Mardin'de STK'lardan basın açıklaması
Abone ol43 STK yayınladıkları ortak bildiri ile silahların sustuğu siyasetin önünün açıldığı bir ortamın sağlanması için görev almaya hazır olduklarını belirtti.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde son günlerde artış gösteren terör
ve şiddet olayları devam ederken Mardin'de 43 sivil toplum
kuruluşunun (STK) daha önce PKK'ya silah bırakma çağrısından sonra
sivil toplum örgütleri yayınladıkları ortak bildiri ile silahların
sustuğu siyasetin önünün açıldığı bir ortamın sağlanması için görev
almaya hazır olduklarını belirtti.
Mardin Barosu'nda bir araya gelen 43 STK adına basın açıklamasını okuyan Baro Başkanı Avukat Azat Yıldırım, Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze kadar Türkiye'nin temel sorunu olan Kürt sorununun çözümünde demokrasi dışı yöntemlerin çözüm aracı olarak kullanıldığını öne sürerek, "Ülkemiz büyük acıların yanında ekonomik, sosyal ve siyasal krizleri de beraberinde yaşamıştır" dedi.
Aralarında İnsan Hakları Derneği (İHD), Sakatlar Derneği, Eğitim-Sen, Kurdi-DER, Kent Konseyi Sözcülüğü, Şoförler Odası ve Barış Meclisi'nin yer aldığı STK temsilcilerinin de imzaladığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Sağduyulu vicdan sahibi ve akıl tutulması olmayan herkes
tarihsel ve toplumsal olan bu sorunun yasakçı, baskıcı, inkarcı ve
operasyonel politikalarla çözülemeyeceğini artık yüksek sesle ifade
etmektedir. Son 1 yılda Kürt sorununun çözümü için tarihi-
fırsatlar yakalanmasına rağmen somut adımlar atılamamış ve bu süreç
heba edilmektedir. Türkiye toplumuna güven verici demokratik
yasalar zaman geçirilmeden yaşama geçirilmediği, Kürt sorununun tüm
boyutlarıyla özgür ortamda tartışılması için düşünce, ifade ve
örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmadığı, seçme ve
seçilme sisteminde düzenlemeler yapılmadığı, hazırlanan anayasa
taslağının Kürt sorununun çözümünü kolaylaştırmadığı, Habur'dan
gelen grupların, çocukların, seçilmiş siyasetçilerin ve insan
hakları savunucularının tutuklanması şiddet ortamına ve silahların
konuşmasına davetiye çıkardığı görülmüştür. Tüm bu gelişmeler
toplumda barışın geleceğine dair güven ortamını zedelemiştir. Her
türlü operasyonlar durmalı, PKK eylemsizlik kararı
almalıdır. Türkiye'nin barışa giden yolunu açacağını, kardeşlik
duygularını güçlendireceğini, güzel ve aydınlık yarınların
yakınlaşacağını düşünüyor, herkesin gerekli duyarlılığa davet
ediyoruz. Silahların sustuğu siyasetin önüne açıldığı bir ortamın
sağlanması için görev almaya hazır olduğumuz kamuoyuna
duyuruyoruz."
Avukat Yıldırım açıklamada, ayrıca Kürt sorununun çözüme
kavuşması ve ülke insanlarının birlikte ve barış ortamında
yaşamasını sağlamak için, çözümünde etkin rol alacak bütün
dinamiklerce sürece müdahil edilmesi gerektiğine dikkat çekerek,
hükümeti, muhalefet partilerini, TBMM'yi ve devletin tüm
kurumlarını Kürt meselesinin demokratik çözümünün anayasal zeminini
hazırlama sürecini başlatmak için eksiksiz bir irade koymaya, Kürt
meselesinin çözümünde tüm tarafları ve dinamikleri yok sayan
yaklaşımlardan
vazgeçmeye davet etti.