Meclis'te dokunulmazlık kavgası

CHP'nin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen'in dokunulmazlıklarına  ilişkin Karma Komisyon raporlarının gündemin ön sıralarına çekilerek  görüşülmesi önerisi kabul edilmedi.
   
TBMM Danışma Kurulu'nda uzlaşma sağlanamaması nedeniyle Genel
Kurul'a getirilen grup önerisi, ''dokunulmazlık'' tartışmasına neden
oldu.

    Önerinin lehinde konuşan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart,
İstanbul'da İSKİ mülkiyetindeki taşınmazların Su Vakfı'na kiralanması
kararının altında dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan ile Ali Müfit Gürtuna'nın imzası olduğunu belirterek,
bugün Türkiye'yi yöneten ''İstanbul Büyükşehir Belediyesi merkezli dar
kadro'' hakkında dokunulmazlık dosyalarında ciddi iddialar bulunduğunu
söyledi.

    Kart, AK Parti Ağrı Milletvekili Cemal Kaya'nın milletvekilliğinden istifa kararının olumlu olduğunu belirterek, ''Bu  dar kadro hakkındaki iddialar da aynı niteliktedir. Aynı onurlu tavrı bu kadronun da göstermesi gerekmez mi?'' diye sordu.   

    CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen, Yuvacık Barajı ile ilgili  tek suçlunun Başbakan Erdoğan olduğunu öne sürerek, ''Eğer Başbakan
için yapmazsanız bile bizim dokunulmazlığımızı kaldırın. Rahatsız oluyoruz. Sizinle aynı kefeye konulmaktan huzurlu değiliz'' diye konuştu.

    Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde yolsuzluk yapıldığı
iddialarıyla ilgili olarak ''El Tayyip'' adlı bir kitap yazıldığını  ifade eden Sirmen, ''Kendi getirdiğiniz kadrolar yolsuzluğun içine  gömülmüş durumdadır. Gelişiniz çok hızlıydı ama gidişiniz de çok hızlı olacak'' görüşünü savundu.  

    Sirmen, milletvekillerinden dokunulmazlığının kaldırılmasını rica
etti.
   
    -''GÜCÜNÜZ YETMEYECEK''-
   
    AK Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan, önerinin aleyhine yaptığı
konuşmada, bugün dokunulmazlığı olmayan eski milletvekillerinden  birinin bile cezaevinde olmadığını belirterek, dokunulmazlık dosyalarının büyük bölümünün sonucunun bugünden belli olduğunu  söyledi. 1994-1998 yıları arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Erdoğan ve dönemin bürokratları hakkında tek bir mahkumiyet kararı olmadığını ifade eden Aslan, ''AK Parti'nin halkla kurduğu gönül köprüsünü yıkmaya gücünüz yetmeyecek'' dedi.

    Aslan, Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde susuzluk çeken
İstanbul'u suya kavuştuğunu söyledi.
   
    -''BAŞBAKAN DA HESAP VERSİN''-
     
    Kendisine sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan CHP Sivas Milletvekili Nurettin Sözen, İstanbul'un kendi döneminde susuz olduğu
eleştirilerine karşı, ''Tarihin cilvesi olarak barajlarda su birikmemişse bunun sorumlusu yöneticiler değil. Kaldı ki su sorununun çözülmesi için gerekli önlemleri aldık'' dedi.

    AK Parti'li milletvekillerinin ''İSKİ skandalı'' diye laf atmasına, kendi döneminde bir bürokratın yanlış işlemi yüzünden yargıda hesap verdiğini söyleyen Sözen, ''Gücü yetiyorsa, yüreği varsa Başbakan da gelsin, hesap versin. Bu hareket tüm devlet adamlarına da örnek olsun'' diye karşılık verdi.

    -SİRMEN'E ''İSTİFA EDİN''-
   
    AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik, CHP'nin her hafta
dokunulmazlık konusunu getirerek milletin zamanını çaldığını ileri
sürdü. Çelik, CHP'li Sözen'in İstanbul'da belediye başkanı olduğu
dönemde kentin susuzluktan kavrulduğunu söyledi.
    1994 öncesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kamuoyunun
gözünde ''yolsuzluğun merkezi'' olarak görüldüğünü ileri süren Çelik,
Başbakan Erdoğan'ın İstanbul'da başlattığı hizmeti bugün Türkiye için
sürdürdüğünü vurguladı.
    Çelik, CHP'li Sirmen'e, ''Yapacağınız en doğru şey, istifa
etmektir. Çünkü dokunulmazlığınız kalksa bile milletvekili sıfatınız
sürecek'' dedi.
    CHP'yi dokunulmazlık konusundaki tavrı yüzünden eleştiren Çelik,
''Buyurun Anayasayı değiştirelim. Ama sizin Anayasa değiştirmek gibi
bir derdiniz yok. Son zamanlardaki AB tavrınız, bizi endişelendiriyor.
Ulusalcılardan daha çok ulusalcı hale geldiniz'' diye konuştu.
    Görüşmelerin ardından CHP'nin önerisi, reddedildi.
   
    -''BAŞBAKAN VE BAKANLARIN DA İSTİFASI GEREKMEZ Mİ?''-
   
    Dokunulmazlık tartışması, AK Parti'nin, Genel Kurul'un gündemine
ilişkin önerisi üzerinde de sürdü.
    Öneri aleyhine konuşan CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç,
dokunulmazlıklar konusunda getirdikleri önerinin her hafta
reddedilmesinin fiili bir İçtüzük değişikliği anlamına geldiğini ileri
sürdü. Koç, ''İşinize geldiği zaman 'Uzlaşma Komisyonu' diyorsunuz. O
zaman Karma Komisyon var. Sayın Kuzu çağırsın  Komisyonu, bu meseleyi orada çözelim'' dedi.
    Koç, AK Parti'li Çelik'in Sirmen'e yönelik, ''yargılanmak
istiyorsanız istifa edin'' sözlerini eleştirerek, ''O zaman hakkında
fezleke olan sayın Başbakan, bakanlarınız ve diğer
milletvekillerinizin de istifa etmesi gerekmez mi?'' diye sordu. 
    CHP Ankara Milletvekili Oya Araslı da milletvekillerinin
yargılanma hakkını kullanmalarının oy çokluğuyla engellenmesinin
demokrasi ile bağdaşmadığını ifade ederek, AK Parti'li Çelik'in,
CHP'ye yaptığı istifa önerisinin kendi grubuna da yapıp yapmadığını
merak ettiğini söyledi.
    Önergenin lehinde konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa da
sözlerine Araslı'nın kaç dönem milletvekilliği yaptığını merak
ettiğini belirterek, ''Bu süre içinde dokunulmazlıkla ilgili bir
girişimde bulundunuz mu?'' diye sordu. Fatsa, CHP'nin dokunmazlık
konusuna yaklaşımının ''seçilmiş milletvekillerini suçlu konumuna
görme anlayışına dayandığını ve CHP'nin önerilerinin kabul edilmesi
durumunda bunun en çok mafyanın işini kolaylaştıracağını'' ileri
sürdü. Fatsa, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e yönelik
eleştirilerinin kabul edilemeyeceğini, olayın yargıda olduğunu
belirterek, ''Herkes kendi kapısının önünü temizlesin, temizlik o
zaman gerçekleşir. Biz çiğ aş yemedik, karnımız ağrımıyor. Biz hiç
dolmaları çift çift yemedik'' dedi.
    Görüşmelerin ardından AK Parti'nin grup önerisi kabul edildi. Buna
göre, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in geri gönderdiği 10 bin polis
alımına ilişkin yasanın gündemin 6. sırasına, polislerin  terfilerine
ilişkin tasarının 7. sırasına, vekil imam hatiplerin  kadroya
alınmasına ilişkin teklifin 8. sırasına, Merkez Hakem Kurulu'nun
atamayla göreve gelmesine ilişkin teklif de 9. sıraya alındı.