Mavi Marmara davası sürüyor
Abone olMavi Marmara gemisine yönelik düzenlenen ve 9 Türk vatandaşının şehit edildiği saldırıya ilişkin dönemin İsrail Kuvvet Komutanlarının yargıl...
Mavi Marmara gemisine yönelik düzenlenen ve 9 Türk vatandaşının
şehit edildiği saldırıya ilişkin dönemin İsrail Kuvvet
Komutanlarının yargılandığı davada, 4 sanık hakkında yakalama ve
kırmızı bülten çıkarılması taleplerinin, sanıkların eksik kimlik
bilgileri ile sanıklara gönderilen tebligatın ulaşıp ulaşmadığına
dair evrakların kendilerine ulaştıktan sonra değerlendirilmesine
karar verdi.
Çağlayanda ki İstanbul Adalet Sarayı’nın 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde
görülen duruşmada bugün yerli mağdurların yanı sıra gemide yer alan
yabancı uyruklu insanlarında mağdur sıfatıyla verdikleri ifadeler
sesli ve görüntülü olarak alındı.
Dava kapsamında müşteki sıfatıyla ifade veren avukat Cihat
Gökdemir, gemiye saldıran askerlerin arasında çok iyi derecede
Türkçe bilen 10-15 kişi olduğunu söyleyerek; "Bunların Türkiye’de
yaşadıklarını düşünüyorum. Türkiye’de yaşayan bu kişilerin
bulunarak, Türkiye vatandaşlarına yaptıkları bu kötü muamelenin
hesabı hukuken sorulmalıdır" dedi.
Müştekilerden kameraman Recep Çal ise, İsrail askerlerinin
kendilerine ’’buzdolabı’’ işkencesi diye bilinen helikopterle
işkence yaptıklarını belirtti ve İsrailli askerlerin buldukları her
fırsatta kendilerine saldırdıklarını, işkence yaptıklarını
söyledi.
Mavi Marmara gemisinde çekim yaparken kamerasının askerler
tarafından yere atılarak kırıldığını ifade eden müşteki Mustafa
Öztürk, “Askerler karın boşluklarımıza ve göğsümüze vurdular.
İsrailli askerler hepimizi dizdiler, ellerimizi sert bir şekilde
bağladılar. Genç, yaşlı demeden hareket eden herkesi darp ettiler’’
dedi.
Mavi Marmara gemisine yapılan saldırı esnasında gemide yer alan
sinema oyuncusu Sinan Albayrak’ta müşteki sıfatıyla ifade verdi.
Gazze’ye yerleşmek amacıyla gittiğini söyleyen Albayrak, ’’Saldırı
sırasında her tarafımızdan mermiler geçiyordu. Bulunduğumuz yerin
arkasındaki metal duvarlar delik deşikti. Biz gemide yukarı
çıkarken, şehitlerin olduğu kattan mütemadiyen aşağıya doğru ateş
açıldığını gördük. Askerlere yaralılarımızı teslim etmek
istediğimize dair uzun süre anons yapıldı ve cevap alınamadı.
Ömrümün en güzel yolculuğunu Mavi Marmara’da yaptım. Kimse
İsrail’in böyle bir zulme kalkışacağını düşünmemişti’’ dedi.
Müşteki ifadelerinin ardından söz alan avukat Cüneyt Karaman,
“Sanık olmadan yargılamanın yapılamaz. Sanıklar hakkında yakalama
kararı çıkartılmasını ve İnterpol’e bu durumun bildirilmesini talep
ediyorum” dedi.
Avukatların yaptığı taleplerin ardından mahkeme duruşmaya ara
verdi. Verilen aranın ardından taleplere ilişkin kararını açıklayan
Mahkeme heyeti; dönemin İsrail Genelkurmay Başkanı Ashknazi’nin de
aralarında bulunduğu 4 sanık hakkında yakalama ve kırmızı bülten
çıkarılmasını, sanıkların eksik kimlik bilgileri ile sanıklara
gönderilen tebligatın ulaşıp ulaşmadığına dair evrakların
kendilerine geldikten sonra değerlendirilmesine karar verdi.
Mahkeme heyeti, 16 müştekinin suçtan zarar görme ihtimallerine
karşı davaya müdahil olma taleplerini kabul ederek, duruşmayı
erteledi.