Meclis'te tarihi anlar Türkiye tek bilek oldu
Abone olDarbe girişimine karşı TBMM Genel Kurulu'nda olağanüstü toplantı yapıldı. Siyasi partiler darbe girişimine karşı ortak tepki için bir aradaydı.
TBMM Genel Kurulu'nda darbe girişimine karşı ortak tepki.
Önlenen darbe girişimi sonrası 4 parti ortak bildiri üzerinde anlaşmıştı ve
metnin okunması için Meclis Genel Kurulu saat 17.00'de olağanüstü toplandı. Meclis dışında da, ellerinde Türk bayraklarıyla binlerce vatandaş bulunuyor...
AK Parti, CHP, HDP ve MHP, darbe girişimine karşı ortak tavır aldı. 4 parti ortak metin üzerinde uzlaştı. Meclis Genel Kurulu da, saat 17.00'de olağanüstü toplandı.
Meclis Şeref Holü girişinde, ellerinde Türk bayrakları ile
toplanan binlerce kişi, darbe karşıtı slogan attı.
Genel Kurul'da, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından söz alan Meclis Başkanı İsmail Kahraman, İstiklal Marşı'nın kalan kıtalarını okudu. Bu sırada CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, birkaç dakika sonra da Başbakan Binali Yıldırım Genel Kurul salonuna girdi.
Başkan Kahraman, "Milletimize bu acıyı yaşatanlar müstahak oldukları cezaya çarptırılacaklardır.... Gazi Meclis'e bomba atılmıştır... Milletin beslediği, eline silah verdiği unsurlar milletin bağrına silah dayamışlardır... Milletimize geçmiş olsun diyor, bir daha böyle bir kara gündem yaşanmamasını cenabı haktan niyaz ediyorum..
Şimdi sağduyumuzu koruyarak, kararlığımızdan hiçbir şey yitirmeden meseleyi kökünden halletmek için çalışma, yaraları sarma zamandıır... Meclis dün gece demeokrasi nöbetindeydi... Bugün de burada 4 partimizin ortak bir metinini birlikte okuyacağız, topluma sunacağız...
Duvarımızda yazdığı gibi egemenlik millete aittir ve toplum bunu haykırmıştır'' diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU: DOĞRUDAN DARBE GİRİŞİMİ
Başbakan Yıldırım'ın ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşma yaptı.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Demokrasiyi oluşturmak geliştirmek kolay değildir. Demokrasi adına ağır bedeller ödedik. Bu ağır bedeller, hep darbe dönemlerinden sonra olmuştur. Dün yaşadığımız olay doğrudan darbe girişimidir. Biz demokrasimizi güçlendirmek ve baki kılmak için anayasamıza değiştirilemeyecek maddeler koyduk. Dün demokrasiye yapılan saldırıyı grubun adına, bize oy veren kitleler adına açıkça lanetliyoruz. Olay hepimizde derin üzüntüler yarattı.
"DARBEYE KARŞI DİRENME HAKKI"
Bu siyasette olması gereken ortak paydada bizi birleştirdi. Demokrasiyi geliştirmek ve derinleştirmek hepimizin görevi. Demokrasi aynı zamanda hukukun üstünlüğüdür. Demokrasi aynı zamanda düşünce ve medya özgürlüğü demektir. Dün halkımız meydanlara çıktı ve darbeye karşı direnme hakkını kullandı.
Hukukun çiğnendiği hallerde direnme hakkının ne kadar meşru olduğunu dün gördük. Direnme hakkına bundan daha güzel bir örnek olamaz. Bu Meclis cumhuriyetin değerlerini de savunacaktır. Bu Meclis'e düşen tarihi bir sorumluluk var. Benzer olayların tekrarlanmaması için herkes tarihi sorumluluğun görevini yerine getirmek zorundadır.
MEDYAYA TEŞEKKÜR
Bu parlamenter demokratik geleneğimizin bize bıraktığı mirastır. Demokrasi konusunda sonuna kadar birlikte mücadele var. Medya her türlü eziyet ve yasağa rağmen darbeyi engelledi. Medya halkın doğru bilgilendirilmesini sağladı. Medyaya bu bağlamda yürekten teşekkür ediyorum. Medya özgürlüğü, artık bu gücün hepimizin önünde olduğunu bilelim.
"PARLAMENTO VESAYETE İZİN VERMEMELİ"
Demokrasi geliştikçe Türkiye, dünyanın en saygın ülkelerinden biri olacaktır. Darbeye nasıl ortak tavır gösteriyorsak, demokrasi üzerindeki vesayeti de kabul etmemeliyiz. Demokrasi üzerinde kim olursa olsun, vesayete bu parlamento asla izin vermemelidir. Dün burada her partiden milletvekili elele mücadele etti. Bombalar altında demokrasiye sahip çıktılar.
Yaşadığımız tüm sorunları daha fazla özgürlük ve adaletle çözebiliriz. Demokrasiye yönelen her tehdit de Türkiye'ye yönelen bir tehdittir. Anayasa ve hukukun dışına çıkanlar kim olursa olsun bunun bedelini ödemelidir. Önümüzde kritik bir dönem var. Bu dönemi soğuk kanlılıkla hukuk içinde kalarak atlatmamız gerekir.''
BAHÇELİ: MİLLET İRADESİ GÖZ GÖRE GÖRE SALDIRI VE SUİKASTE UĞRAMIŞTIR
Kılıçdaroğlu'dan sonra kürsüye MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli çıktı.
Bahçeli, özetle şu ifadeleri kullandı:
''Dün gece demokrasiye pranga vurulmak darbe indirilmek istenmiştir. Göz göre göre millet iradesi çok açık saldırı ve suikaste uğramıştır. Türkiyemizin diz çökmesi maksadıyla şerefli Türk ordusunun içine sızmış bir avuç düşman işbirlikçisi ortalığa çıkmıştır. TSK içine yuvalanmış vatan ve millet hasımları dün gecemizi zehir etmişlerdir.
''DEMOKRASİ UÇURUMDAN DÖNMÜŞTÜR''
Türk demokrasisi çok çetin bir imtihandan geçmiştir. Gazi Meclis havadan bombalanmıştır bu sözün bittiği noktadır. Emniyet binaları devlet televizyonu özel kanallar yollar köprüler havalimanları ablukaya alınmıştır. Tanklar sokaklara çıkmıştır. TBMM'nin bombalanması hainliktir. Bu şerefsiz kalkışma Türk milletinin tamamını hedef almıştır. Aslında dün gece yaşananlar darbe teşebbüsü olduğu kadar aynı zamanda kalleş ve kanlı bir terör saldırısıdır. Bu saldırı, Türk askerinin içinden devşirilmiş, kandırılmış, aklı çelinmiş veya buna çoktan teşne küçük bir grup tarafından icra edilmiştir. Demokrasi uçurumdan dönmüştür.
''VATAN HAİNLERİNDEN HESAP SORMAK HEPİMİZİN NAMUS BORCUDUR''
Türk milletinin ortak geleceği hukuk ve demokrasidir. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun hepimiz Türk milletinin mensubuyuz. Başka bir Türkiye yoktur. Gazi Meclis'e bomba atacak kadar gözü dönmüşler de TSK'nın bir parçası bir üyesi ahlaken ve esasen asla olamayacaktır. Ülkemize kasteden vatan hainlerinden hesap sormak hepimizin namus borcudur. Demokrasiye sahip çıkarak büyüyeceğiz. Hukukun bu hainlere bir daha gün yüzü göstermemesini temenni ediyorum. Hepimize geçmiş olsun diyorum.''
HDP'DEN 'AMA'SIZ KINAMA
HDP adına ise Grup Başkanvekili İdris Baluken söz aldı. Partisi adına darbeci anlayışı en sert biçimde kınadığını söyleyen Baluken, "15 Temmuz'da gerçekleşen bu demokrasi karşıtı darbeyi ve bu katliamcı saldırıları 'amasız, fakatsız ve ancaksız' şiddetli bir şekilde kınıyoruz" dedi.
Baluken özetle şu ifadeleri kullandı:
"Parlamentoya ve halk iradesine karşı tutumumuz net ve ilkeli olmuştur. Maalesef bu girişimde ortaya konan pervasız saldırı sonucu 161 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bu tablonun kendisi bile ülkemizdeki demokrasinin nasıl bir tehlike altında olduğunu göstermektedir.
Böylesi saldırılar asla başarıya ulaşamayacak. Bu tarz saldırıları yapanlar, halkın iradesine yönelik darbe yapmak isteyenler bilmelidir ki Türkiye halkları darbeye asla prim vermedi ve vermeyecektir. HDP olarak bu demokrasi mücadelesinin bir parçası olmanın onurunu duyuyoruz. Her girişime karşı HDP bundan sonra da tarihi direnişin parçası olacaktır.
Dün akşamki darbe girişimi, parlamentonun bombalanması, yüzlerce insanın sokak ortasında katledilmesi tipik bir askeri darbeyi aşan; kaosu hedefleyen komplike bir planlamayla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koymuştur. Bu yönüyle hedeflenenin 78 milyonun tamamının siyasi iradesi olduğunun altını çizmek istiyorum.
Siyasi ve toplumsal gerginliğe karşı tek çıkış noktasının Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye'nin köklü sorunlarının çözülmesidir. Çatışmada olmak demokratik siyaset zeminini zayıflattı. Demokrasi dışı güçlere yasal ve fiili güçler katarak darbe mekaniğini dinamik tutmuştur.
15 Temmuz saldırısı ve darbe girişimi umduğunu bulamamış ve siyaset kurumunun doğru tavırlarıyla alt edilmiştir. Bugünden itibaren iktidar başta olmak üzere siyaset kurumuna önemli sorumluluklar düşmektedir. 15 Temmuz'da halkımızın ayrım yapmadan darbeye karşı duruşu hepimizde umut yaratmıştır."