Marmarada şaşırtan deprem bulguları
Abone olMarmara denizine öncelikli olarak 2 ayrı deprem gözlem istasyonu kurulması planlanıyor. Üstelik önemli bir buluş da yapıldı.
Marmara denizine öncelikli olarak 2 ayrı deprem gözlem istasyonu
kurulması planlanıyor. Konuyla ilgili Fransız Sarayında Fransız
bilimadamları ile İTÜ Maden Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr.
Naci Görür , Prof. Dr. Namık Çağatay katıldığı bir basın toplantısı
düzenlendi. Toplantıda 7 Kasım - 15 Aralık ayları arasında Urania
ve La Suroit gemilerinin Marmara denizindeki çalışmalarıyla ilgili
sonuçlar açıklandı.
"DEPREMİN AYAK SESLERİNİ DUYMAK ANLAMINA
GELİR"
Konuyla ilgili bir konuşma yapan Prof. Dr. Naci Görür, Fransız La
Surouit gemisiyle fay hattında gaz ve su çıkışı tespit ettiklerini
kaydederek, " Bu önemli bir bulguydu ; çünkü gaz ve su
çıkışı arzın derinliklerinde başlar; birtakım
değişikliklere neden olur, kayalar kırılır ve çatlar" dedi. Bu
değişikliklerin fay düzlemini kırarak çıkan gaz ve sıvı içinde
kimyasal ve fiziksel birtakım değişikliklere neden olacağını
kaydeden Görür, "Bu farklılıkları denizaltı gözlem
istasyonu kurarak onları ölçmek, gözlemek bir bakıma
deprem süreci başladığı zaman o depremin ayak seslerini duymak
anlamına gelir" dedi.
Görür uluslararası bir konsorsiyum halinde çalışacaklarını
belirterek, "Artık Türk yetkililer de merkezi ve yerel yönetimin de
desteği gerekiyor. Bu destek olmadan bu çalışmaların ayağının
Marmara'da kurulması mümkün değil " diye konuştu.
"TRAKYA İLE KIRILACAK KUZEY ANADOLU FAYI ARASINDA BAĞLANTI
OLDUĞUNU GÖRDÜK "
Toplantıda bir konuşma yapan Fransa Deniz Araştırmaları
Enstitüsünden ( IFREMER ) Prof. Dr. Luis Geli, Türkiye'deki
fayların genel olarak kol kol kırıldığını kaydetti.
Kırılmayan tek kolun İstanbul'da olduğunu kaydeden
Geli, bu kolun en son 1509 ve 1766'da kırıldığını
kaydetti. Geli, "Prof. Naci Görür'ün de anlattığı gibi
1999'u takiben fayda tehlikeli segmentin kırılma ihtimali çok
yüksek. Bu bölge de Silivri - İstanbul arasındaki bölge.
Faya en yakın yerde gözlemevi yerleştirilmesi önem arz
ediyor." şeklinde konuştu.
Geli, Marmara'da tek önemli olgunun gaz ve sıvı çıkışı olduğunu
kaydederek, "Şunu bulduk . Bu önemli bir buluş. Marmara'daki Kuzey
Anadolu fayı gazın bulunduğu alanlardan geçiyordu. Bir de gaz
alanlarının bulunduğu mekanlar arasında bir bağlantı olduğunu
gördük. Trakya ile kırılacak Kuzey Anadolu fayı arasında
bağlantı olduğunu gördük " dedi.
FRANSIZLARIN TEKLİFİ MARMARA'YA 2 AYRI GÖZLEM
İSTASYONU
Trakya'nın gaz kaçırdığını söyleyen Geli, bu alanların Çekmece'nin
güneyinde ve Tekirdağ ile Silivri bölgesi arasında olduğunu
belirtti. Projenin çok istisnai sonuçlar verdiğini de söyleyen
Geli, "Bizim teklifimiz şu ki, 2 ayrı gözlemevi kurmak ve
geliştirmek. Bir tanesi İstanbul'un güneyine kurulması
planlanıyor. İkinci bölge ise, Tekirdağ ile Silivri arasında
ortalarda bir bölge. Dolayısıyla iletmek istediğim mesaj şu; sadece
gözlemevlerine ihtiyaç yok, altyapıya da ihtiyaç var buralarda"
diye konuştu.
FAY HATTINDAN PETROL VE GAZ ÇIKIŞI NERELERDE?
Daha sonra konuyla ilgili soruları cevaplandıran
Görür, fay kırıklarından gaz ve petrol çıkışı olup olmadığıyla
ilgili bir soruya,
"Marmara'nın tabanından geçen fay, Trakya havzasının mikrokarbon
rezervlerini parçalamış durumda. Marmara tabanına gelen
hidrokarbonlar Trakya havzasının petrolü ve gazı. Bizim
bulduğumuz şey, bunların fayın bir yerinden çıktığı. Yoksa bu
bilinmeyen bir olay değildi. Türkiye Petrolleri Anonim
Ortaklığı ( TPAO ) kuzeyde doğalgaz aramaları yapmıştı. Doğalgaz ve
petrol Trakya havzasında da mevcuttur" dedi. Deprem gözlem
istasyonlarının bir erken uyarı sistemi olmadığını da belirtti.
Prof. Dr. Namık Çağatay ise, "Bu sızıntılar Çekmece'nin güneyinde
var. Bir de Marmara adasının kuzeyinde. Buralarda yoğunlaşıyor.
Saniyede 15 - 20 litre oranında gözüküyor. Bu son seferde
Tekirdağ'ın hemen güneyinde bir hayli gaz sızınsıtısı gördüklerini
söylüyor arkadaşlarımız " dedi.
"BİRİNCİSİ ÇEKMECE'NİN 12 KM GÜNEYİNDE, İKİNCİSİ MARMARA
ADASININ 15-20 KM KUZEYİNDE "
Gazetecilerin sorularını cevaplayan Prof. Dr. Namık Çağatay ise, "
Öncelikli istasyonlar Çekmece'nin 12 kilometre güneyinde ve bu bir
ağ şeklinde olacak. Değişik sensörlerin bağlanacağı bir istasdyon
olacak. Diğer ikinci bir istasyon ise Marmara adasının 15 - 20
kuzeyinde yani Marmara adasıyla Tekirdağ arasında orta bir bölgede
kurulması düşünülen bir istasyon . Bunlar öncelikli yerler. Üçüncü
bir istasyon yeri ise, şun anda pilot istasyonun kurulduğu yer,
yani İzmit körfezinin girişinde Gebze'nin yaklaşık 5 kilometre
güneyinde olan bir istasyon . " dedi.
Çağatay DPT'ye bir proje hazırladıklarını belirterek, bunu Mayıs
ayında vereceklerini ve daha sonra onay bekleyeceklerini kaydetti.
Çağatay, iki deprem gözlem istasyonunun maliyetinin 10 milyon euro
olduğunu belirtti. Çağatay, " Eğer tabii gerekli kaynakları
bulabilirsek, 2011'de bunun faaliyete geçmesinin bekliyoruz.
DPT'den gerekli kaynağı alabilirsek. 5 yıl için bunun maliyeti
yaklaşık 10 milyon euro civarında. Buna işletme giderleri de dahil.
"diye konuştu.