Mavi Marmara duruşması 1 Mayıs'ta ICC'de gerçekleştirilecek
Abone olMavi Marmara duruşması Uluslararası Ceza Mahkemesinde (ICC) 1 Mayıs’ta gerçekleştirilecek. 09:30’da başlayacak duruşmada bir ilk yaşanacak.
ICC Savcısının İsrail’i yargılamama konusundaki kararlarına
karşı avukatlarının vermiş olduğu mücadele neticesinde bir ilk
yaşanacak ve taraflar tüm tezlerini 1 Mayıs 2019’da sabah 09:30’da
başlayacak duruşmada mahkeme önünde dile getirecekler.
Duruşma öncesi bir basın bildirisi yayımlanan Mavi Marmara Hukuk Komisyonu, "İsrail’in Mavi Marmara ve Gazze Özgürlük Filosu’na 31 Mayıs 2010 tarihinde yapmış olduğu ölümcül ve vahşi saldırı sonrasında 37 farklı ülkeden mağdurların tüm hukuk mecralarında adalet arayışı devam ediyor." dedi.
Basın bildirisinin devamında ise şu sözlere yer verildi:
Bilindiği üzere, Mavi Marmara bayrak devleti olan Komor Devleti adına 14 Mayıs 2013 tarihinde ICC’ye başvuru yapılmıştı. Yapılan başvuru sonrasında İsrailli siyasi ve askeri suçlular hakkında Komor, Kamboçya ve Yunanistan devletleri adına süreç başlatılmıştır.
ICC savıcısı 6 Kasım 2014 tarihinde açıkladığı
kararında ‘İsrail askerleri, 31.05.2010 günü Mavi Marmara ve
diğer gemilerdeki eylemleri ile “kasten öldürme, kasten yaralama ve
insan onuruna aykırı davranış” suçlarıyla “savaş suçu”
işlemiştir. İsrail’ in Gazze üzerindeki etkin kontrolü devam
ettiği için İsrail Gazze’ de işgalci statüsündedir. Gazze Özgürlük
Filosunda yer alan tüm katılımcılar, uluslararası hukukta korunan
siviller statüsünde olup İsrail askerleri, yolcuların sivil
olduğunu bildiği halde, saldırıyı
gerçekleştirmiştir.’ diyerek UCM Savcılığı bu tespitleri
sıralarken İsrail’ in meşru müdafaa tezlerini tartışmaya değer
bulmadığına değinmiş ve “hayatını kaybedenlerin otopsi
raporları değerlendirildiğinde; baştan, ayaklardan, boyundan
defalarca vurulduklarını ve en az 5 kişinin bitişik atış
mesafesinden vurularak öldürüldüğünü” belirtmiştir.
ICC Savcısı İsrail’in savaş suçu işlediğini kabul etmiş ancak aynı kararında ‘Gravity’ (yoğunluk) gerekçesiyle bu yargılamayı yapamayacağına karar vermiştir. Mavi Marmara avukatlarının bu karara itiraz etmeleri ve tüm itiraz prosedürleri sonunda Mahkeme Savcının kararını hatalı bulmuştur.
"ICC Savcısı soruşturma açmaktan imtina
etmektedir"
Son olarak ICC Pre-Trial Chamber 15 Kasım 2018 tarihinde kararını
açıklamış ve Savcının kararının yanlış olduğunu ve tekrar gözden
geçirilmesine hükmetmiştir. Ayrıca sürecin uzun tutulmasına karşı
da 15 Mayıs 2019 tarihine kadar konunun kesin şekilde sonuca
bağlanmasına karar vermiştir. Savcı bu karara itiraz etmiştir. Mavi
Marmara gemisine ve diğer gemilere eş zamanlı olarak yapılan
saldırıda İsrail’in, 700 ‘ün üzerinde insanın tamamının
katledilmesine yönelik bir orantıda bir saldırı yaptığı açıkça
ortadayken, yedek canlı yayın frekansından gemide olan her şeyin
dünya kamuoyuna canlı olarak yayınlandığı ortaya çıkınca diğer
insanları öldürmeyi durdurduğu ortadayken, tüm yardım
gönüllülerinin hapsedildiği, işkence onur kırıcı muamele dahil
birçok suçun açıkça işlendiğine yönelik apaçık deliller ortadayken
ICC Savcısı İsrail hakkında soruşturma açmaktan hukuka aykırı
olarak imtina etmektedir.
"Web sitesinden canlı yayınlanacak"
Bu gelişmelerin ardından ICC The Appeals Chamber, 1 Mayıs 2019’da
duruşma yapılmasına ve yapılacak duruşmada ICC savcısını ve mağdur
avukatlarını dinlemeye karar vermiştir. Duruşmaya avukatların yanı
sıra bazı şehit aileleri, filo organizasyonu temsilcileri ve bazı
mağdurlar katılacaktır. Duruşma ICC web sitesinden canlı
yayınlanacaktır. Bilindiği üzere geçtiğimiz ay İsrail tarafından
Mahkeme’ye ABD tehditlerine de vurgu yapılarak maniple edilmeye
çalışılmıştır.
ICC’de uzun süredir devam eden bu hak arayışı, İsrail’in uyguladığı Gazze ablukasında çocuk ve kadın hayatını kaybeden yüzlerce mağdurun yanı sıra ablukaya rağmen insani yardım taşıyan Gazze Özgürlük filosunda hayatını kaybedenlerle yaralanan ve kendilerine karşı birçok suçun yargılanmasını da sağlamalıdır. Mağdurlar, ICC’nin kuruluş ve işleyiş yasası olan Roma Statüsüne uygun olarak İsrail hakkında soruşturmanın başlatılmasını ve yargılanmasını beklemektedir. ICC’nin İsrail’i yargılamaması için başta İsrail müttefiki ABD’nin tehditlerinin yanı sıra 2010 yılından bu yana tüm yargı mekanizmalarından kaçmak için her türlü tehdit ve şantajların boşa çıkarılması insanlığa karşı işlenen suçlar için kurulmuş olan bu mahkemenin görevidir.
Sayın Savcıya ve Uluslararası Ceza Mahkemesine çağrımız özgürce ve adaletin gereği olarak bu soruşturma başlatmasıdır. Unutulmamalıdır ki ICC, gücün hukuku boğma ve sadece kendi tarafına çalıştırma çabası karşısında insanlığın ve mağdurların en kıymetli umududur.