Marmara için deprem tarihi!
Abone olIşıkara geçtiğimiz günlerde bir tarih vermişti. Ama o tüm Türkiye içinmiş. Marmara içinse deprem çok ama çok yakın!
Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, ellerindeki verilerin
2010-2014 yılları arasında Marmara'daki depremin en yüksek olduğu
zaman aralığını gösterildiğini belirterek, “Ama olma olasılığı
varken, olmama olasılığı da var. 2010-2014 yılları arasında bir
deprem olma olasılığı açısından yüksek bir zaman aralığıdır”
dedi.
Adıyaman'da, Kızılay tarafından düzenlenen ‘Afet Zararlarını
Azaltma Programı’nın çerçevesinde düzenlenen toplantıya katılan
Afete Hazırlık ve Deprem Eğitim Derneği (AHDER) Başkanı Prof.Dr.
Ahmet Mete Işıkara, Türkiye’de depremle birlikte yaşamayı halkın
öğrenek zorunda olduğunu söyledi.
17 Şubat günü, Kütahya'nın Simav İlçesi'nde, 5 büyüklüğünde bir
deprem olduğunu ve o gün Yalova'da bulunduğunu belirten Işıkara,
gazetecilerin soruları üzerine bu büyüklükteki depremlere alışıması
gerektiğini söylediğini anlattı. Işıkara, şunları söyledi:
2010-2014 YILLARI ARASINDA
“Bu Türkiye'nin olağan deprem etkinliğidir. Türkiye'de 5
ile 5.9 büyüklükleri arasında ve 51-60 gün arasında 1 veya 2 deprem
olabilir. 17 Şubat ve 17 Nisan arasında ülkemizin herhangi bir
yerinde 5 ile 5.9 büyüklüğünde 1 deprem olursa, bu benim için
sürpriz olmaz. Çünkü bu Türkiye'nin olağan deprem
etkinliğidir. Bu büyüklükteki depremlere alışmamız lazım demiştim.
Ama bu bilgi alındı, Marmara'ya teşhir edildi. Tabii, başta
İstanbul olmak üzere Marmara rahatsız oldu. Halbuki benim
söylediğim tüm Türkiye içindi. Verilere göre 2010-2014
yılları arasında Marmara’daki depremin en yüksek olduğu zaman
aralığını gösteriyor. Ama olma olasılığı varken olmama
olasılığı da var. Ama 2010-2014 yılları arası bir deprem
olma olasılığı açısından yüksek bir zaman aralığıdır. Her gün 1 gün
daha yaklaşıyoruz.”
OKULLAR TAMAM HASTANE BİNALARI RİSKLİ
Deprem konusunda, Milli Eğitim Bakanlığı'nın iyi çalıştığını,
İstanbul'daki okulların yüzde 70'inden biraz fazlasının depreme
hazır olduğunhu söyleyen Prof. Dr. Mete Işıkara, depremde alınacak
önlemleri anlattı. Kendisinin bir tek sıkıntısı olduğunu söyleyen
Işıkara, “Sağlık Bakanlığı hakikaten toplum sağlığı konusunda
devrim nitelikli yenilikler getirdi. Bugün nüfus cüzdanımı alıyorum
ve hastaneye gidiyorum ve benim bütün masrafımı karşılıyorlar. Tek
bir vatandaşlık numaramı almakla. Ama hastane binaları
konusunda sıkıntım var. Yalnız hastane binaları değil, hastane
içerisindeki tıbbi aygıtların da zarar görmemesi
gerekiyor. Bunlar zarar görmüş hastane ayakta kalmış hiç
anlamı yok. Doktor var bina var ama hiçbir ameliyathane elden
çıkmış, diğer tıbbi aletler elden çıkmış hiçbir anlamı olmaz. Benim
dileğim Sağlık Bakanlığımızdan bu konuya da diğer bakanlıklar gibi
eğilmesi gerekiyor.”
‘DEPREMDE YIKILAN BİNALARIN SORUMLULARI
BAŞKANLAR’
Prof.Dr. Ahmet Mete Işıkara, depremler yıkılacak binalardan
belediye başkanlarını sorumlu tuttu. Işıkara, şunları söyledi:
“Mevcut bir binanın üzerine fazla yük getirmemek gerekiyor.
Mevcut bina altı kat ise onun statik ve dinamik projesi 6 kata göre
yapılmıştır. Eğer siz, onun üzerine 7 ve 8'inci katı da
koyarsanız cinayet işlemiş olursunuz. Buna da yerel yönetimlerin
müsaade etmemesi gerekiyor. Fakat biraz da biz kabahatliyiz. Biz de
yerel yönetimlere baskı yapıyoruz.
Gölcük'te evler 2 katlıdır. 3'ncü katı bir aile çıktı diye
halk ayağa kalkmıştı. O zamanki toplum bilinci böyleydi.
Ama daha sonra başkan benim oğlum askerden geldi, bir kat daha
verirsen ben oyumu sana veririm. Kızımı evlendireceğim bir kat daha
verirsen oyumu sana veririm diye diye yerleşim yerlerimizi
katlettik. Bu yalnız Adıyaman için geçerli değil. Tüm Türkiye için
geçerli. Adana Ceyhan'daki bir depremde, bir binada 105
vatandaşımız ölmüştü. Müteahhiti sordum. ‘Karpuzcu’ dediler. İşte
acı bu. İki yıl önce de bir apartman çökmüştü. Onun da mütehatini
berbermiş. İşi uzmanına yaptırmazsanız ve kaçak yapılara
göz yumarsanız, sonu böyle facia olur. Burada beni en çok
üzen Vali nerede diyorlar. Valinin bir yetkisi yok ki. Ondan sonra
dönüyorlar ‘devlet nerede, Vali nerede?’ diyorlar. Kimse
belediye başkanı nerede diye sormuyor. Esas sorumlusu belediye
başkanıdır. Bunu da ayırmamız gerekiyor.”
Adıyamanlıları da seslenen Işıkara, mevcut binaların üstüne ek kat
yapmamalarını isteyerek, “Birinci derecede deprem
bölgesindesiniz. Doğu Anadolu fay uzunluğuna da çok yakın
yerdesiniz. Uzun süredir de Adıyaman’da deprem yok. Bunu da göz
önüne alın. Deprem olabilir. Türkiye'nin her yerinde de
olabilir Adıyaman'da da olabilir. Bu Türkiye'nin bir gerçeği.
Deprem gerçeğiyle birlikte sorumlu yaşanmalı. Depremden korunmak
gerçek yeter ki gereğini getir” dedi.
Işıkara, toplantıda depremde alınması gereken önlemler ve yapılması
gereken çalışmaları sinevizyon gösterisiyle de anlattı.