Marmara Depremi uzak değil
Abone olProf.Dr. Salih Zeki Tutkun'dan ürpertici açıklama. Tutkun, olası Marmara Depremi'nin çok uzakta olmayacağını bildirerek, "Bizim neslimizin görebileceği yakınlıkta" dedi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mühendislik Mimarlık
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Zeki Tutkun, ''Marmara Depremi,
bizim neslimizin görebileceği bir yakınlıkta'' dedi. Prof. Dr.
Tutkun, ÇOMÜ Senato Toplantı Salonu'nda, ÇOMÜ ve Yunanistan'ın
Aristotle Thessaloniki Üniversitesi'nin ortaklaşa gerçekleştirdiği
Yenice-Gönen fay hattındaki çalışmalarla ilgili bilgilendirme
toplantısı düzenledi. Marmara Denizi içinde en son büyük depremin
1776 yılında olduğunu belirten Tutkun, ''Bu bölgede ortalama deprem
tekrarlama periyodu 250 yıldır. Beklenen deprem, bizim neslimizin
görebileceği bir yakınlıkta. Burada en az bir büyük deprem
bekliyoruz. Hazırlıklı olmamız gerekiyor'' diye konuştu. Biga
Yarımadası'ndaki en önemli fay hatlarından biri olan Gönen- Yenice
fay hattında Prof. Dr. Spyros Pavlides'in başkanlığında gelen bir
ekiple araştırma yaptıklarını ifade eden Tutkun, şunları söyledi:
''Bu fay üzerinde en son 19 yılında yaşanan depremle, 70
kilometrelik yüzey kırığı oluşmuştur. Aynı bölgede bu depremden
önce de, M.S. 620 ve 1440 tarihlerinde depremler yaşanmıştır.
Yaptığımız çalışmalar sonucunda bu fay üzerinde, depremin
tekrarlanma periyodu 660 yıldır. Biga Yarımadası'nda, Gönen-Yenice
fayının dışında, Sarıköy-İnoava, Çan-Etili, Kalkım-Hamdibey-Havran
ve Edremit fayları bulunuyor. Bunların her biri tarihsel dönemde
deprem üreten faylardır.'' TRUVA ANTİK KENTİ Prof. Dr. Tutkun,
Truva Antik Kenti'ndeki 6 katmanının yıkılmasında etkili olduğunu
düşündükleri İntepe ile Tevfikiye köyü arasındaki fay hattında
inceleme çalışmaları başlatacaklarını bildirdi. Truva'nın 6.
katmanında bulunan duvarlardaki deformasyonun yangından
kaynaklanmadığını düşündüklerini belirten Tutkun, şöyle devam etti:
''Bu deformasyon, Truva Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr.
Manfred Osman Korffman'a göre de deprem sırasında oluşmuş. Eğer
yıkılma deprem nedeniyle olduysa hangi yıllarda yaşandığını fay
üzerinde açacağımız hendekler yardımıyla araştıracağız. Buradan
alacağımız örnekleri tarihlendireceğiz. Bu çalışmayı
tamamladığımızda uluslararası çok önemli bir bulguya ulaşacağız.
Çünkü Truva'nın yok olmasıyla ilgili olarak tarihçiler
birbirleriyle anlaşamıyor.'' ERZİNCAN-KARLIOVA FAY HATTI Tutkun,
Erzincan-Karlıova fayının da suskunluğunu koruduğunu, Karlıova'da
geçen aylarda oluşan depremlerin bu fayın uçlarındaki deformasyonun
yavaş yavaş boşaldığını gösterdiğini öne sürdü. Boşalma oldukça
yükün batıya doğru daha da arttığını savunan Tutkun, şu an için en
riskli alanın burası olduğunu düşündüklerini, Doğu Anadolu
Bölgesi'nde deprem tekrarlanma periyotlarının pek uzun olmadığını
iddia etti. Depremin, bölgenin ve ülkenin bir gerçeği olduğunun
unutulmaması gerektiğini vurgulayan Tutkun, yerel yönetimlerin,
bilimadalarının ve vatandaşların dikkatli olması, depreme dayanıklı
yapı üretiminin her geçen gün iyileştirilmesi ve hazır yapıların
depreme dayanıklılığının araştırılması gerektiğini kaydetti.