Marmaris Körfezi tehlike sinyali veriyor
Abone olMarmaris Körfezi'nde yapılan araştırmada, körfez suyunun oksijen oranının düştüğü ve insana zararı olan üç deniz anası türünün tespit ediliği belirtildi.
Marmaris Çevrecileri Derneği ve Muğla Üniversitesi Su Ürünleri
Fakültesi tarafından ortaklaşa yürütülen ve 7 etaptan oluşan
çalışmanın sonuçlarıyla ilgili bir otelde düzenlenen toplantıda
bilgi verildi. Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Nedim Özdemir, 18 ayrı noktadan aldıkları numunelerde yaptıkları
araştırmada, oluşmaya başlayan kirlilik nedeniyle körfez suyunun
oksijen oranının kabul edilebilir değerlerin altında çıktığını
kaydetti.
Zararlı 3 denizanası türü tespit edildi
Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan ise körfezdeki çalışmaları sırasında Süveyş Kanalı vasıtasıyla Marmaris'e kadar ulaşan ve insana zararı olan üç denizanası türüne rastladıklarını söyledi. Prof. Dr. Tarkan, bu üç denizanası türüyle ilgili şu bilgileri verdi:
''Bu türler 'göçmen denizanası', 'çiçek denizanası' ve 'Avustralya benekli denizanası'. Göçmen denizanası, Hint Okyanusu kökenlidir ve temas ettiğinde çok acı veren oldukça tehlikeli bir türdür. Kaşıntı daha sonra yerini acı ve kızarıklığa bırakır. Bu acının önemsiz bir kaşınma olduğu zannedilse de bazı kimselerde nefes darlığı, bulantı ve mide kramplarına yol açabilir. Çiçek denizanası ise yakıcı özelliğinin yanında kızarıklık, kaşıntı ve tahriş edebilir. Şimdiye kadar ülkemizde hastanelik durumlara yol açtığı görülmemiştir. Avustralya benekli denizanası adından da anlaşılacağı gibi Avustralya kökenlidir. Zehri hafif tahriş eder, insanlarda hastanelik vakalara neden olmamıştır. Plankton, balık yumurta ve larvalarını tüketir.''
Prof. Dr. Tarkan, toplantıda körfez kirliliğinin önüne
geçilebilmesi için çözüm önerilerinde bulundu. Tur ve balıkçı
teknelerinden denize sıvı ve katı atıkların atılmasının yapılacak
denetlemelerle önlenmesi gerektiğini belirten Tarkan, teknelerde ve
kıyılarda görev yapan personellerin düzenli olarak eğitimden
geçirilmesi gerektiğini de ifade etti.