Maskeler kalktı, İnfluenza virüsü yeniden yayılmaya başladı
Abone olPandemi sonrası maske kullanımının ortadan kalkması ile birlikte İnfulenza virüsünün tekrar hızlı bir şekilde insanlarda yayılmaya başladığı ve bu virüse karşı yaklaşık 3 yıldır bir bağışıklığın fazla oluşamaması nedeniyle vakaların bu dönemde ağır seyrettiği belirtildi.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan İmperial Hastanesi
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Hava Aydın, solunum yolu
virüslerinin özellikle Eylül ayı sonu yani havaların soğumaya
başladığı dönemden başlayarak Mart ayının sonuna kadar her yıl
etkili olduğunu hatırlattı. Korona virüs salgının atlatılmasının
ardından tüm dünyada ve Türkiye’de maske bilincinin ortadan
kalktığını ve kullanımının azaldığını dikkat çeken Dr. Hava Aydın
”Riskli yerlerde kullanma döneminden geçtik ve bunu her birey
öğrendi. O dönemde koronadan korunurken diğer bir çok solunum yolu
virüslerinden de korunmuş olduk. Solunum yolu virüsleri yalnızca
insanlarda yaşarlar. Bazıları hayvanlardan insana bulaşır ama yaşam
yerleri insanlardır. O nedenle maske kullanılan dönemde onlar
yaşamlarını sürdüremediler. Maske alışkanlığımızın tekrar
azalmasıyla beraber pandeminin bitmesiyle normale dönüşle beraber
bu virüsler tekrar hızlı bir şekilde dolaşıma dönmeye insanlarda
yani canlı organizmalarda çoğalmaya ve yaşamlarını tekrar idame
ettirmeye başladılar” dedi.
“Biz daha önce de grip
oluyorduk ama şimdi çok ağır geçirmeye
başladık...”
Kendilerine gelen hastalardan en çok “Biz daha önce de grip
oluyorduk ama şimdi çok ağır geçirmeye başladık” gibi yakınmaları
yoğun olarak duyduklarını ifade eden Aydın, “Çünkü bu
enfeksiyonlarda yaklaşık 3 yıl gibi bir süre bizlerde yaşamlarını
sürdüremediler, çoğalamadılar. İnsanlar yaklaşık 3 yıl gibi bir
süreden sonra tekrar bu virüslerle tanıştı. Zaten kalıcı bir
bağışıklık bırakmadıkları için bu süre zarfından sonra kişiler
tekrar sanki yeri bir virüsle tanışıyormuş gibi vücutlar cevap
vermeye başladı. Mesela İnfluenza virüsünün ya da korona virüs gibi
nezle yapmanın yanında alt solunum yolu enfeksiyonlarına neden olma
yönleri var bazı virüslerin. Geçen sene ondan önceki sene bu sene
de özellikle alt solunum yolu enfeksiyonlarına da neden olmasını
çok fazla görüyoruz. Nezle ya da hafif seyreden bir grip alt
solunum yolunu tutmuyorsa pek gündemimizde olmaz. Biz bu
enfeksiyonların alt solunum yolunu tutmasını riskli gruplarda
bekleriz. Mesela ileri yaşlarda altta yatan önemli hastalığı
olanlarda ya da çok küçük yaş grubunda riskli sonuçlara riskli alt
solunum yolu tablolara neden olmasını bekleriz. Son birkaç senedir
bu sene de şunu görüyoruz ki; her yaş grubunda olabilen risk
grubunda daha ağır seyredebilen alt solunum yolu enfeksiyonu
zatürre, bronşit gibi tablolara neden olduğunu görüyoruz. O nedenle
bizlerde kliniklerimizde bir hasta nezle ile bile gelse hastanın
durumuna göre alt solunum yoluna ilerleyebilir mi? Takibini dikkate
alıyoruz” diye konuştu.
“Mart sonuna kadar
tehlike devam ediyor”
“Artan vakalar nedeniyle geçtiğimiz birkaç ay içinde yoğun
bakımlarımızda doluluk oranlarımız maalesef tama yakına ulaştı”
diyen Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Hava Aydın “Her yaş
gurubundan hasta yatırdık. Çoğunda yetişkinlerde influenzalar,
korona virüsler oldu, RSV virüsleri oldu. Bir azalma var gibi
görülse de Mart sonuna kadar tekrar nasıl Korona virüs pikler
halinde gittiyse vakaların tekrar artacağını düşünüyoruz. Bu konuda
dikkatli olmalıyız. Solunum yolu virüsleri biz onları aldıktan
sonra nezle gibi bir tablo yapar. Ağız ve burun boşluğundan girip
lenf bezlerinde çoğalan virüsler, sonra kan yolu ile akciğere ve
diğer dokulara ulaşıyor. Takipte şunu gördük? Mesela hastalar
‘Nezle geçirdim’ diyor ortalama 5-7 gün sonra akciğerle ilgili
semptomlar, bulgular gelişmeye başlıyor. Hastaların bir çoğunda ilk
başta bu çok gürültülü bir şekilde bu bulgular gelişmiyor. Mesela
bu süreçte çok yüksek ateşi olmayabiliyor çok yüksek öksürükle
ilgili sıkıntı olmayabiliyor ve hastalar gelişen tabloyu fark
etmeyebiliyorlar. Mesela solunum sıkıntısıyla bize gelebiliyorlar.
Geldiğinde akciğerde çok ilerlemiş bir enfeksiyonu tespit
edebiliyoruz. Gürültülü tablonun özellikle dört ayağı vardır. Ateş,
kuru öksürük, baş ağrısı, kas eklem ağrısı böyle gürültülü bir
tablo başlangıcını genelde İnfluenza olarak düşünürüz. Nezle grubu
virüsler ise daha biraz basit ama korona gibi biraz İnfluenzayı
taklit eder tarzı da olabilir. Nezle, grip evde tedavi edilebilir
hastalıklardır. Ama semptomlar uzuyorsa yüksek ateş devam ediyorsa
öksürükle ilgili artmış bulgular varsa nefesle ilgili sıkıntılar
varsa mutlaka bir aile hekimine ya da uzmana başvurmalarını
öneriyoruz. Risk grubundaki hastalar kronik hastalığı olan hastalar
65 yaş üstü olanlar mutlaka grip aşısını yaptırsın. Eylül sonu Ekim
başıdır asıl yapılma tarihi ama eğer yaptırmamışlarsa şu dönem
biraz geçmiş oluyor yine de yaptırmalarını öneriyorum” ifadelerini
kullandı.