Medya 'kapkaç'ı abartıyor mu?
Abone olBaşbakan Erdoğan kapkaç gibi artan toplumsal olayları medyanın abarttığını söyleyince, Ertuğrul Özkök bu konuda Erdoğan'ın büyük yanılgıya düştüğünü söyledi...
Hürriyet gazetesi genel yayın yönetmeni ve yazarı Ertuğrul Özkök
"Hadi biz abartıyoruz, ya onlar" adlı köşesinde, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın medyanın kapkaç gibi olayları abarttığını
söylemesini yanlış bulduğunu belirtti. Özkök, Başbakan'ın kendisine
yakın duran gazetelerinde bu olayları ön plana çıkardığını ifade
ederek medyanın haklılığını vurguladı. Bu konudaki uyarılarıyla
birlikte Özkök şunları yazdı....
Söylediklerimi yazarlık egoizmi olarak kabul etmeyin. Bütün
samimiyetimle yazıyorum.
O nedenle haddimi aşarak şunu söylüyorum.
Bu yazıyı Başbakan’ın danışmanları mutlaka okumalı.
Danışmanları diyorum, çünkü Başbakan Tayyip Erdoğan, gazete
okumadığını söylüyor.
Dolayısıyla bir danışmanının okuyup anlatmasının yararlı
olacağını düşünüyorum.
* * *
Başbakan Erdoğan diyor ki:
Türkiye’de asayiş olaylarını medya abartıyor.
Bunun Türkçesi şu.
Öyle söylendiği kadar hırsızlık, kapkaç, gasp olayı yok.
Bu cümleyi o anlık öfkeyle değil de gerçekten inanarak söylüyorsa
Başbakan giderek halktan kopuyor demektir.
Kapkaç ve hırsızlık olayını toplumun gündemine Hürriyet Gazetesi
getirdi.
Demek ki Başbakan’ın ‘Abartıyor’ eleştirisinden en büyük payı da
Hürriyet alıyor.
Ama ben bugün kendi kendimizin avukatı olmayacağım.
Avukatlığı Başbakan’a yakın duran bir gazeteye bırakacağım.
Başbakan Erdoğan asayiş olayları ile ilgili eleştirisini önceki gün
yaptı.
Dünkü Yeni Şafak Gazetesi’nin manşeti ise şuydu:
‘Kapkaç en hızlı büyüyen sektör’
Altında da şu bilgiler yer alıyor:
‘Emniyet’in suç haritası, şahsa yönelik gasp, kapkaç ve yağma gibi
suçların yüzde 35 oranında arttığını gösteriyor. Suçların dörtte
biri İstanbul’da işleniyor.’
Dahası da var:
‘İstanbul’da 94 bin 509 olaydan 28 bin 506’sının faili yakalanırken
60 bin 474’ü faili meçhul olarak kayıtlara geçti.’
* * *
Evet Başbakan’ın asayişle ilgili olarak basını eleştirdiği gün,
kendisine yakın bir gazete, manşetinden onu tekzip ediyordu.
Üstelik, Başbakan’a bağlı İçişleri Bakanlığı’nın rakamları ile.
Başbakan Erdoğan, İstanbul’un varlıklı olmayan bir semtinden
geliyor.
Dolayısıyla sokağı ve onun nabzını çok iyi bilmesi gerekir.
Ben kendisine dünyadan birkaç örnek vermeyi isterim.
* * *
Bugün Fransa’da cumhurbaşkanlığına en yakın isim ‘Halk için Birlik
Partisi’nin başkanı Sarkozy’dir.
Sarkozy Macar asıllı bir ailenin çocuğu.
Anne tarafı Yahudi.
Yahudilik karşıtı hareketlerin büyüdüğü Fransa’da Elysee Sarayı’na
doğru hızlı adımlarla yürüyor.
Sarkozy halkın gözünde nasıl büyüdü?
İçişleri Bakanlığı yaptığı dönemde sokağa getirdiği güvenle.
Yani kapkaç, saldırı ve hırsızlık olaylarını azaltarak.
Bir başka örnek daha.
New York’un eski belediye başkanı Guillani’yi bir halk kahramanı
haline getiren efsanesi neyle başladı?
New York sokaklarını suç çetelerinden kurtararak.
Dünyanın çeşitli yerlerinden benzer örnekleri çoğaltabilirim.
Bunun aksi örnekleri de var.
Yani sokakları suç örgütlerine, kapkaç ve hırsızlık çetelerine
bırakan siyasilerin uğradığı hüsran örnekleri.
* * *
Başbakan’ın danışmanları ona şunu mutlaka söylemelidir.
Sokak güvenliği, siyasetin en önemli alanlarından biridir.
Oradan bir feryat yükselmeye başladığı zaman siyasilerin bu sese
mutlaka kulak vermesi gerekir.
Bugün medya, sayfalarını, ekranlarını mikrofonlarını o sese
tutuyorsa, bilin ki oradan gelen feryat canhıraş bir hal
almıştır.
Bu feryat bazı siyasileri götürür, bazılarını da getirir.
İşte o yüzden diyorum ki, asayiş konusunu ‘Medya abartıyor’ demek,
bir siyasetçide körleşmenin başladığının işaretidir.
Benim tanıdığım Erdoğan da, geldiği sokakların feryadına duyarsız
kalamaz.
Çünkü sokağa güveni
demokratik güçler getirmediği
takdirde, Allah göstermesin meydan başka güçlere kalır.
Yazı:Ertuğrul ÖZKÖK
HÜRRİYETİM