Meclis yemin töreni Baykal'dan kritik açıklamalar
Abone olCHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, milletvekili yemin töreni öncesinde geçici Meclis Başkanı olarak konuşma yaptı.
26. Dönem 1. Yasama Yılı, TBMM Genel Kurulu'nda,
milletvekillerinin ant içme töreni yapılıyor.
"En yaşlı üye" sıfatıyla geçici Meclis Başkanlığı yapacak olan CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, yemin töreni öncesi açılış konuşması yaptı. İşte o açıklamadan öne çıkan satır başları:
"5 ay içinde iki ayrı seçim yaşayan Türkiye'de meclis olarak toplanıyoruz. Tarihi çatı altında birikte görev yapacağımız siz değerli vekiller selamlıyorum.
İKTİDARA DİYALOG ÇAĞRISI
Partiler arasında uzlaşma artık zorunlu olmaktan çıkıyor. Bu durum yanılgı olarak görülmemelidir. Demokrasi özünde iktidar ile muhalefetin diyalog içinde çalışmasına dayalıdır. Hem parlamentoda hem yargıda hesap verebilecek hükümetlerin varlığını gerektirir. Bu varlığın güvencesi TBMM'dir.
ORTADOĞU'DAKİ YANGIN
Tarihsel bir kırılmanın yaşandığı bir bölgede görev yapacağız.
Yeni güç merkezlerinin şekillenmekte olduğuna tanık oluyoruz.
Ortadoğu'nun haritası kanlı bir süreçle yeniden çiziliyor. Mazlum
milletimizin büyük fedakarlıklarla gerçekleştirdiği Kurtuluş
Savaşı'nın üyeleri olarak bu acıyı izliyoruz. 2.2 milyon mülteciyi
kollarını açış ülkemiz en büyük fedakarlıı yapmıştır. Ortadoğu'daki
yangının Türkiye'ye sıçramasına engel olmak zorundayız.
1 MART TEZKERESİ
Ne kadar onur vericidir ki TBMM 1 Mart 2003'te tezkereyi redderek şerefli bir karar almıştır. Bu kararı alanlar bu Ortadoğu cehennemini 12 yıl önce öngörerek karşı çıkmıştır. Bugün TBMM'nin yine kendisine yakışanı yapacağına inanıyorum.
TÜRK MİLLETİ TANIMI
TBMM'nin temelinde yatan bu anlayış ulusal birliğimizin güvencesidir. Din, mezhep ve etnik kimlik savaşları Cumhuriyetimizin temelini oluşturan bu temelin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Hepimiz aynı siyasi birliğin paydaşıyız. İşte o halka Türk milleti denilmektedir.
PARALEL YAPI GÖNDERMESİ
Laikliği dinsizlik olarak sunmanın nelere yol açmakta olduğunu görüyoruz. Devleti cemaatleştirmenin sakıncalarını görenlerin, mezhep ve din dayatmalarının ne sonuçlar doğurcaklarını gördüğünü savunuyoruz.