15 Temmuz gecesi hasar gören otomobiller ile polis araçları, TBMM Ana Binası önünde sergilendi. Oturuma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. 15 Temmuz özel oturumunda CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç konuşma yaparken Meclis'te gergin dakikalar yaşandı. Açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "15 Temmuz gecesi yüce ve gazi Meclis'in uğradığı saldırı, o saldırı karşısında milletvekillerimizin ve çalışanlarımızın gösterdiği direniş, milletimizin o gece bütün yurt sathında sergilediği kahramanlığın adeta bir hülasası gibidir." ifadelerini kullandı."Düşmanlarımız haberdar olsunlar ki..." Şentop'un konuşmasından satırbaşları şöyle: Dostlarımız müsterih, düşmanlarımız haberdar olsunlar ki, işgal veya ilhak niyetine bu milletin vereceği karşılık, ne zaman olursa olsun, 100 yıl öncesinden ve 15 Temmuz gecesinden farklı olmayacaktır. "Üzerinde özenle durulması gerekiyor" 15 Temmuz'un üzerinde özenle durulması gerekiyor. O gece bu yüce çatı altında darbeye karşı takınılan tavır, TBMM'nin milletle ne kadar uyum içinde olduğunun ve milli iradeyi ne kadar hakkaniyetle temsil ettiğinin apaçık delili olmuştur. Türkiye, bugün artık sadece bir ülkenin ve bir coğrafyanın adı değildir. Türkiye bugün, bir umudun, bir hamlenin ve insanlık davasının adıdır. Türkiye bugün, sadece vatanımızın değil, aynı zamanda vazifemizin adıdır.Tansiyon yükseldi CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç konuştu. Özkoç, yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın FETÖ için ‘Ne istediniz de vermedik' sözlerini dile getirince AK Parti sıralarından sesler yükseldi. Özkoç, konuşması şöyle: Cumhuriyet tarihimizi en kanlı darbe girişimidir. Bu uğurda yaşamını yitiren şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. 15 Temmuz darbe girişiminin öncesi ve sonrası vardır. Öncesinde dershaneler, yurtlar, Türkçe olimpiyatları, yargıda güvenlikte örgütlenme ve siyaset araç olarak kullanmak. Bu dönemde kim FETÖ'ye yardımcı olmuştur, bunun cevabını Sayın Cumhurbaşkanı vermektedir. 'Ne istedilerse verdik' demişlerdi. Asıl olay tam bu değildir, asıl olay Balyoz ve Ergenekon davalarıdır. uzun yıllardan beri örgütleniyor. Türkiye'yi tek başına idare eden bir kişi nedeniyle hiç bu kadar güçlü konuma ulaşmamıştı. Savcı Zekeriya Öz'ün önü açılıyordu. Dönemin başbakanı sayesinde darbenin tüm hazırlıklarını yapıyordu. Bu ülkenin Genelkurmay Başkanı müebbet hapse mahkum ediliyordu. Darbeci subaylar önemli yerlere atanıyordu. Hainler görev başına getiriyorlardı. Adil Öksüz denen sözde imam istihbarata ve emniyete rağmen Türkiye'de cirit atıyordu. Darbeyi ne MİT ne istihbarat haber verdi. Adil Öksüz yakalandı kelepçelendi sonra eline pasaport verildi, bırakıldı. Zekeriya Öz elini kolunu sallayarak yurt dışına çıktı. Oturumu yöneten TBMM Başkanı Mustafa Şentop, AK Partili vekilleri susturmaya çalışsa da tepkiler devam etti. "Terör örgütünün ekmeğine yağ sürecek konuşma" Özkoç'tan sonra kürsüye gelen AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı şöyle konuştu: Marmaris'i hatırlayın sayın Engin Özkoç, sizin konuşmanız Marmaris'e paralel düşüyor. Burada millet iradesine kast etmiş bir terör örgütüne karşı toplandık. Burada farklı partiler var ama temelde hususiyetimiz ortak. Türkiye'nin geçmişinde neler olduğunu hepimiz biliyoruz. Sayın Özkoç 'Ergenekon ve Balyoz'dan bahsetti. Onları kim yargılamıştı FETÖ. O zamanda sahtekar yöntemlerle bu işleri yürüttüğünü söylüyordunuz. Aynı yöntemlerle 17-25 Aralık'ı yönetenleri alkışlıyordunuz. Burada olması gereken darbeye ortak duruştur. Terör örgütünün ekmeğine yağ sürecek bir konuşma sergilenmiştir. Bunun için çok üzgünüm."MHP meseleye siyaset dışından bakmaktadır" MHP Grup Başkan Vekili Erkan Akçay şöyle konuştu: 15 Temmuz Türk milletinin iradesine sahip çıktığı gündür. Meclis'imiz milli birlik ile işgali önlemiştir. Darbecilerin bombalarına göğsüne siper eden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Devlet kurumlarını felç etme girişiminde bulunmuştur. Devlet Türk milletinin siyasi teşkilatlanmasıdır. 15 Temmuz bize göstermiştir. Anımız, adımız birdir. Biz Türk milletiyiz, hep birlikte Türkiye'yiz. Bu nedenle hainlere karşı birlik olmak zorundayız. FETÖ'cü hainler demokrasiyi hedef alırken bazı siyasiler 'Tiyatro' diyerek FETÖ'cülerin propagandası yapmıştır. 'Komplo, kontrollü darbe' diyenlerin kontrollü siyasetçilerdir. İhanetin özgürlüğü olmaz, cinayetin, darbe teşebbüsün özgürlüğü olmaz. OHAL millete pusu kuranlara karşı alınmış anayasal bir tedbirdir. FETÖ ile topyekûn mücalede edilmiştir ve edilmeye devam edilmelidir. FETÖ'cü hainler PKK'lılardan sonra ABD ile AB'nin desteğini görmüştür. FETÖ bunların Truva atıdır. Ekonomik operasyonları da girişmişlerdir. Sınırlı sayıda kişi ile FETÖ mücadele imkânsızdır. Fikri temelleri, hukuki sınırları belirlenmelidir. Biriken sosyal maliyetler, devlete karşı önyargılar giderilmelidir. FETÖ'nün bütün bağlantıları tespit edilip, ortaya çıkarılmalıdır. FETÖ ile mücadele devam etmeli ve Pensilvanya'daki teröriste başı Türkiye'de yargılanmalıdır. MHP, meseleye siyaset dışından bakmaktadır."Biz kandırıldık diyerek savunamazsınız" İYİ Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu şunlara değindi: Devlet bir organizasyon olarak en büyük cemaattir. Güçlü olmazsa her cemaat devlet olmaya çalışır. Devletimizin düşünmek, cevabını hazırlamak ve ciddiyeti sağlaması gerekir. Bu şer organizasyonun finalinde size denk gelmesini 'Biz kandırıldık' diyerek savunamazsınız. Milletin bu alçak kalkışmaya karşı milletin yüklediği mesuliyet şudur; bir ruhları üniformalı bir milletiz. Sadece FETÖ'cülerle değil FETÖ'cülükle de mücadele edilmelidir. Bununla alakalı pusu kuran, mesulları cezalandırılmalıdır. FETÖ'cülük kahrolmalıdır. FETÖ'cülük nedir? Yalancılık, talancılık, kendi hakkı olmayan yerleri ele geçirmek için iftira atmaktır. Bizim omzumuza yüklenen sorumluluğu unutursak adaleti bozmuş oluruz. Bizim nasıl olsa rakiplerimize müdahale ediyorlar keyfiliği bizi bu hale getirmiştir. Burası kurallara uyanların ülkesi olmalıdır. Dine de suikast edilmiştir. 30 yıl boyunca terfi ettireceği adamların terfisini planlayan bir örgütün siyaset ayağı bilinmiyor. Darbe yaptıktan sonra diğer detayları düşünülecek demelerine itibar edemeyiz. Adalet sadece kendi yakınlarınızı muhafaza etme gücü haline gelmemelidir.