Mavi Marmara'nın Comoros sırrı
Abone olHürriyet Yazarı Sedat Ergin, Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara gemisi ile ilgili ilginç bir gerçeği açıkladı:
Mavi Marmara gemisindeki Comoros bayrağıyla ilgili gerçeği
Hürriyet Gazetesi yazarı Sedat Ergin yazdı. Ergin'in yazısına
göre
Mavi Marmara gemisinin ruhsatı "Sefer yapamaz" durumda
olduğu için Denizcilik Müsteşarlığı tarafından iptal edilmiş.
Ruhsat iptal edilince İHH Comoros adaları bayrağına
geçmiş.
Peki bu ne anlama geliyor. Ergin'in yazısına göre, Mavi
Marmara, Comoros Bayrağına geçmemiş olsaydı herhangi bir Türk
limanından demir alıp denize açılabilmesi hiçbir şekilde mümkün
değildi. Çünkü sefer emniyeti olmadığı için bütün ruhsatları iptal
edilmişti.
İşte Sedat Ergin'in o yazısı:
Mavi Marmara’nın Gazze seferine çıkmadan önce mevzuat açısından
gerekli bürokratik işlemleri yerine getirip getirmediği, neden
Türkiye değil Comoros bayrağını taşıdığı, nihai varış noktası
olarak hangi limanı gösterdiği gibi sorular kamuoyunda yaygın bir
şekilde tartışılıyor. Bu soruları Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım’a yönelttiğimizde, kendisi dosyayı teknik düzeyde
inceledikten sonra yanıt vermesinin daha isabetli olacağını
söyledi. Bir süre sonra bürokrasisi tarafından hazırlanmış olan bir
bilgi notu, Yıldırım’ın talimatı ve bilgisi dahilinde tarafıma
aktarıldı. Ulaştırma Bakanlığı’nın bu bilgi notu çerçevesinde Mavi
Marmara ile ilgili durumu şöyle aktarabilirim:
İHH, 27 NİSAN’DA BELEDİYEDEN ALDI
Mavi Marmara isimli 600 yolcu kapasiteli gemi, Türk
Uluslararası Gemi Sicili’nde (TUGS) İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı adına kayıtlı iken, 27 Nisan 2010 tarihinde İnsan Hak ve
Hürriyetleri ve İnsani Yardım (İHH) Vakfı’na satıldı ve aynı
tarihte yine bu vakıf adına TUGS’ye kayıt işlemi yapıldı.
(TUGS, denizcilik dünyasının bir tür tapu kütük sicili gibi
görülebilir. Bu kayıtta tarihçesi, özellikleri, sahibi gibi gemiye
ait her türlü bilgi yer alıyor. S.E.)
Ancak geminin denize açılabilmesi mümkün değildi. Türk
sicilinde bulunduğu dönemde Mavi Marmara’nın tüm sertifikalarının
geçerlilik süresi 30 Aralık 2009 tarihinde dolmuştu. Mavi
Marmara’nın 5 yıllık genel bakım, ayrıca kuru havuz bakım ve
denetimleri yapılmamıştı. Bu nedenle, “sefer yapamaz duruma gelmiş”
kabul edildiğinden, geminin denize elverişliliği Denizcilik
Müsteşarlığı tarafından sonlandırılmıştı. Aynı gerekçeyle geminin
klası da Türk Loydu tarafından 5 Ocak 2010 tarihinde askıya
alınmıştı. Bu işlemlerin hepsi gemi İstanbul Büyükşehir
Belediyesi’nin mülkiyetinde iken yapılmıştı.
(Türk Loydu, gemilerin emniyet ve teknik açıdan denize
elverişliliğini denetleyen mühendislik kuruluşunun adı. Türkiye’nin
milli siciline kayıtlı bir geminin sefer yapabilmesi ancak Türk
Loydu’nun düzenli teknik denetimlerini tamamlayıp “Elverişlidir”
raporu vermesiyle mümkün. Pek çok ülkenin kendi loyd -klas-
organizasyonu bulunuyor. Birden çok loyd organizasyonu bulunan
ülkeler de var. S.E.)
İHH BAKIM VE ONARIM İÇİN BAŞVURDU
İHH, gemiyi üstüne geçirdikten sonra Denizcilik Müsteşarlığı’nın
İstanbul Bölge Müdürlüğü’ne sözlü başvuruda bulunarak, yeniden uzak
yol seferine çıkabilmesi için yapılması gereken bakım ve
onarımların ön tespitini talep etti. Denizcilik Müsteşarlığı, Gemi
Denetim Kurulu uzmanlarınca yapılan ön incelemede ihtiyaç duyulan
bakım ve denetimleri tespit ederek İHH’ye bildirdi. Benzer şekilde,
Türk Loydu da geminin klasının yeniden başlatılabilmesi için
yapılması gereken bakım ve onarımların listesini İHH’ye iletti.
AMA VAZGEÇİP COMOROS BAYRAĞINA GEÇTİ
Peki İHH, bu yükümlülükleri yerine getirdi mi? Hayır.
Bakanlığın bilgi notuna göre, “İHH, bu bakım ve onarımların
zaman alacağı ve muhtemelen yüksek mali külfeti nedeniyle bayrak
değiştirme arayışına girdi.”
“Mavi Marmara’nın Türkiye’nin milli mevzuatı çerçevesinde
mevcut durumu ve sertifikaları ile Türk bayrağı altında
uluslararası sefere çıkma imkânı olmadığından, Vakıf
yetkililerince, geminin mevcut durumu itibari ile uluslararası
sefere çıkabilecek şekilde sertifikalandırabilecek yabancı
(denizcilik literatüründe Elverişli Bayrak denilen) bir bayrak
devleti arayışı sonucunda Comoros seçeneği gündeme
geldi.”
İHH, gemi için gerekli sertifikaları Comoros’tan 21 Mayıs
2010 tarihinde aldı ve gemiye Comoros bayrağı çekti.
(Comoros, Hint Okyanusu’nda Madagaskar Adası’nın hemen
kuzeybatısındaki 800 bin nüfuslu küçük bir ada devleti.)
AYRICA TÜRK LOYD’UNDAN DA ÇIKTI
Geminin denize açılabilmesi için bir mühendislik (loyd)
kuruluşundan da yeterlilik belgesi alması gerekiyordu. İHH,
gemiyi Türk Loydu klasından çıkarttı ve Mavi Marmara bir Yunan
kuruluşu olan “Phoenix Register of Shipping” adlı klas kuruluşu
tarafından yeniden klaslanarak gerekli belgeleri almış
oldu.
(Burada belirleyici olan, bayrak sahibi ülkenin hangi loyd
şirketinin yetkisini tanıdığı. Comoros, Yunanistan’daki “Phoenix
Register of Shipping” adlı kuruluşun yetki belgelerini tanıdığı
için, İHH mevzuat engelini böylece aşmış oluyor. S.E.)
AMA HÂLÂ TÜRK SİCİLİNE DE KAYITLI
Buradaki ilginç bir nokta, Mavi Marmara’nın hâlâ Türkiye’nin
sicilinde de kayıtlı olması. Bakanlığın bilgi notunda bu konuda
şöyle deniliyor: “Bazı ülkelerin mevzuatı aynı anda çift sicil
kaydına müsaade etmektedir. Gemi donatanınca (İHH), Türk sicilinden
terkin talebinde bulunulmadan Comoros siciline kayıt yapılmıştır.
Şu ana kadar gemi donatanı tarafından geminin Türk Sicilinden
terkin talebinde bulunulmadığından gemi halen aynı zamanda Türk
Sicilinde de kayıtlı bulunmaktadır.”Peki, Türkiye’nin bütün bu
aşamalarda bir müdahalesi olamaz mıydı?
Ulaştırma Bakanlığı bu konuda şunları söylüyor:
“Ülkemizin de taraf olduğu Uluslararası Denizcilik Teşkilatı’nın
SOLAS (Safety of Life At Sea/Denizde Yaşam Emniyeti) kuralları
gereği bir geminin denize elverişliliği ve sefer yapabilmesi için
sahip olması gereken kriterler ve sertifikalar geminin bayrağını
taşıdığı Bayrak Devleti otoritelerince belirlenmekte ve
verilmektedir. Diğer ülkeler bayrak devletinin düzenlediği
sertifikaları kabul etmek ve tanımak durumundadır.”
21 MAYIS’TA BAYRAK DEĞİŞTİ 22 MAYIS’TA YOLA
ÇIKTI
Satışı ve 21 Mayıs tarihindeki bayrak değişikliğinin ardından, İHH,
22 Mayıs 2010 tarihinde yeni Bayrak Devletinin (Comoros) düzenlemiş
olduğu belge ve sertifikalarla, geminin bulunduğu İstanbul
limanından 42 transit yolcu ve 29 Türk vatandaşı mürettebatıyla
Comoros Bayraklı olarak Antalya limanına hareket için Liman Çıkış
Belgesi talep etti.
Gemiye Comoros Bayrağı ve “D6FU2” Çağrı İşaretiyle aynı gün
İstanbul Liman Başkanlığı’nca Liman Çıkış Belgesi verildi. Çıkış
öncesi geminin tüm sertifikaları incelendi ve bir eksiklik
görülmemesi üzerine gidişine izin verildi.
ANTALYA’DA GEMİYE 504 YENİ YOLCU KİŞİ BİNDİ
Mavi Marmara, Antalya limanına 25 Mayıs 2010 tarihinde vardı. Gemi,
Antalya’dan katılan 504 yolcu ile birlikte toplam 546 yolcu ve 29
personel ile Antalya Liman Başkanlığı’ndan aldığı 28 Mayıs 2010
tarihli Liman Çıkış Belgesi ile aynı tarihte saat 00.35’te
Antalya’dan demir alıp yola çıktı.
Ulaştırma Bakanlığı’nın bilgi notuna göre, Mavi Marmara Antalya
limanından ayrılırken Lübnan’a gittiğini beyan etti. Gemi, daha
sonra Kıbrıs’ta CHALLENGER 1 isimli yattan 14 yolcu daha aldı ve
yolcu sayısı böylelikle 560 oldu.
KISSADAN HİSSE
Özetle, Mavi Marmara, Comoros Bayrağına geçmemiş olsaydı
herhangi bir Türk limanından demir alıp denize açılabilmesi hiçbir
şekilde mümkün değildi. Çünkü sefer emniyeti olmadığı için bütün
ruhsatları iptal edilmişti.
Bu arada, İHH yöneticilerinin “Gazze ablukasını denizden
kıracakları” yolundaki bütün açıklamalarına karşılık, Türk
makamları gemi kaptanının İstanbul ve Antalya liman başkanlıklarına
yaptığı “Nihai varış noktası: Lübnan” beyanını esas almıştı.
Ayrıca, gemi kaptanının Lübnan’a gidecekleri yolundaki beyanı,
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın geminin Mısır’a gittiği
yolundaki açıklamasıyla da çelişiyor.