Mayına basan gazinin yürek burkan hikayesi
Abone olGörevi sırasında mayın patlaması sonucu gözleri ve ellerini kaybeden Gazi Jandarma Binbaşı Metin Bedri Aluçlu, mütevazı sözleriyle herkesi utandırdı.
Siirt’te 28 Ekim 2007 tarihinde PKK’nın
döşediği mayının patlaması sonucu gözleri ve ellerini kaybeden Gazi
Jandarma Binbaşı Metin Bedri Aluçlu'nun sözleri yürekleri
dağladı.
Gaziler Günü dolayısıyla Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet
Özel’in özel davetiyesini Ankara’da yaşayan gazilere Ankara Merkez
Komutanı Tuğgeneral Nevzat Büyükceran ve eşi Necla Büyükceran
evlerinde ziyaret ederek iletti.
BİNBAŞI'NIN EVİNE
ZİYARET
Doğan Haber Ajansı, başkentte yaşayan Kıbrıs gazisi hemşire 77 yaşındaki Gülten Tosun ve Gazi Jandarma Binbaşı Metin Bedri Aluçlu’ya davetiyelerinin verilmesini özel olarak izledi.
Siirt’te terör örgütünün kurduğu mayının patlaması sonucu
gözleri ve ellerini kaybeden Gazi Jandarma Binbaşı Metin Bedri
Aluçlu ve eşi İclal Aluçlu, çocukları 10 yaşındaki Hakan ve 4
yaşındaki Okan Aluçlu, Tuğgeneral Büyükcercan ve eşi Necla
Büyükceran’ı kapıda karşıladI.
Metin binbaşının kendi durumunu anlatırken "Bizim
yaptığımız bir şey yok, asıl işi yapanlar şehitler. Biz sadece
gittik, geldik o kadar. Bizim sadece kolumuz, bacağımız kopmuş ama
öbürleri şehit oldular; öldüler. Bizim kaybımız bir şey değil.
Allah onların ailelerine sabır versin, bize değil" demesi
herkesi hem gözyaşlarına boğdu, hem de utandırdı.
Genelkurmay Başkanlığı 19 Eylül Gaziler Günü nedeniyle bu yıl ilk kez yurdun dört bir yanından davet edilen ve aralarında askerin yanı sıra polis, köy korucusu ve hemşire olmak üzere 22 gazi ve ailesini Ankara’da misafir edecek.
ALUÇLU, İLK KEZ 2009 DA DİKKATLERİ
ÇEKMİŞTİ
Gazi Binbaşı Aluçlu, 16 Kasım 2009 tarihinde, Gülhane Askeri Tıp
Akademisi (GATA) bünyesinde öğrenci grup komutanlığı iken, önceki
yıl Alay seviyesine yükseltilen Öğrenci Alayı’na Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün de katıldığı törenle sancak verilmesi törenine
katılarak burada dikkatleri çekmişti.
"ASIL İŞİ YAPAN
ŞEHİTLERDİR"
Ankara Merkez Komutanı Tuğgeneral Büyükceran, Gazi Binbaşı
Aluçlu’ya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in Gaziler Günü
dolayısıyla düzenlenecek programla ilgili özel davetiyesini
iletti.
Davetiyesini alan Gazi Binbaşı Metin Bedri Aluçlu, Tuğgeneral
Büyükceran’a, "Bizim yaptığımız bir şey yok, biz sadece bulunduk,
asıl işi yapan şehitler, biz sadece gittik geldik o kadar yani.
Bize komutanımız davetiye getirmiş lütfetmiş; Genelkurmay
Başkanımızda yollamış lütfetmişler, o bizim hakkımız değil. Bizim
sadece kolumuz, bacağımız kopmuş ama öbürleri şehit oldular,
öldüler; bu insanlardan çok gördük. Bizim kaybımız bir şey değil.
Allah onların ailelerine sabır versin, bize değil" diye
konuştu.
MAYININ PATLAMA ANINI
ANLATTI
Siirt’te 28 Ekim 2007 tarihinde terör örgütünün kurduğu mayının
patlaması sonucu gözleri ve ellerini kaybeden Gazi Jandarma Binbaşı
Metin Bedri Aluçlu, olay anını ilk kez Doğan Haber Ajansı’na şöyle
açıkladı:
"Çatışmaya girdik, 7 kişi öldü, 3-4 kişi de sağ ele geçti. Sağ ele
geçirdiğimiz çocuklardan birisi bölgeye mayın döşediklerini
belirtti ve yer göstermeye gittiğimizde mayınlardan biri hariç
diğerlerini buldu. Olaydan 52 gün sonra tekrar olay yerine gittik
ve çocuk mayınının yerini buldu ve gösterdi. Ben fünyeyi sökerken
statik elektrik nedeniyle mayın patladı. Ben dokunduğum anda
kaldırdı beni. 46 gün yoğun bakımda kaldım. Benim vücudumu epey bir
tamir ettiler, benim kafatasımın büyük bir bölümü suntadır,
tahtadandır. Yüzümü epey bir düzeltirler, göz kapaklarımı
temizlediler. En son bu kadar oldu işte. Ben arkadaşları kayaların
arasına geçirmiştim, başka kimseye bir şey olmadı. Ben patlayıcı
eğitimi aldığım için orada olabilecekleri biliyordum. Sadece
yaralanan ben oldum. Allah’tan başka kimse yaralanmadı. Normalde
biliyorsunuz bu işleri bir uzman çavuş, bir er, bir astsubay
yapabilir. O zaman bir bölük komutanı olarak kahrolurdum, Allah’tan
bana oldu. Sonuçta herkes kaderini yaşar, bizde kaderimizi
yaşıyoruz. Benim bir sıkıntım yok. Ben evliyim, çocuklarımla
yaşıyorum. Bir derdim tasam yok. Dediğim gibi birçok insan öldü,
ölüyor, hala ölüyor. Asıl acı onların ailelerine düşüyor, bize
değil. Olayı bu kadar rahat olarak anlatmam garibinize gidebilir,
ama sonuç olarak biz çok ölüm gördük. Ben uçtuğum zaman eşimde
Pervari’de evdeydi. Benimle birlikte onu ve çocuğumu da helikoptere
getirdiler. Ben uçtuktan sonra off’tum yani şok haldeydim. GATA’da
46 gün sonra gözümü açtım. Mesele şu; resmi ortamdan baktığın zaman
bizim oradaki birliğimizin 5’i biri şehit, 4’te biri gazi oldu. Hoş
bir rakam değil yani. Herkes bir şekilde yaşıyor hayatını. Türkiye
değişik bir ülke olduğu için sokakta yürürken de ölebilirsiniz,
illaki dağda olmanıza gerek yok."
Gazi Binbaşı Aluçlu, devletin gazi subaylar için 10 yıllığına
tanıdığı haktan yararlanarak evi olmadığı için kirada oturduğunu da
sözlerine ekleyerek, "Devletimizin verdiği haktan yararlanarak 2
yıldır kiram ödeniyor, 8 yılımız daha var. Gazilere böyle bir
kıyağı var devletin. Onun dışında fazla bir kıyağı yok. Ben subay
olduğum için yararlanabiliyoruz sıkıntım yok ancak gazi erlerin
durumu bu anlamda kötü" diye konuştu.
KIBRIS GAZİSİ HEMŞİRE
Ankara Merkez Komutanı Tuğgeneral Nevzat Büyükceran
ve eşi Necla Büyükceran daha sonra Kıbrıs Barış Harekatı’na hemşire
olarak katılan TSK Hemşire 77 yaşındaki Gülten Tosun’u evinde
ziyaret ederek Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel’in Gaziler Günü
davetiyesini evinde ziyaret ederek iletti.
Tuğgeneral Büyükceran ve eşi Necla Büyükceran, kendilerini kapıda
karşılayan Gazi Hemşire Gülten Tosun’un elini öptü. Misafirlerine
ikramda bulunan Tosun’a Tuğgeneral Büyükceran’ın eşi Necla
Büyükceran da yardım etti.
Genelkurmay Başkanının kendisini Gaziler Günü’ne davet etmesinden
dolayı çok gurur duyduğunu belirten Tosun, Kıbrıs Barış
Harekatı’nda yaşanılanların anlatmasının çok zor olduğunu
söyleyerek, "Gittik, yaşadık, geldik" dedi.
"BİR GELİŞTE 150 -200 YARALI
GELİYORDU"
Kıbrıs’a Kasım Paşa Devlet Hastanesi’nden 4 hemşire gittiklerini
belirten Tosun, "Biri benim Gülten Tosun, diğerleri Zeynep Süngü,
İffet Senkıl ve Aysel Ekren. Ben bu arkadaşlarımla görüşüyorum ama
diğer kara kuvvetlerinden gelen hemşirelerle irtibatım yok. Nerede
olduklarını bilmiyorum. Milli Savunma Bakanlığı’nda bunların
adresleri vardır iletebilirseniz, yaşayıp yaşamadıklarını
öğrenirsem çok mutlu olurum" dedi. Tuğgeneral Büyükceran ise, o
dönemde görev alan hemşirelerle ilgili bilgileri araştırıp
kendilerine ileteceklerini söyledi.
Ertuğrul Çıkartma Gemisi’nde görev yaptığını belirten Gazi Hemşire
Tosun, "Gemide 2 katlı olan ranzaların boyunu 4 kata çıkartmıştık
yer kazanmak için. Gelen yaralıları buralara yatırıp tedavi
ediyorduk. Hatta yer kalmadığı için geminin içinde sedyelere
koridorlara yatırmıştık yaralıları. Çünkü bir gelişte 150 ila 200
yaralı geliyordu" dedi.
Tosun, kendisine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel’in davetiyesini
ve hediyesini ileten Büyükceran çiftini ısrar ederek araçlarına
kadar uğurladı.