Mansur Yavaş seçimin iptali için başvurdu
Abone olCHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, YSK'ya sunduğu itiraz dilekçesinde 30 Mart Mahalli İdareler Genel seçiminde 'Tam kanunsuzluk' olduğu gerekçesiyle seçimin iptalini istedi.
CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Mansur Yavaş ile Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan,
düzenledikleri basın toplantısıyla Ankara Büyükşehir Belediyesi
seçimlerinin 'tam kanunsuzluk' gerekçesiyle iptali için YSK'ya
başvurdu.
Toplantıda açıklama yapan Mansur Yavaş, Ankara'da adeletin tecelli
etmediğini öne sürerek; "Sandığa yansıyan ama engellenen halk
iradesine, hukuk çerçevesinde tüm haklarımızı kullanarak sahip
çıkıyoruz. Demokrasimize düşen kara bir gölgenin kaldırılması için
verdiğimiz mücadelenin yeni bir evresi için toplanmış bulunuyoruz.
Ankara seçimlerinde tam bir harami baskını yasanmış ve adalet
tecelli etmemiştir. Bugün Yüksek Seçim Kurulu'na başvurarak,
Ankaralıların iradesine vurulan darbenin ortadan kaldırılması için
hukuki hakkımızı kullanacağız. İnanıyoruz ki adelet tecelli edecek,
sandığın namusunun korunduğu bir karar çıkacaktır" dedi.
"HAKETMEDİĞİMİZ KOLTUK BİZİM İÇİN UTANÇ
MAKAMIDIR"
Türkiye'de önceki seçimlere oranlanmayacak derecede tartışmaların
ve itirazların sözkonusu olduğunu savunan Yavaş şunları kaydetti;
"Bazı seçim bölgelerinde 16 kez oyların yeniden sayılmasına
karar verilirken Ankara'da seçim gecesi yaşanan ihlallerin çok daha
ağır olduğunu bütün kamuoyu bilmektedir. Bu şaibelerin yok
sayılamayacağını biliyor, Türkiye'nin artık seçimlerde uluslararası
gözlemci isteyecek duruma gelmesine bu ülkenin ilgili kurumlarının
izin vermeyeceğini ümit ediyoruz. Aksi halde, kazanma uğruna her
şeyi mübah gören anlayış yüzünden sadece Ankara değil Türkiye
kaybedecek. Başkalarına hukuksuz oturacakları koltuklar nasıl haram
olacaksa, bize de bir oy sahibinin bile iradesine sahip çıkmamak,
mücadeleden kaçmak haram olacaktır. Makamların değil hukukunun
önemi vardır. O hukuku koruman bizim haysiyet borcumuzdur. Yalan ve
iftiralarla elde edilecek başarının, devlet kurumlarının anti
demokratik müdahaleleriyle ortaya çıkacak zaferin aslında açık bir
yenilgi olduğunu ve zavallı bir çaba olarak tarihe geçeceğini
hatırlatmak isterim...Haketmediğimiz koltuk bizim için utanç
makamıdır. Bizim demokrasi kültürümüz ve inançlarımız sadece helal
üzerinedir. Bu nedenle YSK'ya Ankara Büyükşehir Belediyesi
Başkanlığı seçiminin iptali istemli olağanüstü itiraz dilekçemizi
sunuyoruz."
"MÜHÜRLÜ TUTANAKLARDA CHP ÖNDE"
CHP'li Yavaş, 12 bin 334 sandıktan 6 bin 240 sandıkta hatalı işlem veya tutanağın geçersiz olduğunu savunarak; "Bu 6 bin 240 sadıktan en fazla göze çarpan usulsüzlük türleri şunlardır: Mühürsüz tutanaklar, tutanaklarda geçersizlik sebebinin yazılmaması, toplama ve kaydırma hataları. Mühürsüz tutanakların sayısı 2 bin 908. Mühürsüz tutanaklardaki toplan oy sayısı ise 713 bin 556. Bu bahsettiğimiz 6 bin 240 tutanağın tamamını biz YSK'nın verilerine ulaşarak görüyoruz, yani elimizdeki veriler değil. Mühürlü tutanaklarda CHP önde, ancak mühürsüz olanlarda AKP öndedir. Sonuç olarak, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde, mühürsüz, geçersiz oylar ve başka hukuka aykırı uygulamalar nedeniyle Ankaralıların iradesi sonuca doğru olarak yansımamıştır. YSK'nın belgelediğimiz bu hukuk dışı uygulamaları değerlendirip seçimin yenilenmesi kararını vermesini bekliyoruz. Bu seçimler böyle gider, şaibeli hale gelirse bundan sonra en kısa zamanda yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi ve ardından yapılacak genel seçimler şaibeli olacaktır" diye konuştu.
"EĞER SONUÇ ALAMAZSAK..."
Yavaş, YSK'nın seçimin yenilenmesi talebini reddetmesi halinde,
Anayasa Mahkemesi'ne ve AİHM'e kadar, seçimin usülsüz yapıldığının
tespiti için gideceklerini söyledi. Yavaş, basın toplantısının
ardından YSK önünde toplanan partililere de seslenerek şöyle
konuştu; "Ailece nöbet tuttunuz. Allah razı olsun. Bu nöbet
demokrasiye sahip çıkma nöbetidir. Hakkını hırsızlara çaldırmama
nöbetidir. Bize de düşen bir tek oya sahip çıkmak boynumuzun
borcudur. Bu demokratik hakkımızı kullanmamızı bile kışkırtıcılık
sayanlar, 1994 yılında 4 defa sayımın sonunda o koltuğa
oturduklarını unutmuş görülüyorlar. Türkiye'nin her yerinde
görüyorusunuz. Nerede iktidar partisi kaybetse, sandıklar yeniden
sayılıyor, seçimler yenileniyor. Ben de diyorum ki susmayacağız,
hakkımızı söke söke arayacağız. Bugüne kadar çeşitli yerlerde
nöbetler tuttunuz, ama bu saatten sonra sandıkların yeniden sayılma
imkanı ortadan kalkıp, netice olarak sadece seçimin iptal edilip
edilmeyeceği kararı verilecektir. Oradaki nöbetleri lütfen sona
erdirin. Sonuç itibariyle, biz şöyle değiliz; beğendiğimiz karar
çıkarsa 'Yaşasın adalet'.
Beğenmediğimiz karar çıkarsa 'Saygı duymuyoruz' diyenlerden
değiliz. Şimdiye kadar 'Sevdamız Ankara' dedik. Duyuruyorum
şimdiden bütün Türkiye'ye. Eğer sonuç alamazsak bilsinler ki bundan
sonra 'Sevdamız Türkiye' olacak."
Yavaş, konuşmasının ardından YSK binasına giderek itiraz
dilekçesini sundu. Bu arada YSK önünde bekleyen kalabalık ise
dağıldı.