Masal…

Nesrin YILMAZ nesriny@internethaber.com

Kapattım gözlerimi, uykum gelsin, gelsin de bir güzel dinlensin karışan kafam diye…

 

Biri masal anlatıyor tam bu sırada…

 

Memnunum durumdan çocukluğumu hatırlatıyor diye…

 

Dinliyorum ve uykuya hazırlanıyorum…

 

Bir varmış bir yokmuş…

 

Bazı adamlar varmış…

 

Ve başka bazı adamlar…

 

O bazı adamlar memleketini sever, toprağına sahip çıkar, ülke bağımsızlığını her şeyin üstünde tutarlar ve kurtuluş mücadelesinde canını ortaya koyanları saygıyla anarlarmış…

 

Ülkelerinin kurucusu Atatürk"ü çok severler, onun izinden yürürlermiş…

 

Atatürk"ün, “Benim en büyük eserim” dediği Cumhuriyet"e sahip çıkabilmek için karanlık güçlerle mücadele ederlermiş…

 

Ve bir gün işte o “başka bazı adamlar” çıkmış ortaya…

 

O başka bazı adamlar, ülkeyi koruyacağına yemin eden padişah tarafından tutulmuş, çıkarları için padişahın bütün emirlerine uyan yüreksiz adamlarmış…

 

Anladım…

 

Padişah yeminine sadık kalmayan bir yalancıymış…

 

Yaşadığı topraklara, kendisi gibi, sevdikleri gibi sahip çıkan, memleket sevdalısı bu adamlardan bazıları, özellikle padişahın yalan söylediğini ortaya çıkaranlar faili meçhul cinayetlere kurban giderlermiş…

 

Onların ardından milyonlarca insan sokağa dökülür, sevdikleri toprağa daha sıkı bir bağla bağlanırlarmış…

 

Zaman geçmiş, başka bazı adamlar çoğalmaya başlamış…

 

Her yerde örgütlenip, vatanseverlere karşı cephe almışlar…

 

Ve iftiralara başlamışlar…

 

 

Onları kendilerinden olan başka bazı adamlarla karıştırmışlar ki anlaşılmasın yaptıkları…

 

İntikammış tek düşünceleri…

 

Bir gece yarısı evlerini basıp, kafalarından bastırarak, ellerini kelepçeleyerek götürmüşler sorguya…

 

Birçoğu neden suçlandığını bile bilmiyormuş…

 

Haftalarca, aylarca ve hatta bir kısmı neredeyse iki yıl boyunca suçunu bilmeden kalmış demir kapılar ardında…

 

Demişler ki onlara:

 

“Siz terör örgütünün üyelerisiniz…”

 

Şaşırmışlar tabii…

 

Kim kurmuş bu örgütü?

 

İşte o belli değilmiş…

 

Terör örgütü mensubu oldukları falan ispatlanamamış ama yine de tutuklu kalmaları uygun görülmüş…

 

Ve…

 

Gece yarısı, sabahın köründe, evlere dalıp, insanları tutuklamak dalga dalga yayılmış…

 

Ve son dalgalar daha da büyükmüş…

 

Ben diyeyim dev dalga siz deyin 10.dalga…

 

Hani, masal bu ya!

 

Dalga geçmiyorum, valla…

 

Ve son dalga kıyıya vurup geri çekildiğinde, ortada bir sürü kroki kalmış…

 

Bu adamların suç delilleriymiş bu krokiler…

 

Krokilere göre üç adım sağa beş metre sola yürüyüp ve sonra 80 derece dönüp, belirledikleri yerleri kazarak delilleri ortaya çıkarmışlar…

 

Ve hepsi bir anda, tüm kafalarda, terör örgütünün üyesi olmuşlar…

 

Bulunanlar göz kamaştırıcıymışlar…

 

Sanki Karun"un hazinesi…

 

Toprağın altına sanki on dakika önce yerleştirilmiş gibi ne kadar da parlakmışlar…

 

Ve toprağı güle oynaya kazanlar o mühimmattan gözlerini alamamışlar…

 

Aramışlar, yeni krokiler bulmuşlar, kazmışlar yeni şeyler çıkarmışlar…

 

Düşünüyorum da…

 

Bu adamlar krokileri ortada bırakacak kadar salak mıymışlar?

 

Uyumak üzereyim…

 

Hep böyle oluyor…

 

Gökten üç elma düşmeden uykum geliyor…

 

Dinliyorum, dinliyorum, masal bitmek bilmiyor…

 

Masalcı hala anlatıyor ama aklım karıştı…

 

Canım böyle masallar dinlemek istemiyor…

 

Zaten masallar hep masal olarak kalıyor…

 

İstesen de gerçek olmuyor!