklarının altını çiziyor.
Ayşenur Arslan’ın kabul edemediği tek şey ise; ismi verilmeyen bir kişinin “yakınmasına” dayanarak bir haber merkezini mahkum etmeye çalışmak… Tabii Aslan’ın şikayeti sadece bu “iddiayı” yazan Ardan Zentürk’ten değil, internet sitelerinin “ben yazmadım sadece yayınladım” rahatlığıyla bunu manşetlerine taşımasından…
Arslan son olarak “Muhabirinden editörüne her kademedeki çalışanıyla emek emek oluşturmaya çalıştığımız “güven” duygusunu zedelemeye kimin ne hakkı var!” diye soruyor ve cevabı yine kendi veriyor: “İnsan düşünmeden edemiyor: Yoksa, bu da bir medya operasyonu mu? “Güveni zedeleyin, hiçbir haberlerine inanılmasın”... Amaç bu mudur?”