Medya-siyasetçi ilişkileri
Abone ol'Medyanın desteklediği partiler kazanır' görüşü çok zaman yanlış çıktığını belirten Süter, 20 yılı örnekleriyle yazdı.
Akşam gazetesi yazarlarından Şakir Süter medya -siyaseçti
ilişkilerini masaya yatırdı. İkili ilişkilerin çok karmaşık
olduğunu yazan yazar, ne siyasetçinin medyadan ne de medyanın
siyasetçiden kopamadığını belirtti.
Süter 20 yılın medyanın desteklediği siyasetçilerin yenilgileriyle
dolu geçtiğini kaydederek bunu örnekleriyle bielirtiyor.
İşte yazarın bu ilikiye örnek verdiği örnekler:
1983 seçimlerinde ANAP, askeri yönetimin ağırlığının
hissedildiği bir ortamda medyadan yeterli destek alamamış ama
farklı bir galibiyet elde etmiştir.
1987'de, iktidar gücünü elinde bulunduran ANAP'a medya büyük destek
verdi ama ANAP'ın oyları 1983'e oranla geriledi.
1989 yerel seçimlerinde medyanın büyük bölümünden tam destek aldığı
halde oyları yarı yarıya düştü.
1991 seçimlerinde ANAP yine medyadan geniş destek gördü ama
ite-kaka % 24 oy alabildi.
1994 seçimlerinde de medya Zülfü Livaneli, Dalan ve Kesici'ye
destek verdi ama görmezden geldiği Tayyip Erdoğan başkan
seçildi!
1995 seçimlerinde en büyük desteği DYP gördü. Medyanın hedef
tahtasına oturttuğu Refah Partisi seçimleri kazandı.
1999 seçimlerinde medyanın görmezden geldiği DSP 1. parti olurken,
'yok' saydığı MHP, tarihinin en yüksek oyunu aldı.
2003 seçimlerine girilirken de, medyanın büyük bölümünün
'tehlikeli' saydığı AKP, açık ara seçimlerin galibi oldu!
2004 yerel seçimleri, AKP iktidarının gücünü en çok koruduğu bir
ortamda gerçekleştiği için, medyaya pek ihtiyacı olmadan
kazandı!
Ol nedenle... Siz siz olun...
Medyanın desteklediği partileri, seçimlerin favorisi görmeyin; aksi
olabiliyor; bir kenarınızda bulunsun!..