Medyada artık haber yok!
Abone olYalçın Pekşen, medyanın özellikle son yıllarda, haberden gitgide uzaklaştığına dikkat çekti.
Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği (RTGD) siftahı yaptı;
dalında mesleğin en iyilerini belirledi. Ayıptır söylemesi,
Çukurova Medya Grubu'na epey ödül verildiğini dün gazetemizde
okumuşsunuzdur. Beni en çok sevindiren, dostumuz Burhan Ayeri'nin
aramızdaki tartışılmaz konumunu ('en iyi televizyon eleştirmeni'
olduğu yolundaki) bu yarışma ile resmileştirmesi oldu. Ayeri,
gözünü televizyondan ayırmaz, yazılarına bakılırsa ne zaman
uyuduğu, özel yaşamı olup olmadığı anlaşılmaz bir kişidir.
Kuruluşumuzun çeşitli yayınlarında, o gün yayınlanmış yazılarını
günboyu masasının üstünden eksik etmeyerek 'kendi yazılarına
duyduğu hayranlığı' açıkça belli eden Ayeri, sonunda bu tavrında
haksız olmadığını da kanıtlamış oldu. Yine cümleye 'ayıptır
söylemesi' diye başlayacağım; çünkü benim takip ettiğim 7-8 günlük
gazetede ve birkaç TV kanalında ödüllerin tamamından (rakip
kuruluşlara verilen ödülleri de içine alacak şekilde) söz eden tek
gazete AKŞAM oldu. Diğer kuruluşlar kendi mensuplarına verilen
ödüllerden söz ederek gerisini görmezden geldiler. Örneğin ben
haberi Kanal D'de izlerken, RTGT ödülünün sadece 'Fatih Altaylı
yönetimindeki Kanal D Haber'e verilen bir ödül olduğu duygusuna
kapıldım. Oysa gerçek böyle değildi. Dağıtılan birçok ödül vardı,
ancak 'en iyi haber' bülteninde yer verilmemişti. Ödül konusu,
özellikle medya alanında abarttığımız konuların başında geliyor.
Bir ülkede ödül dağıtabilen en fazla bir-iki saygın kuruluşun
olması normal sayılmalıdır. Daha fazlası fazladır. Önümüzdeki
günlerde göreceksiniz; her kuruluş kendi basın ödüllerini
dağıtacaktır. Ve ödüllerden her medya kuruluşuna birkaç tane
düşecektir. Elbette ödül alan medya kuruluşları da bültenlerinde
kendilerine ödül veren kuruluşların bol bol reklamını yapacaktır.
Ödül çoktur ama haber pek yoktur. Örneğin ben bu yıl, ses getiren
(bomba patlamaları gibi kendi sesini kendisi getiren değil)
muhabirin çabası ile ses getiren önemli bir haberi hatırlayamadım.
Hatırlayamamak.. lafın gelişi.. Aslında bu yıl Türk medyasının
doğru-dürüst bir haber (bir tek haber bile) üretemediğini iyi
biliyorum. Çünkü 2003 yılının gazetecilik çalışmalarını
ödüllendiren çok saygın bir basın yarışmasında jüri üyeliği yaptım.
Saygınlığı yanı sıra, maddi ödülü de epey cazip olan yarışmaya
'haberine güvenen' herkes katılmıştı. Ve sanırım gelenlerin dışında
önemli bir haber, röportaj veya gazetecilik olayı (fotoğraf,
inceleme-araştırma, derleme gibi) kalmamıştı. Büyük ödül konusunda
epey tartışma yaşandı. Şu kadarını söyleyeyim; 2003 yılında
üretilmiş 'yeni' bir haber bulunamadı. Oysa haber 'yeni' demektir.
İngilizcedeki 'news-haber' sözcüğü de oradan gelir.