Mecburi hizmetten kaçış yok
Abone olSağlık Bakanlığı Danıştay'ın durduduğu doktorların 'mecburi hizmet yasası'nda çok kararlı. Bakanlık, hazırlanan yasayı yeniden Meclis'in gündemine taşımayı planlıyor.
Sağlık Bakanlığı, Danıştay'ın Başbakanlık Genelgesi'ni
durdurarak yasanın iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurduğu
"mecburi hizmet yasasını" uygulamakta kararlı. Danıştay'ın kararına
itiraz eden ve yasayla ilgili kararı bir an önce vermesi için
Anayasa Mahkemesi'ne başvuran Bakanlık, bu girişimlerinden sonuç
alamazsa, yasayı tekrar meclis gündemine taşımayı planlıyor.
Danıştay'ın "doktorların Doğu'da mecburi görev yapmasını" kapsayan
Başbakanlık Genelgesi'ni iptal etmesi ve kanunun yürürlüğünün
durdurulması için dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne göndermesi, Sağlık
Bakanlığı'nı harekete geçirdi. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı
Orhan Gümrükçüoğlu, doktorların Doğu ve Güneydoğu'da mecburi
hizmetini öngören Devlet Yükümlülüğü Kanunu'nu uygulamakta ısrarlı
olduklarını söyledi. Danıştay'a kararı nedeniyle itiraz
ettiklerini, yasayla ilgili kararı bir an önce vermesi için ise
Anayasa Mahkemesi'ne müracaat ettiklerini ifade eden Gümrükçüoğlu,
"Tüm bu girişimlerimizin sonucu takip edilecektir. Konu bu yolla
çözülemediği takdirde, yasayı tekrar Meclis gündemine getireceğiz.
Doğu'da veya başka nerede sağlık hizmeti eksikliği varsa,
hekimlerin halkın hizmetinde olmasını sağlayacağız. Bunu yapmakta
kararlıyız" diye konuştu. Mecburi hizmetin "demokratik olmayan
yaptırım" olduğu yönündeki eleştirilerin haksız olduğunu savunan
Gümrükçüoğlu, şunları söyledi: "Bu ülkedeki hakim, savcı ve
polisler, Doğu'da atandıkları yere gitmek zorundalar. Hekimlerin de
Doğu'da görev yapması kamu borcu, mesleki etik borcu ve doktor
sorumluluğudur. Doktorların yüzde 100'ün bize katıldıklarına
inanıyor, hem mesleklerinin hem de ülkeye karşı borçlarının
şuurunda olduklarını biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, her
vatandaşına sağlık hizmeti sunmakla görevlidir. Bu nedenle Sağlık
Bakanlığı Türkiye'deki bütün değerleri milli servet olarak kabul
etmiş, bütün hastanelerimizi vatandaşlarımızın hizmetine açmıştır.
Sağlıkta Dönüşüm Programı Dünya Bankası veya IMF'in değil,
Türkiye'nin öz projesidir. Bu programa ilişkin halka memnun olup
almadığını sormak lazımdır. 2005 yılında 350 milyon kişiye
poliklinik hizmeti verdi. Bu rakam hastane ve hekimlerin ne kadar
daha halka hizmet verdiğinin delilidir. Biz her öneriye açığız."
Gümrükçüoğlu, Bütçe Kanunu'nun görüşülmesi sırasında bir önergenin
gerçekleşmesi ile hastane alacaklarının bir kısmının silindiğini
hatırlatarak, "Ama daha sonra hiç vakit geçirmeden Başbakan Recep
Tayip Erdoğan'ın müdahalesi, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve Sağlık
Bakanı Recep Akdağ'ın özverili çalışmalarıyla bu problem tamamen
aşıldı. Şu an itibariyle Şubat ayı sonuna kadar 750 milyon YTL ve
artı 700 milyon YTL olmak üzere 1 milyar 450 milyon YTL kaynak
aktarıldı. Hastanelerimizin tümü Şubat ayı sonuna kadar derin bir
soluk alacaklardır" şeklinde konuştu.