Medya ve Arafat hurafeleri
Abone olMedya, Yaser Arafat'ın sağlık durumuyla ilgili sürekli çelişkili haberler vermekte. Rauf Tamer, bu durumdan yola çıkarak medyanın hurafelere verdiği öneme değindi.
Medya, Yaser Arafat'ın sağlık durumuyla ilgili sürekli çelişkili
haberler vermekte. Rauf Tamer, "HABERLER" başlıklı
yazısıyla bu durumu eleştirdi..
Paris'te, hastanenin kapısından bildiriyor gazeteciler.
- Arafat komada.
- Makineye bağlandı.
- Az önce Kudüs müftüsü geldi gitti.
Peki, ailesi ne diyor bu işe?.. Makineli yaşam tamam mı, devam
mı?
Gazeteciler, hastane kapısından bildirmeye devam ediyorlar.
- Kudüs müftüsü, az önce toplantıdan çıktı.
Buyrun...
Ankara'da Başbakanlığın kapısından bize Bakanlar Kurulu'nu anlatan
gazeteciler gibi her biri.
Heyecanlı biçimde haber geçiyorlar... Arada Arafat'ın birkaç
saatlik ömrü kaldığına dair gaipten sesler falan da alıyorlar.
Ne yapsınlar?
İçeri girmek yasak.
Ama merkez stüdyolar zorluyor onları:
- Şimdi Paris'teki hastanenin kapısındaki arkadaşımıza
bağlanıyoruz. Alo!..
Bağlantı kesildi sayın seyirciler.
*
Arafat'ın sağlık durumu, işte böyle bir komediye dönüştü.
Siz siz olun, kimseye inanmayın.
Gazetecilere inanmayın.
Paris'ten telepatiyle haber alan Filistin kaynaklarına
inanmayın.
On bin kilometre ötedeki ABD kaynaklarına inanmayın.
Hatta, Paris'teki Başbakan Chirac'a bile inanmayın.
- Arafat yaşıyor mu? Öldü mü, ölüyor mu?
- Komada mı?
- Bitkisel hayatta mı?
Kim ne derse inanmayın.
İnanacağınız tek merci var:
- Hastane yetkilileri.
Onun dışındaki haberleri dinlemeyin bile.
*
Arafat'ın ölüm kalım savaşı, Dünya Medyası'nın ciddiyet derecesini
çok güzel sergilemiştir.
Hurafelerle konuşup haber yapıyorlar, sonra kendi ürettikleri
haberi yalanlıyorlar ya da tanımadığımız birilerine
yalanlatıyorlar.
Hele biz...
Bu işlerin üstadıyızdır.
"Bedelli Askerlik geliyor" diye son 12 ayda 15 kere haber yaptık,
Milli Savunma Bakanı bizi 15 kere yalanladı, iyi mi? Bakan Bey,
bizden fazla yoruldu.
Bu bakımdan Yaser Arafat'ın sağlık haberleriyle artık
ilgilenmiyorum. Ta ki, hastane'den resmi açıklama yapılana
kadar.
YAZI:Rauf TAMER