Mansur Yavaş'tan Sinan Aygün bombaları
Abone olAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Sinan Aygün'ün FETÖ'cülerle iş birliği yaptığını ileri sürdü. Yavaş, "İmar değişikliği kararının 15 Temmuz öncesi alındığına dikkat çekerek darbe başarılı olsaydı en karlı bunlar çıkacaktı" diye konuştu,
ANKARA Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, belediyede eski alışkanlıkların olmadığını, hukuka uygun hareket ettiklerini söyledi. İddia edilen imar değişikliğiyle ilgili mahkemenin karar verdiğini ve bunun temyiz edilmesinin istendiğini ileri süren Yavaş, şirketin avukatıyla belediyenin avukatının aynı isim olduğunu söyledi.
Mansur Yavaş, Eskişehir yolu üzerinde yapılan AVM inşaatıyla ilgili Halk TV'de soruları cevapladı. Mahkemenin ruhsatın iptaliyle ilgili kendilerine yazı gönderildiğini; ancak kararın avukat tarafından saklandığını söyleyen Yavaş şöyle konuştu:
"Bu dosya bizim özellikle ilgilendiğimiz bir dosya değil. Mahkemeden buranın "ruhsatı iptal edilmelidir" diye bir yazı geliyor. Bunun üzenine ille bu kararı bizim temyiz etmemizi istiyorlar. Yani şu anlama geliyor. Siz temyiz edin biz gerisini hallederiz. Artık böyle talimat verme, eski alışkanlıklar yok bu belediyede. Artık hukuk ne diyorsa o oluyor. Bu belediyede kentin yararına ne geliyorsa o yapılıyor.
"AVM şehir trafiğini felç eder"
Mahkeme kararını incelediğimiz zaman eğer siz buraya yüksek emsal verirseniz, bu bölgedeki trafiği felç edersiniz diyor. Bir belediye başkanı olarak ben buna neden izin vereyim. Kaldı ki yakın zamanda Belediye Meclisi'nde bu talep oy birliğiyle reddedildi.
"Avukat mahkeme kararını sakladı"
Daha önce ne olmuş peki? Burası iki ayrı parçayken birleştirilmiş. Normalde ortalama alınması gerekirken Eskişehir yolu kot alınmak suretiyle kot altı dahil değildir diyerek kocaman bir AVM sokmuşlar. O yetmemiş avukat bize mahkeme kararını duyurmamış, inşaatın yürümesini sağlamış. O yetmemiş iki ayda yüzde 30 olan inşaat seviyesini apar topar yangından mal kaçırırcasına yüzde 60'a çıkarmışlar. Yani kazanılmış hak olsun diye. Avukat bu olayı bize seçim kazandıktan sonra dava bitmiş ama Temmuz ayında bize bildirmiş. Avukata bakıyorsunuz hem belediyenin avukatı hem şirketin avukatı hem Sinan Aygün'ün avukatı. Yani inanılır gibi değil.
Karar saklanınca inşaat devam etmiş
Tüm bu olaylar olurken bize geliyorlar kendi şirketlerinin menfaati için "temyiz edin" diyorlar. Biz bunu yapmadık, yapmayacağız. En son karar ruhsatın iptal edilmesiyle ilgili. Bu konuda MHP'liler üç kez "burayı mühürleyin" diye önerge verdiler. Mühürleyemedik; çünkü mahkeme kararı bizden saklanmış. O da ayrıca bir mühürleme sebebiydi. Ama bu sürede inşaatın bir kısmı daha yapılmış.
"İmar değişikliği FETÖ'nün en önemli finans geliri"
Zaten burası 10 dönüm ve TOGO'nun arazisi var. İki dönüm de bir şahsın ve ortağının arazisi var. Belli ki Çukurambar'a baktığınız zaman, Ankara'daki yüksek kulelere baktığınız zaman bu HSK'nın, FETÖ'nün en önemli finans kaynaklarından birinin kentteki imar artışları olduğunu açıkça söylediler. Bu kentteki imar artışlarının Çukurambar ve çevresinde olduğunu görürsünüz. Hepsinin ortakları aynı.
Sinan Aygün'ü suçladı
Bu işi Belediye Meclisi'nden geçirenler aynı. Bu şahıslarla Ergenekon'dan mağdur olmasına rağmen ortak olup kolay yolu seçmiş Sinan Bey! Böyle anlaşılıyor başka şekilde anlamlandıramıyoruz. Çünkü TOGO'nun kendi sahibi kimseyi ortak etmeden benim emsal artışımı yapın diyebilirdi. Nasıl olmuşsa kendisinden 5/1 oranında daha uzakta olan bir yeri birleştirmek yoluyla Sinan Aygün Bey'e havale etmiş. Bunun takdirini Ankaralılar'a bırakıyorum. O da bu imarı geçirmiş.
15 Temmuz'a dikkat çekti
Aralık ayında vermişler meclise, onlar da böyle bir plan geçmez demişler. 13 tane gizli emsal artışı var. Aradan ne geçtiyse tam da 15 Temmuz günü aynı bu sefer aynı belediye Meclisi bunu kabul etmiş. Bunlarla ilgili Mimarlar Odası yargıya başvurmuş. Ne değişti? Yani 15 Temmuz başarılı olsaydı, en karlı bunlar çıkacaklardı. Bu kararı verenler, bu kararı Meclis'e getiren belediye başkanı karlı çıkacaktı. Bu yetmediği gibi 15 Temmuz sonrası hisse mal değişikleri yapılarak, kendisinin tek hisse sahibi olmasını sağlayarak devam ediyor. Daha sonra Aralık ayında tekrar bir itiraz geliyor. Diyorlar ki bakın siz FETÖ'cülere verdiniz burayı. İptal edin derhal. Buna rağmen o belediye meclisi, yok yok bu yalan. Böyle bir şey yok. Ömer Akgül soyadlı kimse kalmamış diyerek kabul etmiyorlar. Bunlara kim inanır. "